bugün

v for vendetta

v for vendetta..
bu filmi izlediğiniz andan itibaren en iyi 10 filminiz arasına koyacaksınız, hastası olup her lafını ezberlemeye çalışcaksınız, v for vendetta izlerken televizyonun içinine girmek isteyeceğiniz türden bir film..

filmde james mcteigue ve wachowski kardeşleri adları zaten önyargıyla filme bakmamıza yetiyo, matrixi yaratan kocaman yapan, derken çoğunluğun görüşüyle 2 ve 3 te sıçan (bence hepsi güzel, konu bu değildi) bu adamlar v for vendetta yı bir efsane yapmışlar, dolayısıyla önyargınızı kursağınızda bırakıyolar, bullettime, vs.. yi nadir dövüş sahnelerinde kullanmışlar, her şey yerli yerinde, film çok ciddi olmadan, çok dalga geçmeden; çok güzel bir anlatım, harika bir çizgiroman uyarlamasıyla, arkasında durduğu herşeyi abartmadan anlatarak, bazı şeyleri izleyicinin yorumuna bırakarak harikulade olmuş. natalie portman'ın en iyi oyununu görüyoruz, ayrıca onun bu film için bi şans olduğunu düşünüyorum, filmi izledikten sonra onun yerine koyabileceğiniz oyuncuları düşünün, hiçbiri uymuyo, evey rolü için harikaydı, tek takıldığı nokta ingiliz aksanı ama dublajlı yı alırsınız.. hugo weaving sadece sesiyle en kral mimik oyuncularını gölgede bırakıcak bir peformans sunuyo, sesinde sanki keder, sevinç, korku, coşku, gösteriş ve sadelik bir arada, karakterinin her şeyi sözlerinde ve duruşunda saklı, o ise bunları muhteşem yansıtıyor, 132 dk boyunca yüzü bile görünmüyor. stephen rea ve stephen fry'ın filme çaktırmadan yaptığı katkı inanılmaz, sanki filmin daha anlaşılmaz 2 oyuncusunun yanında seyircinin peşine düşeceği adam rolünü üstlenmişler, john hurt.. 1984teki rolünün tam tersiyle, orada savunduğu şeyden nefret ettiği bi rolle onu görmek güzel bi ayrıntı, tek lafım yok oyununa. müzikse sizi daha bi ekrana yaklaştırıyo, o jukebox dan çıkan her şarkı, patlamalara eşlik eden uvertür, hepsi filmi kusursuzlaştıran öğelerden..

bu kadar yapım yeter, filmi imdb de bir sene içinde ilk 250ye sokan, onu bir kült yapan muhteşem senaryosu ve onunda arkasında alan moore yazdığı çizgi roman var. faşist ve totaliter bi yönetime karşı bir halkın v önderliğinde uyanışını anlatıyo aslında film, ancak v yi değiştiren bir insanın, evey in gözündende izleme imkanı sunuyo bize. filmde hiçbir söz boşuna kullanılmamış, çoğunun arkasında şu ana, geçmişe ve geleceğe göndermeler var, özgürlüğün anlamını bize sorgulatıyo, daha sonra karşımıza yepyeni, daha sağlam, daha çarpıcı, daha basit, daha güzel bir özgürlük sunuyo, filmin felsefesi buraya sığmaz, lakin halkın topyekün yönetime ayaklandığı filmlerden değil v for vendetta, değerleri ön plana çıkarıyo, ve filmin her sahnesinde dürüstlükle sansür savaşıyo. çizgiromanda faşizmin yerine sunulan çözüm, anarşizm, filmde pek geçmiyor, bu da çizgiromanı okuyanları hayal kırıklığına uğratan bi unsur, ancak bu şekilde de film söylemek istediğini çok belli bi şekilde söylüyo. filmde zamanlamalar muhteşem bi zekanın ürünü, evey in içeride geçirdiği her saniye içinizi kemiriyo, derken birde bakıyosunuz, yani.. diyemedim, izleyin anlarsınız

Bu film izledikten sonra tekrar izlemek isteyeceğiniz bi film, izleyin!

hatırla, hatırla, 5 kasım gününü hatırla, patlamayı, ihaneti ve komployu, hiçbir neden bulamıyorum bu ihaneti unutmak için...