bugün

yazarlar en son kime acıdılar

ekmeğini yiyen, ağlamaktan yorgun düşen küçücük savaş maduru kıza;

adana'da otogarda otobüsümü bekliyordum. ben her zaman bir saat önceden otogarda beklemeye koyulurum. tuvaletti, sigaraydı, arayacağım kişilerdi derken anca hazırlanıyorum. o gün de tam sigaramı içerken, bir anne ile küçük, daha küçük ve küçücük olmak üzere üç tane kız çocuğu vardı. kızlardan en büyük görüneni ( 8-10 yaşlarında gibi ) annesinden sürekli fırça yiyor ve ağlıyordu. annesi pis bir poşetten parmak kadar ekmek çıkarıp kızlarına veriyordu. yine bu büyük olanı ekmeğini küçücük lokmalarla, sanki hiç bitirmemek ister gibi ısırıyordu. suriyeli olduklarını biliyordum ama ne konuştuklarını anlamıyordum. ama öyle his vardı ki annesi '' yeter, çok yeme, kardeşlerin de aç '' dercesine ekmek parçalarını büyük kızdan alıp daha küçüklerine veriyordu. artık kız o kadar ağlıyordu ki, ben de ağlayacaktım az daha. gözümün önünde toplasan bir ekmek olan parça parça ekmek, bir o ağızdan diğerine gidiyordu. daha küçük olanlar kendi arasında şakalaşıyor, eğlenebiliyordu ancak büyük olanıysa hiç öyle değildi. gözleri donuk, dudağı titrek bu da yetmez miş gibi gözünün önünde satılmak üzere dizilmiş tablada yo-yo denen ışıklı oyuncağa bakakalmış, elinde salya-sümük olmuş bir pide parçası kesinlikle bu durumu sorguluyordu; evimizi yaktılar, yıktılar, kaçmak zorunda kaldık, başımızda babam yok, bir ekmeğimiz var ama dört kişiyiz ve ağlamaktan da açlıktan da ölmek üzereyim...