bugün
- arap milliyetçiliği22
- memati192324
- gideon reid morgan jj36
- manyak olmaya karar verdim12
- erkeklerin çoğunun yalnız olması16
- aydinoglu bombala27
- magnum un 2 tl olduğu yıllar19
- bizi tanrı değil bilim kurtaracak9
- neden fenerbahçeliyim11
- yazarlardan akıl almak19
- bamya seven insan20
- memati1923'ün gelişiyle başlayan süreç14
- yetkili yapsanız da yeter9
- gideon reid morgan jj silik yesin kampanyası14
- tayyip erdoğan gazilik ünvanını nereden aldı12
- siradansiradisibiri12
- yazarlarin orgazm olurken kurduklari cumleler11
- özge özacar'ın memeleri8
- dünyanın en güzel kızlarının olduğu ülkeler17
- travesti ile evlenmenin avantajları10
- ayet ile hadis çelişirse hadisten hüküm alırım14
- anın görüntüsü13
- jose mourinho39
- artık kadınlardan uzak duruyorum11
- hiç kavga oluyormu sözlükte8
- türk kızlarının türk erkeklerinden nefret etmesi15
- sözlük yazarlarının kaç flörtü var11
- kel kadın olmaması9
- true'ya vurmak isteyen sözlük erkekleri tam liste8
- dinsiz kitapsız kafir ve küresel ıkınma ilişkisi8
- dolar neden düşmüyor avradnı sikiyim8
- insanlara nasıl faydalı olurum8
- sözlük erkeklerinin fotoğraf atmaması35
- 12 haziran 2024 istanbul sıcağı13
- eşcinsel bir erkeğe küresel'in fotosunu göstermek16
- yeşil pasaportlu koca arayan hanım abla16
- bik bik kiraz yerken siz fakirler ne yapıyorsunuz16
- hakemlerle şampiyon olmak12
- sözlük erkeklerinin fotoları başlığına bakan erkek8
- kuresele yavsayan gotler tam liste24
- küresel ısınmanın erkek kökünü kurutacak olması11
- bir kızın sizi sevip sevmediğini anlama yöntemleri9
- üstteki yazar sevdiği ve sevmediği iki şey11
- allah'ı seven insan8
- vatanınızın kıymetini bilen diyen gurbetçi16
- ramazanda anne sütü içmeyen oruçlu bebek12
- ağzı göt gibi kokan erkek8
- 3 çarpı 3 çarpı 38
- hapistekiler birbirine mi basıyor sorunsalı8
- sözlük bir tımarhane olsa doktoru kim olurdu12
Nazım Hikmetin kaleme aldığı şiirdir. Cem karacanında bu şiiri yorumlamıs olduğu aynı isimli şarkısı bulunmaktadır.Ve elbetteki bu şiirin bir hikayesi vardır. onuda daha önceden yazmış olduğum bir yazıyla sizle paylaşmak isterim.
BEN BiR CEViZ AĞACIYIM
Evet; daha başlığı okur okumaz,Cem karaca’nın harika yorumuna biz de eşlik etmeye başlıyoruz ister istemez.O nakaratın hızlı söylenmesine nazire edermişcesine biz daha hızlı söylemeye çalışıyoruz.Tabi hemen ardından Nazım Hikmet’in dizeleri düşüyor aklımıza.ince ince,nakış nakış işlenmiş tabiri caizse altından dizeleri.Peki nedir bu kadar güzel bir şarkıya sebep olmuş bu şiirin sırrı ya da hikayesi?
Nazım Hikmet’in polis tarafından arandığı,ihanetle suçlandığı dönemlere denk gelen zamanlarda geçmektedir olay. Nazım sevdiği ile Gülhane parkında randevulaşmıştır.Ve randevu saatine nazaran erken bir saatte randevu yerine gelmiştir.Erken olduğu için bir ceviz ağacının gölgesine oturup beklemeye başlar. Belki de o bekleme esnasında kafasında başka bir şiirin daha temelleri atılmaktadır bunu bilemiyoruz.Epeyce uzun bir süre bekler. Randevu saatide geçmiştir.Ama Nazım beklemekten vazgeçmez.Derken o anda parkın kapısından girmekte olan polisleri görür. Nazım endişelenir,ve endişelenmekte de haklıdır. Çünkü en azılı şuçlulardan bile daha çok aranmaktadır.Bir şey yapması gerektiği aşikar bir şekilde düşünmeye başlar ve saatlerdir gölgesinde dinlendiği ve sevdiğini beklediği Ceviz ağacına tırmanmaya karar verir.Ceviz ağacının tepesinden polisleri izlemektedir,polisler gitmek bilmemektedir ve tam o sırada sevdiği kadının parka girdiğini görür. Nazım’ın sevdiği randevu yerine gelir ve etrafına bakınmaya başlar,aslında geç kaldığının farkındadır belki de Nazımın çekip gittiğini düşünmüştür. Ama o da orada tek başına beklemeye başlar. Nazım ise sevdiğini görür ama ne seslenebilir ona ne de aşağı inebilir. Çünkü polisler hala oralardadır.Sonra Nazım çıkarır her zaman yanında tşıdığı can yoldaşı,ömürlük arkadaşı olan kağıdı ve kalemi.Yazmaya başlar;
‘Ben bir ceviz ağacıyım gülhane parkında
Ne sen bunun farkındasın,Ne de polis farkında.’
