biz seni sevinmek için sevmedik

beşiktaşlılık sevinmek için sevmemektir. 3 hece 8 harfe şerefi sığdırabilmektir. şerefli ikincilikleri şerefsiz şampiyonluklara tercih etmektir. beşiktaşlılık son maçta rakibin 8 tane atarken, senin karşında ise ölümüne oynayan rakibine karşı hem de 10 kişi kalarak 3-1 galip gelen takımına başın daima dik ve ellerin kızarana kadar alkışlayarak, gözyaşları içinde şampiyonluk turu attırmaktır. her zaman 'şeref'tir çoğu zaman da 'hakkı'. kazanmak için her yolun mübah olmadığını, asıl erdemin oyunu kurallarına göre oynamak olduğunu bilmektir. aşktır aşk. saf aşk. kapalıdır. bazen çubuklu formadır, bazen beyaz..sevdası uğruna can vermektir beşiktaşlılık. herkese nasip olmaz..tarihi boyunca her zaman onurlu, haysiyetli başkanlara sahip olmaktır. korkmaktır deli gibi; ölmekten değil, takımını yalnız bırakmaktan. ruhumuz yeterdir her zaman. amblemindeki yıldızı bütün yıldızlardan üstün tutmaktır. beşiktaşlılık, 19 mayıs gençlik ve spor bayramı'nı bu ülkeye kazandıran kulübü sevmekle gurur duymaktır. kahır gecelerinde karanlık bir odaya çekilerek başını yastığa gömüp sessizce ağlamaktır. çarşı'dır. bazen atom karınca'dır, bazen sarı fırtına..beşiktaşlılık vefadır. şampiyonluğun garantilendiği maçta rakip üzülmesin diye şampiyonluk turu atmamaktır. düşerken yalnız kendine tutunmaktır beşiktaşlılık. bir gelenektir. beşiktaşlılık renklerinin anlamını bilmektir. beşiktaşlılık sahada adam gibi oynamaktır. elle gol atan futbolcuyu korumak değil, ayıplamaktır, uyarmaktır. beşiktaşlılık kime değer vereceğini bilmektir.
alen markaryan'ın da dediği gibi:
'bütün galibiyetlerden daha galip olma hali, onurlu bir duruştan geçer. dimdik duran bir beşiktaşlı'nın kazancı, bu gece yalnızca bir kupa olabilir. lakin, her daim galip olma halimiz, onurlu beşiktaşlı duruşu'nda gizlidir'
karşılıklı siyah-beyaz çekmenin tadını..
hayatı siyah-beyaz renklendirmenin asilliğini..
en güzel filmler sinemalarda yerlerini almışken, herkes konserlere akın ederken, şehir kollarını açmış sizi beklerken, baba hakkı'nızın, şeref bey'inizin kabrini ziyarete gitmenin bizlere kazandırdığı huzuru..
hayatı siyah-beyaz üzerine kurmanın anlamını..
tüm kirliliklerin içinde beyaz'ı yüreğinde sarıp sarmalayıp saklamanın sevdasını..
her şeye rağmen 'beşiktaş ulan!' diye haykırırken elde ettiğimiz hazzı..
'beşiktaşlıyım' demenin nasıl bir duygu olduğunu..
bilebilir misiniz?
biz anlatamıyoruz, yaşamakla yetiniyoruz.
siz; bir kere de olsa gözlerimizdeki hırsı görseniz, yüreğimizdeki sevgiyi bir dirhem tadabilseniz..birisini sevdiğinize kendinizi inandırabilir misiniz? hiç bir beklenti ve çıkar söz konusu olmaksızın tribünde 'beşiktaş' diye haykırırken kol kola girmiş yüreklerin tarifini yapabilir misiniz? pardon ama..siz; rakibe basmanın, çizgiden top çıkarmanın, yüreğinle tam saha pres uygulamanın tribünde ne anlama geldiğini bilir misiniz? beşiktaşlı olmanın gerekleri olduğunu bilir misiniz? siz; 'beşiktaş'tan da öte, beşiktaşlılığımız var bizim'in anlamını çözebilir, hayata karşı beşiktaşlı durmanın ne demek olduğunu bilir misiniz?
pardon ama...
siz; beşiktaş'ı sevmeye cesaret edebilir misiniz?
kazanmayı, sahada kazanmaktan ibaret sananlar bizleri anlayamazlar. biz beşiktaşlıyız. hepimiz zenciyiz; hepimiz kapıcı çocuğuyuz; hepimiz eto'o'yuz. küresel ısınmaya da karşıyız.
inadına siyah ulan!

not: alıntıdır.