bugün

sözlük yazarlarının tespitleri

ortadoğu, balkanlar ve kafkasların dünyanın en sorunlu bölgesini oluşturmasının sebebi buradaki imparatorluk kalıntılarının hâlâ çözülememiş olmasıdır. yüz sene önce, avrupa'nın üç imparatorluğu aynı anda yıkıldı ki bu üçü (osmanlı, rusya ve avusturya-macaristan) bu sorunlu bölgeleri içine alan bir üçgene hükmetmekteydiler. o devletlerin yarattığı veya onlardan arta kalan sorunlar çözülebilmiş değil, bunların yerine doğan devletçikler payına razı olmuş değil. türkiye ve rusya haddinden fazla küçüldüğünü düşünüyor, yunanistan, bulgaristan, gürcistan, ermenistan, sırbistan yeterince pay almadığını düşünüyor, abhazlar, kürtler ve diğer bazı kafkas ırkları devlet kuramamış olmalarını kandırıldık şeklinde yorumluyorlar. avusturya'yı saymazsak bütün bu coğrafya ülkelerinin toprak paylaşımı ile ilgili sıkıntıları var. avusturya ise her nedense bir tokgözlülük örneği gösteriyor, geçmişle ve gelecekle tüm bağını koparmış da zamanda asılı kalmış gini, siyasette hiçbir etkisi yok, ülke olarak gelecekten hiçbir beklentileri yok- ki bunda almanya ve ikinci dünya savaşı'nın muazzam bir etkisi olduğu şüphesiz.

batı avrupa'nın bin dört - bin beş yüzlerde yaşadığı sıkıntıları bugün doğu avrupa yaşıyor özetle. batı'daki o sorunların kaynağı da roma'nın hâlâ tam olarak çözülememiş olmasıydı. roma'nın batı kanadı ne zaman ki tam olarak sindirildi, o zaman avrupa'da sorunlar çözüldü. batı'da farklı etnik kimliklerin zorla bir arada tutulduğu belçika, ispanya gibi ülkelerde elbette sorunlar devam etmekte ki bu da imparatorluk artığı birliklerin sorun teşkil ettiğine yönelik tezimi kanıtlar nitelikte. nitekim, avrupa birliği'nin de batı avrupa'ya normalden fazla sorun getirdiğini görüyoruz. avrupa birliği'nin de ömrü pek fazla olmayabilir.

tekrar doğu avrupa'ya dönersek, kafkaslarda ve balkanlarda yer paylaşımından kaynaklı çatışmalar yaşanıyor. ancak, bu sorunun tam de merkezinde bulunan türkiye henüz hiç aktif bir çatışmaya girmedi. (kürtler hariç) türkiye bu üçgendeki (ortadoğu, balkanlar, kafkaslar) birkaç ülkeyle savaşa girmeden ve sonuca göre ülkeler paylarına razı olmadan da bu sorunlar bitmeyecek.

türkiye'nin uğruna savaşabilme ihtimali olduğunu düşündüğüm yerler ise şöyle:

doğu/batı trakya: türkiye batı trakya'yı, yunanistan-bulgaristan ise doğu trakya'yı almadan rahat etmeyecek.
doğu karadeniz/acara: yunanistan'ın pontus özlemi malum. yine gürcülerin ve gürcüler üstünden rusların da doğu karadeniz'e yayılma gibi bir politikası olabilir, nitekim ruslar osmanlının son günlerinde bu bölgeyi ele geçirmişlerdi. türkiye'nin ise batum başta olmak üzere acara'yı hâlâ türk toprağı olarak gördüğünü söylemek yanlış olmaz. zaten batum misak-ı milli'nin eksik parçalarından biridir.
ege adaları: yine yunanistanla bir çekişme mevzusu. türkiye şu an için vazgeçmiş görünebilir; ama bunun sebebi bütün enerjisini şimdilik kıbrıs'a ayırması.
kıbrıs: malum.
kürdistan: üç ülke tarafından paylaşılmış üç parçalı bir kürdistan mevcut bugün itibariyle. kürtler bu üç parçayı alıp bağımsız bir devlet kurmak niyetindeler. ırak parçasını aldılar zaten, geriye türkiye ve iran kaldı. türkiye kamuoyu'nda ise büyük bir çoğunluk, ya da en azından hatrı sayılır kişi diyelim, türkiye'nin kuzey ırak'ı, namıdiğer ırak kürdistanı'nı işgal etmesi gerektiğini düşünüyor- en azından askeri bir operasyonu gerekli görüyor.
ermenistan: ermenistan da doğu anadolu'nun asıl kendisine verilmesi gerektiğini savunuyor ve yürüttüğü bütün çalışmalar bu yüzden.

türkiye çerçevesinden baktığımızda osmanlı'nın paylaşılamamasının, sindirilememesinin yarattığı sorunları görebiliyoruz, ülkemizin buhranları bu yüzden. bizim etkimize uzak balkanlar ve kafkaslarda ise bu durum rusya'nın sindirilemeyişi yüzünden yaşanıyor. balkanlarda bu sindiriliş bir ölçü de olsa yapıldı; ama asıl kavganın kopacağı yerler, yani ülkemizin bulunduğu hat hâlâ gerginliğini koruyor.

evet, pek yakında büyük savaşlar göreceğiz.