bugün

islam dini tamamen dönemsel yereldir

tarihselci bakış açısıdır. şu noktalarda hatalıdır:

1. insanlık tarihi döngüsel olup bir değişim/dönüşüm sürecine tabiidir. ilk peygamber hz. adem'den son peygamber hz. muhammed'e kadar tarih ilk döngüyü tamamlamıştır. hz. adem ile hz. muhammed arasındaki peygamberler de dönemin insanlığının, gönderildikleri toplumun düzeylerine göre tebliğde bulunmuşlar, emir ve yasak getirmişlerdir.

2. böyle bir tarihsel temellendirmeyle söylenebilir ki, son peygamber ve onunla birlikte gönderilen Kur'an bütün çağlara hitap etmektedir. nitekim kur'an'da bu kabilden ayetler vardır. kur'an bütün alemlere gönderilmiştir, içinde her türlü misal vardır. furkan'dır. yani doğru ile yanlışı ayırt eden bir kitaptır. mübindir, her şeyin açıklayıcısıdır. eğer böyle olmasaydı allah kullarını yalnız bırakmış olacaktı. çünkü allah tarih boyunca her topluma peygamber göndermiş, hiçbir toplumu vahiy'den, hakikatten mahrum bırakmamıştır. peki peygamberlik kurumu sona erdiğine göre, allah-insan irtibatı nasıl gerçekleşicektir? elbette alemlere(bütün zaman ve mekanlara) hitap edebilecek nitelikte bir kitapla(Kur'an) gerçekleşecektir.

3. ilahi dinin, asılları olduğu gibi, fürüatı da vardır. yanisi, değişkenler ve sabitler vardır. hz. peygamber dönemin şartlarına özgü( yerel) bir takım rükunlar getirdiği gibi evrensel buyruklar da getirmiştir. mesele bunları tespit etmektir. islam dinamik bir dindir ve p çağın değişen koşullarına cevap verememe gibi bir durum yoktur. (bkz: muhkem ve müteşabih)