bugün

ben bu yazıyı sana yazdım

17012011

sen öldün ben ölüme ilk kez seninle daldım
her yıl -ölümünde- yüzüm toprağa bakıyor
ellerim çimen kokuyor
çiçek bahçesi ayakkabılarım..
kokum sen…
tenim bembeyaz bir gökyüzü…
dudaklarım kan kırmızı…
belki de hayat senin yanındır nasıl desem burası yalan biliyorsun sen de

biliyorsun sen bu yüzden gitmedin mi zaten
sana melek tacı ve beyaz çok yakışırdı !
biliyor musun aslında sana benzer yanlarım da var
en az senin kadar güzelim ….
gözlerim senin gördüğün kadar ela….
saat p ile başlıyordu
günlerden 1 i 5 geçiyor olabilir .
pazartesiyi Cuma geçe geceye sen kala öldün
her hoşça kala ağladık biz
sulu gözlerinin son yemini mutluluk gözyaşların olsun
bir sır gibi gittin
nedensiz sandı herkes ama nedenleri aramadan sizleri kelimelere ek gördüler layığı bu sandılar….
benim kadar renkli olsun isterdin her şeyin
hayatı renkli pencerelerinde izlerdin
erken zamanda bir yolculuk hayalin vardı biliyordum
çok güzel bir yere gideceğim demiştin
benden istediğin bir şey var mı demiştin
Beyaz , etekleri uçuşan ,içinden kayıp gitme hissi veren koşarken benden sonra gelen elbise demiştim
beyazı çok severdim bilirsin
aşkın rengi kim demiş kırmızı diye
yalan
aşk beyazdır
aşk masumdur
beyaz tüm güzelliklerin rengidir
benim rengimdir
her şeyde vardır biraz
koyu mavinin gündüzünde
yeşilin çimeninde
denizin turkuazında
sanki bir simge gibiydi beyaz
hayatı beyaza boyabilirdik biz ben her renge bir beyaz katar siyahı bile gri yapardım
pembeye toz katan benim mesela
toz pembe hayaller benim eserimdi
uyumamak için içtiğin kahvenin uykunu getirmesine bayılırdın
çilek kokulu mumları senle sevmedik mi aslına en sevdiğin şey vişneydi
dalından koparılan vişne teninde tat bulurdu sanki kulağına takar dünyanın en güzel hatunu gibi gezmeyi severdim
hiç görmedim gökyüzüne bakmadan bitirdiğin bir geceyi …
gitarın telini severdin sen sadece tellerine dokunmayı severdim işte ben bu yüzden
her yazdığım şarkının bir hikayesi olduğunu kimse bilmezdi
her satır yaşanarak yazılırdı bize göre acısı da tatlısı da bizim hayatımızdı
konuşmayı çok severdin
Susmak ölüm gibi bir şeydi senin için ki sen sustuğunda ben arkama baktım ve sen toprağı seviyordun
gökyüzünde çizdiğin meleği yolladığını söylemiştin giderken
her korktuğumda gökyüzüne bakıyorum şimdi
yüz doksan dokuzdan sonra gelen iki yüzden başka iki yüz bilmedin sen
neysek oyduk neysem oyum içim dışım bir diyen insanlara inat biz olduğumuz kadardık
Her şey anlaştığımız gibi bende ama insanlar senin anlattığın kadar kötü değil daha da kötü geçenlerde bir yazı okumuştum kötü insan yoktur Allah ın yarattığı hiçbir şeyde kötü yoktur ahmak insan vardır
böyle bir dünyaya fazlayım sanki sonunu bulup atlamak istiyorum bir buluta rengarenk bir ev kurup orda yaşamak istiyorum……..
sen de çok seviyordun yolculuk yapmayı en az benim kadar
şarkılar söyleyerek saçlarımızı rüzgara bırakırdık
onların aşkına inandık biz aşkın tenine dokunmak gibiydi saçlarınla rüzgara dokunmak
ağlarken dudaklarımı büküşüm komik gelirdi de o yüzden mi susturmazdın beni
geldin işte aklıma geldin …ölüm dediler kahkahalarla güldüler …kaybetmek nedir bilmediler bilmediler ki hayat çok kısa bilmediler ki …
belki bu gece belki yarın gece bir gece sabaha uyanamayacaklarını bilmediler …
kaybettikçe kaybetmeyi seçtiler meleğim….
….her üç nokta bir cümle daha var gizemi tadında bende
ki sakladığım her cümle sana gelsin üç nokta kadar…
bunları yazarken dolan gözlerimi sev…ışığın altında ağlıyorum yeşil olsun diye …
insanlar ölüme gülücükler saçıyor burada haberin olsun ! zorlasalar bir damla gözyaşı gelir mi dersin..
her neyse ..
ben iyiyim beni merak etme …
son dilek fenerimi bıraktım gökyüzüne …
gökyüzü renkli balon tadında…
çilek kokulu mumlarım mavi sularda …
tek bir ağaç orada…
kopuk yapraklarla sana uzanmaya çalışıyor …
ellerim son papatyada ..
ayaklarımın altı yemyeşil çimen …
beyaz elbisemi giydim ben artık bu masaldan gidemem ….
elimdeki pembe pabuçlarım …
dudağımdaki pembe rujuma uymuş …
üzerimdeki gökkuşağını görüyor musun ?
Annem melekler seni korusun demişti …
pamuk helvamı seninle paylaşsam hep yanımda kalır mısın?
ölümün tüm kapılarını kapatıp…
güncel Önemli Başlıklar