bugün

sözlük yazarlarının aşk hikayeleri

Sene 375. Balamir kağan tutturdu, batıya göçüyoruz diye. Yapma han, etme Hakan diyoruz ama dinletemiyoruz. Neyse dedik başa gelen çekilir. Bir sabah obaları söküp yola çıkıyoruz. Karadeniz'in kuzeyinde dinyeper ırmağı yakınlarında ostragotlar ile savaşıp onları alt ettikten sonra Tuna boylarına varıyoruz. Sene 378 oldu, ne sandın yarram uçak mı var o zaman. Kısa geçiyorum zira aşk hikayeme gelmem lazım. Bir göçmen kızı görüyorum Tuna boylarında. Elinde bir besli kuzu hem kucağında. Yanına gidiyorum kızın bıçak çekiyor bana. Lan artist sen bir hun askerine nasıl bıçak çekersin, önce o eli bi indir diyorum dinlemiyor. Sen hunsan ben de vizigotum diyor. Başlarım senin vizine de gotuna da deyip elinden bıçağı kapıyorum. Sonra atımın terkisine atıp çadıra alıyorum kızı. Bu arada dışarıda ateş yakıp kuzuyu pişiriyorum ve kımızla beraber helenaya ikram ediyorum. Sonrası iyilik güzellik işte. O zamanlar ben onsekiz Helena on beş yaşında. Mutlu bir beraberliğimiz ile sekiz çocuğumuz oldu. Her bir oğlan birer kavmi kovalıyor hala. Nasıl bitireceğimi bilemedim; aşk güzel şey ya.