bugün

yoksa matrix te miyiz dedirten durumlar

bazen matrix gibi bir kurguda olup olmadığımızı sorgulatan olaylar manzumesidir.

geçen gün arkadaşlarla konuştuğumuzda, yalnız kendi kişisel gözlemim olmayıp (bir kişide daha gözlemlesem bile genellerim de) hepimizin başına gelen bir şey olması gerektiği sonucuna varmıştım bu olayın. olay, kazalarda, düşerken, şaşarken, bilinçli şekilde normal bir durumda iken aniden anormal bir şeyle karşılaşmamız durumunda beynin otomatik olarak slow motion a geçerek, sanki bize olanı biteni izletmesi fenomeniydi. bi keresinde bisikletin önünü kaldırarak, (şu hani doksanlı yılların hava atma amaçlı dangalakça bisiklete binenler hareketi) gelene geçene bir hava basayım demiştim. önünü kaldırmamla ön tekerleğin fırlayıp gitmesi bir olmuştu. ben de tabii yere kapaklanmıştım tam da çenemimn üstüne. ama ilginç olan yere düşerken bütün süreci ağır çekimle yaşamış olmamdı. bu, başıma gelenler içinde en çarpıcısıydı. daha başkalarında da aynı tecrübeyi yaşadım. evet, ilginç hakkaten çok ilginç...(tanrım bugün ne kadar çok subjektifim, sanırım ben de bir roman yazarı olacağım)