bugün

suriyelilerin vatandaş olmasından rahatsız olmak

Bu ülkedeki akıl tutulması karşısında her gün hayretlere gark oluyorum. Ülkenin neredeyse yarısı ve en mütecanis kitlesi ağız birliği etmiş, Müslüman kardeşliği, ahiret kardeşliği, din birliği gibi soyut kavramlar üzerinden politika üretiyor. Dile getirdiği soyut kavramlara göre ülkeyi idare etmeye kalkıyor. Neymiş efendim, ''Arap kardeşlerinin ülkemiz üzerinde hakları varmış''. Bu hüküm karşısında donup kalıyorum, kendime gelemeden bir başkası ''bu suni sınırlar bizi bölmeseymiş halen tek bir devletin ortak vatandaşları imişiz'' gibi zırvaları peş peşe sıralıyorlar. Hayal ve gerçek ayırımını yapmaktan acizler.

''Zırva tevil götürmez'' diyen atalarımız yanılmışlar. Bunlar zırvalarına attırdıkları taklalarla takdiri hak ediyorlar. Kimse ellerine su dökemez ama şu soruyu sormadan edemeyeceğim:
«Körfezin petrol şeyhlerine, Arap kraliyet ailesine ''Biz Türkler bu topraklarda 400 yıl hâkim olduk. Şu andaki topraklarınız ingilizin, emperyalizmin eline geçmesin diye yüz binlerce Anadolu ve Rumeli gencini çöl kumlarına gömdük. Sizin petrolünüzde bizim de hakkımız var. Hakkımızı almaya geldik'deseniz ne olur. »

Biz mal-mülk peşinde değiliz, islam kardeşliği bize yeter diyenlere de sadece şu soruyu soracağım:
«Umreye veya Hacca gittiğinizde havaalanında pasaportunuzu ibraz etmeden, "burası Müslümanların en mukaddes ortak mekânı, ben sınırları tanımıyorum, Kâbe'ye, Medine'ye pasaportsuz gireceğim'' deseniz ne olur.»