bugün

büyük israil projesi

Proje konusu olan bu coğrafya dünya petrol rezervlerinin yarısına sahip ve doğalgazın anavatanı.Emperyalizme yeni pazarlar gerek olduğundan Amerika iflas ediyor,küresel sermayeyse krizde.Bundandır ki darbeler ve savaşlar gündemde.ilk petrol savasında Osmanlı darmadağın edilmişti.ikincisinde Avrupa yeniden düzenlendi,üçüncü paylaşım şimdi.Darbe ve savaşların kilit noktası özgürlük ve demokrasidir.Hedefse tahmin edileceği üzere petrol,su yolları ve enerji.Ortadoğuya sıçrayan ateş Suriye iran Türkiye'yi hedefliyor.Küresel yatırımcı George Soros BBC ye açıkladı: “Amerika ve Avrupa Kuzey Afrika ve Ortadoğudaki isyanlarda daha aktif rol almalı.Yeni rejimler yeni yatırım alanları yaratmalı.” Bosnayı kana bulayan NATO generali Wesley Clark aynı zamanda ülkelerde darbelere imza atan Amerikan Demokrasi Fonu başkanıydı.işgal edilecek yedi ülkenin adını sıralamıştı:Libya,Irak, Somali ,Sudan, Lübnan, Suriye, iran.Bu ülkeler ne tesadüf ki petrol denizi üzerinde oturuyor.Dünya petrol rezervlerinin yarısına sahiplerdi.Türkiyedeki petrol varillerinden bizim dahi haberimiz yokken küresel sermayenin bu konuda bilgi sahibi olması da ayrı tesadüf.Sultan II. Abdülhamit kendi döneminde cebinden parasını ödeyerek yabancı ve yerli mühendislere Musul ve Bağdat havalisiyle Dicle ve Fırat nehirleri havzasında petrol taraması yaptırdı.Sonuçsa 65 farklı noktada petrol noktası bulunmasıydı.Çok da ilginçtir ki bugün hayali Kürdistan sınırları içinde yer alan bölge tam da bu petrol yatakları üzerinde.Zengin petrol ve su kaynaklarıyla vaadedilmiş topraklar arasındaki bağlantıya bakarsak,bu topraklardan asla vazgeçmeyecekler..Bölücü kürtler siyonistlerin piyonu olduklarının farkındalar üstelik.Ancak yöre halkı pek haberdar değil.Irak 2003te halledildi sıra Libyaya geldi.Arap yarımadası ve iran haritada işaretliydi.Soros, petrolün 200 dolara çıkmasının başka ülkelerde devrime sebep olacağını söylemişti.Ayaklanma ve çatışmalar petrol bölgesini hedeflemişti.Oluşan kaos ve kargaşa amerikan silah sanayisini ve paralı silahlı asker pazarlayan amerikan şirketlerinin ekmeğine kaymak sürecekti.2011de Hillary Clinton ortalığın kan gölüne çevrileceğini açıklamıştı.2011 2012 yıllarında Afrika ve Ortadoğu kana bulanacaktı.Küresel soyguncuların yeni pazarlara açılırken kulandıkları iki yol vardır.Birincisi darbelerdir ikincisiyse çatışmalar.IMF boyundurluğuna alınan ülkede önce işsizlik artar sonra kaos başlar.Yabancı istihbarat ajanları ve bölücü faaliyet ülkeyi kargaşaya sürükler.Sonuçta da iç savaş çıkar.Barış adı altında NATO ve Birleşmiş Milletler müdahalede bulunur.Adıysa insani müdahale olur.Yabancı güçler zengin kaynaklara sahip topraklara hiç gitmemecesine oturur.ikinci yol Mısır ve Tunus yoludur.Demokrasi darbeleri planlanır,içerden sivil toplum ağları yıllarca kullanılır.Üniversteler, medya, sivil ağ desteğiyle işsiz ve yoksul halk en ufak kıvılcımda ayaklanır.Liderler devrilir demokrasi gelir.Artık diktatörlerce değil küresel bankerlerce sömürüleceklerdir. Tam olarak da budur BOP.