bir karı koca serüveni

Polonyalıların kurtuluşlarını kutladıkları 11 Kasım'da Varşova şehir meydanında birikmiş kalabalığın içindeyim. Bürokratlar, politikacılar, askerler birbiri ardına nutuk atıyor. Oltasına balık bekleyen biri gibi gözlem peşindeyken birdenbire yakaladım ilk ikizlerimi. Ne kadar da çok 'ikizleşen çift' varmış. Birinin elinde poşet varsa öbürü de öyle. Paltolu kocalar paltolu karılarıyla, parkalı kocalar parkalı karılarıyla. Biri şapkasızsa öbürü de öyle. Koyu renkli koyu renkliyle, açık renkli açık. Birinin sırtında sırt çantası varsa yanındakininde de var.

Karı kocanın zaman içinde ses tonlarından kıyafetlerine kadar ne kadar birbirlerine benzedikleri dehşet verici değil mi? gündüz vassaf, bir karı koca serüveninin sonunu yazmış. biraz fazla mı iyimser olmuş abi? böyle olmuyor bu çünkü. süperman tişörtleriyle geziyor genç sevgililer, birinin ayakkabısıyla diğerinin gömleği renktaş. derken evleniyorlar... derken biri bir vakitte yemek yiyor, diğeri başka bir vakitte. kimisi yıllarca ayrı yastıkta uyanıyor, aynı yatakta. böyle mesafe sızıyor bu serüven'e... benzemiyorlar, biraz biraz daha derken bu mesafe... ortada ne parkalı kocanın parkalı karısı kalıyor ne de sırtlarında çantaları. elde var sıfır! (bkz: neden)