bugün

sozluk fasistlerine hadlerini bildirmek

pek yerinde eylemdir. faşistlerin uludağ sözlük'te işleri yoktur. hatta normalde de işleri güçleri yoktur.

fakat kimin faşist olup kimin olmadığı nasıl anlaşılacaktır ? daha önce de bu konuda defalarca eylemler, provokasyonlar, çeşitli operasyonlar yapılmıştır ve bu operasyonların sonucu pek de parlak olmamış, aksine uludağ sözlük'ün karalanmasına vesile olmuştur. sanal muhtıralar verilmiş, birçok sözlükte yer yerinden oynamıştır. faşizme dair görüşlerde bulunmamasına rağmen sadece elde tutulan güç ve esen kızıl rüzgarların neticesinde çamurlar atılmış, birçok yazar çaylak ve silik durumuna düşürülmüştür. ortamı soğutmaya yönelik girişimlere, başlıkların gösterilmemesiyle cevap verilmiştir. ( o gazla yazılan örnek bir yazının başlığı hala açılmamıştır. (bkz: ulusozluk teki milliyetci karsitligi) )

olaya "faşiste faşist diyen faşist" anlayışı ile bakarsak, osmanlı viyana'yı resmi kaynaklara göre iki kez kuşatmıştır. şekilci değil, gerçekçi "özgür" anlayışa izin verilmelidir ki viyana'da serbest ikamet izni kazanılsın.