bugün

gaffur tipi pijamaya zor ulaşılması

oldum olası eskiyi severim. çoğu kişinin dediği gibi eskiler çok daha sıcaktı, her anlamda.
o kadar ki anamın babmın bile eski sıcaklığı yok, son zamanda. baba zaten rahmetli de. yoktu yani.
neyse
benim o çizgili pijamaya olan sevgim tamamen o eski yıllardaki sıcaklığı aramakla ilgili. tabi bir de şimdiki kumaşlarda olmayan o pamuksu yumuşak dokusu.

neyse alalım bi tane dedik. o dükkan senin, bu dükkan benim. yok arkadaş. gaffur pijaması var mı diyorum. adamlar/ kadınlar güülüyor. dükkan sahipleri yani.
ya da çizgili pijama diyorum. damat pijaması getiriyorlar, ipeksi, naylonsu. olmuyor. yok.

kumaş alıp diktireyim dedim. o tür kumaş asla yok piyasada.

ağır iişsizliğin de ötesindeyim ya. bi gün dolaşırken bi parça kumaşcıya girdim. sordum var mi böyle bi kumaş diye adam hemen olmaz mı var falan dedi.
adam tam bir kumaş koleksiyoncusu gibi. uzun hafif sakallı gizli bir entellik sezdim ama o işe odaklı. kumşları gösteriyor ama tam da emin olamadım, entellik konusunda.

neyse hakkaten kumaşlar çizgili güzel. pazen dedikleri türmüş. baktım orda makinada dikiş diken bi kaç kadında var.
yav abi dedim burda dikebilirler mi bana bi pijama çünkü bi terziye sormuştum. 150 tl istediydi, kumaş hariç. 100 tel kumaşa versem 250 tl ye bi pijama. düşünebiliyor musun.
en kral eşofman takımı 150 tl iken eski tarz bi pijama 250 tl ye malocak.
adam dikerler ya dedi ama sen kesebilir misin. haydaaa, lan ben ne anlarım pijama kesmekten.
pijamayi da cok istiyorum 1 senedir uğraşıyrm. kumaşta ucuz. tamam lan dedim içiden. miyndisiz az sac kestirmedik. kafamda şöylece bi pijamanın açılımını düşündum.
koydum kumaşı, diğer karışık kumaşların üzerine, düz yer bile yok. neyse kestim. verdim kadına. kadın dikti. sonuç süper. ben beklerken lastiğini bile geçirmiş kadın. pijamanın pantolon kısmından bahsediyrum tabi.

hadi sütü de keseyim onu da dik dedim. kadın yoook ben dikemem onu boşa kesme dedi.
haydaaa. ya dikersin. ben detay aramiyorum şekli olsun yeter falan dedim. cvp vermedi. onu da kestim benzer şekilde. zar zor dikti.

biz bu arada kumaşcı entel amcayla sohbete girdik. hakket entelmiş. deniz gezmişten girdi, dış borçtan çıktı. ya ben giyime falan önem vermem diyor zaten dükkanda da yalın ayak geziyor. benim üstüme bi kumaş verseler, öyle catafat falan aramam diyor.
adamın sohbeti fena değil de asla seni dinlemiyor. otomatiğe bağlanmış gibi sayıyor.
neyse biraz daha konuştuktan sonra gaffur pijamamıza kavuştuk.

kışın gelmesini bile beklemeden bu sıcaklarda özellikle sabah serininde giyiyorum. süper bi his. tek kanallı siyah beyaz tv zamanlarının huzuru nu buluyorum.

tavsiye ederim. bu kadar bedava bi huzur başka bir şeyde yok.