bugün

ülkücüler

sentezci fikirlere sahip dava(!) adamları. Son halini de görüyoruz. Türkçülüğün içine dini kimliği katarsan olacağı bu işte. Ali balseven gibi ülkücülüğün nasıl çorba olduğunu görünce milliyetçi hareket partisinden ayrılmış bu nedenle ülkücüler tarafından kurtuluş parkında önü kesilerek öldürülmüştür.
nihal atsız ise olayı şöyle yorumlamıştır:
"aynı madalyonun öteki yüzündeki manzara da daha az acıklı değildir: 28 mayıs günü, ankara'da öldürülen ali balseven'in başına gelen iş yine sosyal hastalıklara karşı aşısız bir güruhun marifetidir: 1948 maraş doğumlu olup sıkıntılı bir hayat mücadelesinden sonra ankara ziraat fakültesine giren ve gözüpek, katıksız türkçü bir genç olan ali balseven milliyetçi bir partidir diye mhp ye girip bu partiden, türkçü olmadığı kesinlikle anlaşıldıktan sonra çıktığı için üstüne çektiği düşmanlıklar sebebiyle ve kahbece öldürülmüştür."

ötüken dergisi, 17 haziran 1975