bugün
- kürt milliyetçiliğinin çok komik olması15
- yazarların bira içme rekorları11
- bir hafızın ateiste karşı müthiş açıklamaları8
- tatvan belediyesinde rte'nin resminin indirilmesi29
- zalbert ramstein11
- aziz yıldırım ve ali koç'un canlı yayına çıkması38
- jose mourinho18
- irem derici'nin erkek sevdası12
- akp nin iktidardan düştüğü gün13
- sözlükten hatun kaldırmak9
- maca sekiz10
- ankarayı sel aldı27
- iskilipli atıf hoca8
- erkek sünnetine 18 yaş sınırı getirilmesi20
- ali koç ve aziz yıldırım başkanlık seçimi8
- tezgahtarlık yapan doktora mezunu30
- gideon reid morgan jj10
- bik bik'in gece kapısına gidip serenat yapmak13
- meral akşener16
- giden gider9
- kemalist rejimin astığı hocalar8
- vallahi de kemal'in düşmanıyım10
- anın görüntüsü13
- dünyanın en güzel kızıyla karşılaşmak10
- kıza iğne batıran türbanlı14
- kendini bir görsel ile anlat22
- uludağ sözlük köpek avlama timi18
- allah'ın bizi yobazlarla imtihan ettiği gerçeği8
- saraca silsüpüroğlu12
- hafta içi avm kafelerinde oturan menopoz karılar13
- kızılcık şerbeti 2 nci sezon finali11
- aktroll yazarları donuzlayıp umursamamak10
- evlendikten sonra çok daha iyisiyle karşılaşmak21
- xdearm10
- herkesle iyi geçinmek18
- sözlükte kendinize yakın hissettiğiniz kişiler10
- aşkım ben hiç osurmuyorum bizde genetik diyen kız16
- gizli samyelin moderatör olması13
- kuresel ikinma'nın sevgilisi19
- dünyanın en güzel kızını tarif et16
- icardi190540
- sekse doymuş erkek12
- dem parti'nin tc kürdistan da işgalci açıklaması9
- en ilginç bilgiler11
- gizli samyel13
- küresel ıkınma9
- dinlilerin dinsizlere sürekli lakap takması12
- namaz kılmayan türk değildir12
- dem parti'nin valiyi ölümle tehdit etmesi8
- albay kemal14
Hücreleri ve dolayısı ile onların oluşturduğu sistemleri bizler canlı olarak isimlendiriyoruz. Doğadaki herhangi bir cansız maddeden pek de bir farkımız yok. Bu tamamen insanların maddeleri gruplandırmak ve anlamlandırmak için oluşturduğu bir kavram.
Rastgele oluşan kimyasal reaksiyonlar sonucu, işlevsel ürünler meydana geliyor. Herhangi bir maddenin oksijen ile yanması ile oluşan artık ürünler, hücrelerimizde co2 yahut alkol olarak görülüyor. Nasıl ki demir paslanarak form değiştiriyor, esas olarak glukoz da yanıyor ve son olarak karbondioksit formuna evriliyor. Temelde iki hidrojen ile bir oksijenin birleşerek oluşturduğu su ile bir farkı yok.
Esas oğlan karbon ise 4 bağ yapabildiğinden ötürü, bizim canlı diye adlandırdığımız yapıların temel maddesidir. Çünkü bu çoklu bag sayısı karbon temelli bileşiklerin önünü açmaktadır. Yine bu dörtlü bağlar, moleküllerin birbirine bağlanmasını, daha uzun yapıların oluşturulabilmesini sağlar. Yine de bunlar temelde tamamen basit birer kimyasal reaksiyondur.
Homeostasis ise bir hücrenin iç dengesini sağlama mekanizmasıdır. Bu tıpkı cansız bir fabrikanın, bir yandan giren maddeyi, diğer yandan da bitmiş ürününü içermesine benziyor. Nasıl ki bu işlemler gerçekleşirken fabrikaya canlı diyemiyorsak, hücreler icin de durum bundan farksızdır.
