bugün

ben bu yazıyı sana yazdım

3 yıl önce. tam 3 yıl önce başladı bütün hikaye.aşklar,yalanlar,sevgiler,sadakatsizlikler,gözyaşları,kahkahalar, titreyen eller,nefret dolu bakan sözler,dünya unutturan sarılmalar,ve kalkan eller.

tam 3 yıl önce bugun başladı bizim hikayemiz.ve aşkımızı öldürmeseydin eğer, belki çok başka yerlerde,belki çok başka koşullarda aşkımızın 3.yıldönümünü kutluyor olacaktık. neler düşündük, ne hayaller kurduk ama kader var ya kader bizi buralara getirdi.eger seninle bunları yaşayacağımı bilseydim, o gün kaza bile geçirmeyi diler, keşke oraya gelemeseydim derdim.keşke senle tanışmasaydım, keşke ellerimizi kavuşturacak güne uyanmasaydım.hayatımda mutluluktan çok bela açan biri olarak seni tanımamış olmayı dilerdim.

bana cehennemi de yaşattın, yalan değil cenneti de.2 yıllık süre içinde hayatımda en mutlu olduğum dönemler de oldu, ölmeyi dileğim de. ağlarken uyuyakaldığım, korkudan uyuyamadığım, mide ağrılarından sabahladığım, Allaha yalvarıp yakarırken bazen seni dilediğim bazense ölmeyi dilediğim günler oldu. sen benden gideli çok oldu ama, itiraf etmekten utandığım bi gerçek var ki, iyi ya da kötü seni hayatımdan silemedim.bu demek değil ki silemeyeceğim, ama yine de, bir mekanda, bir zamanda, ya da herhangi bir anda aklıma düşmüyor değilsin. ne zaman seninle geçirdiğim güzel zamanları düşünsem hemen yaptığın yadsınamaz kötülükleri düşünüp sana olan nefretime nefret katmaya çalışıyorum. kalp bu, en katı kalpler bile bir süre sonra yumuşuyor, olan biten her şeyden sonra, insan iyiyi hatırlamak istiyor ama sen iyiyi hak etmiyorsun.sen nefret edilmeyi hak ediyorsun. ama nefret de yoruyor beni, kalbimi karartıyor, savaşım içinde olmak istemiyorum.

bazen affetmek geliyor içimden seni.affedip, göğe salmak içimdeki nefreti.ama bunu ne kendime,ne aileme yapamam diyorum. şu fani hayatta hep kendim için yaşadım, kendi doğrularımdan bir kere şaşmadım. ama sen bana bildiğim bütün kuralları çiğnettin ve kendime yakışmıcak hareketlerde bulundum sana olan saplantım yüzünden.seninle ilişkimiz artık aşktan çok saplantı olmuştu, birbirimizi sevmekten öte, hastalıklı bir şekilde zarar veriyorduk.bu zarara ne sen ne de ben dur diyemedik.şimdi durup düşününce, bende çok yanlış yapmışım farkındayım, mantıklı düşünüp, olmayacağını anladığım anda her şeyı bırakıp gitmem gerekti,ama ben kalıp zehirli hücrelerin beni ele geçirmesini seyrettim. ve ne gariptir ki bir yandan senden kopmak isterken, bir yandan bu kadar emek, bu kadar sevgi boşa mı gidecek, bir sonumuz olsun diyordum.ama olmıcaktı, adım gibi biliyordum.kaçmak kurtulmak istedim,ama bilemedim ki içimdeki bırakıp gidemiyordum.ben ne kadar uzaklaşsam her seyden onlar da benim içimde, benle birlikte geliyordu.

bana karşı şu an ne hissediyorsun, ne düşünüyorsun bilemem, senin de söylediğin hiç bir kelimeye bu zamana kadar inanmadım, inanmam da zaten. inanınca gördüm söylediğin yalanları. o yuzden gerçeği hiç bir zaman bilmemekle beraber, bir yalanın içinde yıllarca debelendim hala daha debeleniyorum. bir gün sana olan nefretim söner mi bilmiyorum ama, seni hayatım boyunca affetmeyeceğim.