bugün
- sigara içmenin insana verdiği zevk8
- icardi190527
- hamas bir terör örgütüdür15
- suriyeliler suriye'ye dönsün12
- vatandaşlık farkı alan otel24
- bir kadının yemek ısmarlaması15
- erkeğe ne hediye alınır34
- futbolcu ismiyle nick almak12
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız19
- anın görüntüsü13
- icardi1905 silik olsun kampanyası19
- şehirler arası aşk yaşamak9
- true'nin porno arşivi kaç gb8
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler10
- aleyna tilki10
- sözlük kızından gelin olmaz21
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- alınan en güzel iltifat14
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim9
- cumaya gidenlerin çok azalması10
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim23
- sabah aç karnına içilen bira13
- ideal duş alma sıklığı14
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi13
- artificialintelligence9
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
- adanada polisin saldırganın ayağına sıkması14
- icardiyi tokat manyağı yapmak12
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız9
- millet açsa neden kafeler tıklım tıklım15
- 27 nisan 2024 fenerbahçe beşiktaş maçı23
özellikle aylarca uzak kalinmissa ev dediginiz yerden ve yabanci bir ülkede ailenizden, sevdiklerinizden, yillar boyu tanidiginiz arkadaslarinizdan, cok pis koyan bir seydir gurbet dönüsü.
ucak biletini almak apayri bir heyecandir, basli basina. sonra o bilete bakarsiniz her gün. gidis tarihinin gelmesini beklersiniz kücük bir cocugun babasinin eve gelmesini bekledigi gibi. o kutlu gün yaklastikca heyecan artar. bir önceki gece gelir, bavul toplamis, son islerinizi halletmissinizdir. artik sadece saatler kalmistir o büyük ana.
uyku tutmaz bir türlü, döner durursunuz yatakta. "uyumam gerek" diye düsündükce daha da kacar uyku. sonra sabaha karsi uyuyakalirsiniz. sabah günesle birlikte uyanirsiniz ama. müthis bir enerjiyle kalkarsiniz yataktan. son hazirliklari yapar, kontrol edersiniz esyalarinizi, cantanizi.
erkenden cikarsiniz evden, zaten bir hafta öncesinden düsünmüssünüz, hayalini kurmussunuzdur o günün programinin. telefon edersiniz eve de. "anne, geliyorum, yola ciktim, insallah sag salim varirim su saatte" dersiniz. babaniz da alacaktir tabii ki havaalanindan sizi.
ucagin kalkacagi yere giderken akliniz bir karis havadadir, kanat taksalar ucacaksinizdir. kalbiniz gögüs kafesine sigmaz, disari cikacakmis gibi olur. etrafiniza bakar ve icinizden "yarin bu saatlerde herseyin güzel oldugu evimde olacagim" diye gecirirsiniz.
erkenden gidersiniz check-in icin countera. gülümsersiniz herkese havaalaninda. gercek sarisin alman lufthansa görevlisine de gülümser, selam verir belki biraz muhabbet edersiniz. nasilsa saatler sonra evinizde olacaksinizdir, o mutlulukla almanlarla bile sohbet edebilirsiniz sicaklarmis gibi.
sonra erkenden gider kapiya beklersiniz ucagin gelmesini. diger yolcular gelir yavas yavas, sonra ucak gelir, takviyeler hazirliklar yapilir kalkis öncesi. bütün yolcular gelmistir bekleme salonuna. siz digerlerine bakar siritirsiniz, belki bir hemserinizi bulur, bir muhabbet kurarsiniz 2 saat sonra bitecek.
ardindan ucaga binersiniz, bildiginiz dualari okursunuz annenizin tembihlerini hatirlayarak. kaptan pilot motorlari calistirir, ucak en sonunda pistin basina gecer, özgürlügünüzün de baslangicidir burasi, hapsinizin sonu bir anlamda.
ucakta da yaninizdakiyle garip bir sekilde bakisirsiniz, yabanciysa soguk davranir size, turistim ben der bakislariyla. yerlinizse icerigi önemsiz olan bilindik muhabbetleri edersiniz.
ucak avusturya, romanya, bulgaristan üzerinden gecer sirayla. sonra da kilometrelerce yukaridan tanidiginiz sekiller görmeye baslarsiniz. karman corman, alisik oldugunuz kaosu yasayan trafik, yamuk yollar ve "türk" sehirleri.