Özelleşmiş yapılar ise zaman içerisinde birlikte çalışmaları sonucu birbirine katalizör etkisi yapmış kimyasalların bir araya gelmesidir. Örneğin, genetik materyaller belirli bir vakitte oluşmuşlar, içlerinden organizasyona en müsait olanlar çevresinde bulunan moleküller ile bir bütünlük kurabilmişlerdir. Ribozim buna güzel bir örnek teşkil eder. Çünkü yeri geldiği zaman enzim, yeri geldigi zaman nukleik asit olarak işlev gösterir.
Bu bütünlüğün etrafını da su altında oluşan ve hücrelerimizin zarını oluşturan yağ tabakası kapladığı vakit(ki yağ molekülleri sulu ortamda küre oluşturma gayretindedir), basit bir hücre modelinden bahsedebiliyoruz. Bu size canlı gelebilir. Lakin etrafı 4 duvarla kaplı fabrika örneğine geri dönmeniz ve onu hatırlamanız işleri kolaylaştıracaktır. Hatta tamamen laboratuvar ortamlarında, basit maddeler ile ilk hücre örnekleri oluşturulmuş, bunların kimyasal tepkimeleri kolaylaştıran yapılar olduğu görülmüştür. Glukoz gibi temel yakıt maddesi ise doğada bolca bulunan aldehitlerin yüksek ısı altında birbiri ile tepkimesinden meydana gelir. Yine doğada, karbonmonoksit ve amonyağın tepkimesi ile basit aminoasitler ortaya çıkabilir.
Bu yapıların bir araya gelerek(şans eseri fakat ortamın milyarlarca bu minik tepkimelerden oluştuğunu düşündüğünüzde pek de zor değil) kendi aralarında katalizör etki ve ürün devamlılığını sağlamaları sonucunda ortaya canlı dediğimiz kavram çıkmaktadır.
Velhasılıkelam; hücrede bilinç yoktur. Sadece özelleşmiş bir takım tepkimelerin bir arada meydana gelmesi ile oluşmuş yapılardır. Bunu da doğaları gereği, içdengeyi koruyarak gerçekleştirirler. Ki dikkat edecek olursanız, bizim kanserojen olarak nitelendirdiğimiz maddeler esasen hücre kimyasına yabancı bileşikler olduğundan ötürü işlenememekte ve bu kimyasal örgüye zarar vermektedir. Bu bile hücrelerde bir bilincin olmadığına, sadece reaksiyonların birbiri ardına gerçekleştiği bir yapı olarak bulunduğuna güzel bir örnektir.
Hücrelerin bir araya gelmesi ise esas olarak organize sanayi bölgelerine benzer. Daha kısan yoldan, daha hızlı şekilde ve daha rahat biçimde ürün oluşturma çabasından Başka bir şey değildir.
Birkaç araştırma için;
(bkz: Miller Urey Deneyi)
(bkz: formoz tepkimesi)
(bkz: Ribozim)
(bkz: koaservat)
Edit: daha da karıştırmak istemedim, en kısa ben basit hali ile anlatmaya çalıştım. ileri araştırma ve tartışma için yorumlara açığım.
Rastgele oluşan kimyasal reaksiyonlar sonucu, işlevsel ürünler meydana geliyor. Herhangi bir maddenin oksijen ile yanması ile oluşan artık ürünler, hücrelerimizde co2 yahut alkol olarak görülüyor. Nasıl ki demir paslanarak form değiştiriyor, esas olarak glukoz da yanıyor ve son olarak karbondioksit formuna evriliyor. Temelde iki hidrojen ile bir oksijenin birleşerek oluşturduğu su ile bir farkı yok.
Esas oğlan karbon ise 4 bağ yapabildiğinden ötürü, bizim canlı diye adlandırdığımız yapıların temel maddesidir. Çünkü bu çoklu bag sayısı karbon temelli bileşiklerin önünü açmaktadır. Yine bu dörtlü bağlar, moleküllerin birbirine bağlanmasını, daha uzun yapıların oluşturulabilmesini sağlar. Yine de bunlar temelde tamamen basit birer kimyasal reaksiyondur.
Homeostasis ise bir hücrenin iç dengesini sağlama mekanizmasıdır. Bu tıpkı cansız bir fabrikanın, bir yandan giren maddeyi, diğer yandan da bitmiş ürününü içermesine benziyor. Nasıl ki bu işlemler gerçekleşirken fabrikaya canlı diyemiyorsak, hücreler icin de durum bundan farksızdır.
Özelleşmiş yapılar ise zaman içerisinde birlikte çalışmaları sonucu birbirine katalizör etkisi yapmış kimyasalların bir araya gelmesidir. Örneğin, genetik materyaller belirli bir vakitte oluşmuşlar, içlerinden organizasyona en müsait olanlar çevresinde bulunan moleküller ile bir bütünlük kurabilmişlerdir. Ribozim buna güzel bir örnek teşkil eder. Çünkü yeri geldiği zaman enzim, yeri geldigi zaman nukleik asit olarak işlev gösterir.
Bu bütünlüğün etrafını da su altında oluşan ve hücrelerimizin zarını oluşturan yağ tabakası kapladığı vakit(ki yağ molekülleri sulu ortamda küre oluşturma gayretindedir), basit bir hücre modelinden bahsedebiliyoruz. Bu size canlı gelebilir. Lakin etrafı 4 duvarla kaplı fabrika örneğine geri dönmeniz ve onu hatırlamanız işleri kolaylaştıracaktır. Hatta tamamen laboratuvar ortamlarında, basit maddeler ile ilk hücre örnekleri oluşturulmuş, bunların kimyasal tepkimeleri kolaylaştıran yapılar olduğu görülmüştür. Glukoz gibi temel yakıt maddesi ise doğada bolca bulunan aldehitlerin yüksek ısı altında birbiri ile tepkimesinden meydana gelir. Yine doğada, karbonmonoksit ve amonyağın tepkimesi ile basit aminoasitler ortaya çıkabilir.
Bu yapıların bir araya gelerek(şans eseri fakat ortamın milyarlarca bu minik tepkimelerden oluştuğunu düşündüğünüzde pek de zor değil) kendi aralarında katalizör etki ve ürün devamlılığını sağlamaları sonucunda ortaya canlı dediğimiz kavram çıkmaktadır.
Velhasılıkelam; hücrede bilinç yoktur. Sadece özelleşmiş bir takım tepkimelerin bir arada meydana gelmesi ile oluşmuş yapılardır. Bunu da doğaları gereği, içdengeyi koruyarak gerçekleştirirler. Ki dikkat edecek olursanız, bizim kanserojen olarak nitelendirdiğimiz maddeler esasen hücre kimyasına yabancı bileşikler olduğundan ötürü işlenememekte ve bu kimyasal örgüye zarar vermektedir. Bu bile hücrelerde bir bilincin olmadığına, sadece reaksiyonların birbiri ardına gerçekleştiği bir yapı olarak bulunduğuna güzel bir örnektir.
Hücrelerin bir araya gelmesi ise esas olarak organize sanayi bölgelerine benzer. Daha kısan yoldan, daha hızlı şekilde ve daha rahat biçimde ürün oluşturma çabasından Başka bir şey değildir.
Birkaç araştırma için;
(bkz: Miller Urey Deneyi)
(bkz: formoz tepkimesi)
(bkz: Ribozim)
(bkz: koaservat)
Edit: daha da karıştırmak istemedim, en kısa ben basit hali ile anlatmaya çalıştım. ileri araştırma ve tartışma için yorumlara açığım.
güncel Önemli Başlıklar