bugün

araya laf girince ne anlattığını unutan yaşlılar

araya biraz zaman girince ne anlatıgını unutmayan ama unutmus ayagına yatan yaslılarda olabılır.

her gün karşılasılan yaslı komsudan hep aynı hikayeyi bıkmadan dinlemektir. siz hikayesinin bütün detaylarını bilirsiniz ama o ilk kez anlatıyormuş gibi anlatır.

12 yasımda evlendim. ablamın zor bir hayatı vardı ama katlanıyordu. beni de ablamın o zorluklara katlandıgı düşüncesiyle sırf aynı anne babadan olduk diye çilekeş olabileceğim ihtimali ile aldılar. kaçıracaklarmiş diye duyduk babam da korktu belki. evlenip geldiğimde ilk gün kaynanam olan kadından azar işittim evin düzenini bilmiyordum. üstelik bana anne diyeceksin diyordu. bende sen benim annem değilsin diyordum hep sonra alıştım tabi. deden demir yolundaki tasların kırılma işini almıştım. üstümde tek bir hırka kar yağarken sabahın köründe cıkıyorduk yola. üşüyorum derdim. elimdeki balyozu vurursam ısınırsın, bak bu işi aldık bitiremezsek ne der elalem derdi. bir oğlum vardı...

her seferinde yanından gecerken ayaküstü nasılsın dememe kızıp, nasılsın diyip kacıyorsun, gel bir otur biraz diyip yalnızlığından yakınması. sonra böbrekler çalışmıyor benim. kendine ne olursa olsun dikkat et. bak insan gencliğinde alıyor dertleri yaşlanınca harcanıyor. üstelik yalnız basına.

ve hep aynı hikaye... gözlerindeki o tuhaf duyguyu görmekten gecemedıgımden her seferinde gözlerinin içine bakmam. o ise arada bir yüzüme bakıyordu kaç kere anlattıgı hikayeyi satırı satırına bildiğimi bilmeden belki. sonra yine önüne bakıyor. ben o bakıslarından ona bir sey olursa içimde çok büyük bir boşluğa yer ayıracagımı bilip üzülüyorum, belki yalnızlığını bir an olsun unutturmak için biraz daha çok kalıyordum yanında ama o her aksam ışığını kapatmadan uyuyordu karanlıktan korkuyordu üstelik cocuk degildi ama korkmanın cocuk yaslardan sonra da yaşanabileceğini biliyordu.

yarın yine görsem gitsem yanına yine devam edecek hikayesinin en basından ve yine aynı, bilindik sonla noktalayacak.

üstelik o alzeimer değil, böbrekleri çalışmıyor sadece ve cok yalnız... gece karanlıkla karşılasmaktan korkacak kadar da cocuk...