10-15 dakika kalmistir, yerinizde duramazsiniz, suratinizda aptal bir gülümsemeyle. yine dua edersiniz, iyi bir inis yapalim diye. ya da hadi gelsin artik o an diye.
ve ardindan hosteslere tesekkür edip cikis kapisina ilerlersiniz cantanizi alip sirtiniza. dizleriniz titremektedir, kalbinizse her zamankinden daha bir canli atiyordur.
pasaport kontrolünden gecmek icin can atarsiniz, cünkü karsinizdaki sizden biridir. iyi nöbetler dileyip gecersiniz kapidan.
o an...
kelimelerin bittigi yerdesinizdir, sarildiginiz an bekleyeninize. hüngür hüngür aglar, acilirsiniz biraz. nefes almaya calisirsiniz bir refleks olarak.
mendilini verir size babaniz, silersiniz onunla gözyaslarinizi, yine islanacagini bildiginiz yüzünüzü. evin kapisina gelip de annenize sarildiginizda bitmistir her sey.
zaman durmustur artik..
ucak biletini almak apayri bir heyecandir, basli basina. sonra o bilete bakarsiniz her gün. gidis tarihinin gelmesini beklersiniz kücük bir cocugun babasinin eve gelmesini bekledigi gibi. o kutlu gün yaklastikca heyecan artar. bir önceki gece gelir, bavul toplamis, son islerinizi halletmissinizdir. artik sadece saatler kalmistir o büyük ana.
uyku tutmaz bir türlü, döner durursunuz yatakta. "uyumam gerek" diye düsündükce daha da kacar uyku. sonra sabaha karsi uyuyakalirsiniz. sabah günesle birlikte uyanirsiniz ama. müthis bir enerjiyle kalkarsiniz yataktan. son hazirliklari yapar, kontrol edersiniz esyalarinizi, cantanizi.
erkenden cikarsiniz evden, zaten bir hafta öncesinden düsünmüssünüz, hayalini kurmussunuzdur o günün programinin. telefon edersiniz eve de. "anne, geliyorum, yola ciktim, insallah sag salim varirim su saatte" dersiniz. babaniz da alacaktir tabii ki havaalanindan sizi.
ucagin kalkacagi yere giderken akliniz bir karis havadadir, kanat taksalar ucacaksinizdir. kalbiniz gögüs kafesine sigmaz, disari cikacakmis gibi olur. etrafiniza bakar ve icinizden "yarin bu saatlerde herseyin güzel oldugu evimde olacagim" diye gecirirsiniz.
erkenden gidersiniz check-in icin countera. gülümsersiniz herkese havaalaninda. gercek sarisin alman lufthansa görevlisine de gülümser, selam verir belki biraz muhabbet edersiniz. nasilsa saatler sonra evinizde olacaksinizdir, o mutlulukla almanlarla bile sohbet edebilirsiniz sicaklarmis gibi.
sonra erkenden gider kapiya beklersiniz ucagin gelmesini. diger yolcular gelir yavas yavas, sonra ucak gelir, takviyeler hazirliklar yapilir kalkis öncesi. bütün yolcular gelmistir bekleme salonuna. siz digerlerine bakar siritirsiniz, belki bir hemserinizi bulur, bir muhabbet kurarsiniz 2 saat sonra bitecek.
ardindan ucaga binersiniz, bildiginiz dualari okursunuz annenizin tembihlerini hatirlayarak. kaptan pilot motorlari calistirir, ucak en sonunda pistin basina gecer, özgürlügünüzün de baslangicidir burasi, hapsinizin sonu bir anlamda.
ucakta da yaninizdakiyle garip bir sekilde bakisirsiniz, yabanciysa soguk davranir size, turistim ben der bakislariyla. yerlinizse icerigi önemsiz olan bilindik muhabbetleri edersiniz.
ucak avusturya, romanya, bulgaristan üzerinden gecer sirayla. sonra da kilometrelerce yukaridan tanidiginiz sekiller görmeye baslarsiniz. karman corman, alisik oldugunuz kaosu yasayan trafik, yamuk yollar ve "türk" sehirleri.
10-15 dakika kalmistir, yerinizde duramazsiniz, suratinizda aptal bir gülümsemeyle. yine dua edersiniz, iyi bir inis yapalim diye. ya da hadi gelsin artik o an diye.
ve ardindan hosteslere tesekkür edip cikis kapisina ilerlersiniz cantanizi alip sirtiniza. dizleriniz titremektedir, kalbinizse her zamankinden daha bir canli atiyordur.
pasaport kontrolünden gecmek icin can atarsiniz, cünkü karsinizdaki sizden biridir. iyi nöbetler dileyip gecersiniz kapidan.
o an...
kelimelerin bittigi yerdesinizdir, sarildiginiz an bekleyeninize. hüngür hüngür aglar, acilirsiniz biraz. nefes almaya calisirsiniz bir refleks olarak.
mendilini verir size babaniz, silersiniz onunla gözyaslarinizi, yine islanacagini bildiginiz yüzünüzü. evin kapisina gelip de annenize sarildiginizda bitmistir her sey.
zaman durmustur artik..
güncel Önemli Başlıklar