bugün

turbanli nisanlinin kepce kulak cikmasi

her şeyi geçiniz, insan bir ömür boyunca bir insanın yüzüne bakacaktır, o insanla bir ev, bir yaşam paylaşacaktır. pek tabii ki de fiziksel olarak beğenmesi gereklidir. aman ben sadece aklına bakarım fiziği benim için önemli değil diyenler ya halt etmiştirler ya da evlilik ile ilgili en ufak bir fikirleri yoktur. insan aldığı bir ayakkabıyı bile ne kadar rahat olursa olsun kirli-pis veya yırtık pırtık giymez. onun gözüne düzgün ve güzel gelenini tercih eder.

dolayısıyla zaten tamamen sağlıksız olan görücü usulü evlilik uygulamasına çok benzer bir durumdur bu bahsedilen de. herşeyi kapalı örtüler arkasından düşünüp de bu kapalı perdeler arkasından fikir üretmektir bu ve en büyük götürüsü de tüm problemlerin evlilik sonrasında göstermesidir ancak ve ancak, yani iş işten geçince.

bir hayat boyunca, her sabah uyandığınızda yanınızda kabullendiğiniz, beğendiğiniz ve istediğiniz bir insanın olması çok önemlidir. tamam kafa yapısı da pek tabii ki çok önemlidir, kimse bunu inkar edemez ama hadi bakalım aysel gürel ile evlenin o zaman mantalitesi size çok uyuyorsa. olmaz, olamaz, çünkü insan doğası buna aykırıdır.

insan doğası, sadece beyinsel ve ruhsal bir birliktelik öne sürseydi, seks ve cinsellik denilen olgu bu denli zevk veren ve insan için önemli bir noktada olmazdı. çocuk sahibi olmak için gerekli süreçler bu işlemler ile başlamazdı. insan bedenini ve ruhunu sevdiğin, beğendiğin biri ile sürekli cinsel yaşamın ne denli beslediği artık kabul edilmiş bir tıp kanunudur. bu nedenle bu denli yararlı ve insan hayatı için önemli bir olgunun başlangıcı olan karşı cinsi beğenme ile ilgili bir kriter neden tartışılmaktadır?

insanın karşısındaki insanı ister kepçe kulaklı olsun -ki insanın takıntısı kulak olabilir-, ister elleri çirkin olsun -ki takıntısı eller de olabilir- ister burnu köprülü olsun beğenmeme ihtimali olabilir ki bu gayet normal bir durumdur. karşısındaki insanın ilk olarak ellerine bakan birinin elleri çok çirkin biri ile bir ömür geçirmesi tamam hayatının kararması değildir ama eşinin ellerini tutmaktan ve öpmekten uzak durması demektir. bunun eşi için zaman zaman ne kadar yaralayıcı olabileceğini de tahmin etmek o kadar zor olmaz.

insanlar birlikte bir yaşamı paylaşacakları birini seçerken hem ruh, hem beyin, hem de fiziksel olarak kendilerini doyurabilecek özellikler ararlar, aramalılar. evliliğin temel noktası budur. sağlıklı ve uzun süreli evliliklerin çıkış noktası da budur.

fakat, isterseniz kabul etmeyin, isterseniz siz görücü usulü ile evlenin, isterseniz ben sadece ruha, kalbe bakarım deyin. o sizin seçiminiz ve düşüncenizdir. isterseniz her konuda ve her alanda eşinizle uyuştuğunuzu, birbirinizi yaşayarak öğrenin. sonuçta hayat sizin hayatınız olacak. her koyun kendi bacağından asılır.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar