bugün

türkçe konuşurken araya yabancı kelimeler sokmak

özellikle kalabalık bir ortamda, yeri gelmişse, ''be be ce'' ya da ''ce ne ne kanalı'' şeklinde telaffuzlarda bulunur ve az sonra kopacak fırtınadan emin bir şekilde, avını bekleyen avcı misali arkama yaslanırım. Çok geçmeden, birisi düşer bataklığa; ''bi bi ci'' denir O'na'' diyerek. ''Günlük hayatta da harfleri ingilizce mi telaffuz edersin? Senin kanalını yabancılar, te re te şeklinde telaffuz ediyorlar mı? gibi sekiz on örnek vererek saldırıya geçerim. Sonrasında maalesef hızımı alamayıp, hayattaki tüm öfkemin, kırgınlıklarımın sebebiymişçesine, o kişiye yüklenmeye devam ederim. ''Mersi nedir? Ben Fransızca bilmek zorunda mıyım? Sana Arnavutça cevap versem, yüzüme anlamsızca bakarsın. Çok mersi ne demek? Nasıl bir yozlaşmadır bu? Okey'miş... Biz Durex'ciyiz canım'' şeklinde cümlelerle, aşağılık egolarımı tatmin ederim.