Nazım o gün sevdiğiyle buluştumu bilemeyiz.Ama her şiirnde olduğu gibi bize yine harika duygular yaşatan bir şiir bırakır o günden geriye.Ve işin içine bir de Cem Karaca’nın efsanevi sesi girince,hemen hemen her parka gidişimizde aklımıza gelen o nakaratın dilimize dolanması kaçınılmaz oluyor. Hüzünlenirmiyiz,Neşelenirmiyiz bilinmez; Ama dinlemekten vazgeçemediğimiz kesin.
B.D.
BEN BiR CEViZ AĞACIYIM
Evet; daha başlığı okur okumaz,Cem karaca’nın harika yorumuna biz de eşlik etmeye başlıyoruz ister istemez.O nakaratın hızlı söylenmesine nazire edermişcesine biz daha hızlı söylemeye çalışıyoruz.Tabi hemen ardından Nazım Hikmet’in dizeleri düşüyor aklımıza.ince ince,nakış nakış işlenmiş tabiri caizse altından dizeleri.Peki nedir bu kadar güzel bir şarkıya sebep olmuş bu şiirin sırrı ya da hikayesi?
Nazım Hikmet’in polis tarafından arandığı,ihanetle suçlandığı dönemlere denk gelen zamanlarda geçmektedir olay. Nazım sevdiği ile Gülhane parkında randevulaşmıştır.Ve randevu saatine nazaran erken bir saatte randevu yerine gelmiştir.Erken olduğu için bir ceviz ağacının gölgesine oturup beklemeye başlar. Belki de o bekleme esnasında kafasında başka bir şiirin daha temelleri atılmaktadır bunu bilemiyoruz.Epeyce uzun bir süre bekler. Randevu saatide geçmiştir.Ama Nazım beklemekten vazgeçmez.Derken o anda parkın kapısından girmekte olan polisleri görür. Nazım endişelenir,ve endişelenmekte de haklıdır. Çünkü en azılı şuçlulardan bile daha çok aranmaktadır.Bir şey yapması gerektiği aşikar bir şekilde düşünmeye başlar ve saatlerdir gölgesinde dinlendiği ve sevdiğini beklediği Ceviz ağacına tırmanmaya karar verir.Ceviz ağacının tepesinden polisleri izlemektedir,polisler gitmek bilmemektedir ve tam o sırada sevdiği kadının parka girdiğini görür. Nazım’ın sevdiği randevu yerine gelir ve etrafına bakınmaya başlar,aslında geç kaldığının farkındadır belki de Nazımın çekip gittiğini düşünmüştür. Ama o da orada tek başına beklemeye başlar. Nazım ise sevdiğini görür ama ne seslenebilir ona ne de aşağı inebilir. Çünkü polisler hala oralardadır.Sonra Nazım çıkarır her zaman yanında tşıdığı can yoldaşı,ömürlük arkadaşı olan kağıdı ve kalemi.Yazmaya başlar;
‘Ben bir ceviz ağacıyım gülhane parkında
Ne sen bunun farkındasın,Ne de polis farkında.’
Nazım o gün sevdiğiyle buluştumu bilemeyiz.Ama her şiirnde olduğu gibi bize yine harika duygular yaşatan bir şiir bırakır o günden geriye.Ve işin içine bir de Cem Karaca’nın efsanevi sesi girince,hemen hemen her parka gidişimizde aklımıza gelen o nakaratın dilimize dolanması kaçınılmaz oluyor. Hüzünlenirmiyiz,Neşelenirmiyiz bilinmez; Ama dinlemekten vazgeçemediğimiz kesin.
B.D.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar