bugün

telefonla arayıp intihar edeceğim diyen insan

çoğu zaman blöf yapan insandır.

nedendir bilinmez, bu genç yaşımda iki kez karşılaştım bu durum ile. şans, bana denk geliyor her seferin; şans derken ciddi anlamda şans eğer biri tarafından keklenmediysem.

ilk olay bundan 2 yıl önceydi. ayrılma aşamasında olduğum bir sevgili şahsım vardı ki ayrılmak benim istemediğim bir şeydi ancak şartlar ayrılmaya itiyordu bizi. seviyordum cidden hatunu. neyse, bir gün bundan bir telefon geldi. açtım telefonu, ağlıyordu. ne oldu diye sordum haliyle. intihar edeceğini söyledi, sabahtan beri bunu düşünmekteymiş.

ne olduğunu uzun uğraşlar sonucunda söyletebildim. işin özü şöyleydi; eski sevgilisiyle beraber araba sevişirlerken, biri bunları görmüş ve şu an şantaj yapıyormuş. evet, hatunu seviyorum ve çok güzel günlerimiz geçmiş; bana bu itirafta bulundu ve intihar edeceğini söylüyordu.

"iyi olmuş ulan orospu" demek yerine "yapmışsın bir hata geçer gider" demek durumunda kaldım, sırf ağlıyor ve intihar edeceğini söylüyor diye. gerçi intihar edemezdi ama ne bileyim öyle dedim işte ve sözde vazgeçirmiş oldum intihardan. pek de takmadı zaten sonra bu olayı...

ikinci olay ise cidden bayağı bir garipti. sabah 14.00 sularında uyumaktaydım ve telefon çaldı. açtığımda güzel diksiyonlu bir hatun şahsı konuşmaya başladı ve şöyle diyordu özetle: "sevgilimden ayrıldım, tüm arkadaşlarım telefonuma cevap vermiyo, bana destek olacak birini bulamazsam intihar edicem; az önce rastgele bi numara çevirdim ve yaşlı bir adam çıktı, bana intihar etmemi söyledi ve kapattı. lütfen bana yol göster"

rastgele bir numara çevirmiş ve ben çıkmışım. 11 rakam tuşluyor ve ben çıkıyorum; işe bak.

evet, özetle buydu. yaklaşık 20 dakikalık konuşmanın ardından, kızı intihar etmekten vazgeçirdim. işin ilginç yanı kız konuşmanın sonlarına doğru benden elektrik aldığını, sesimi beğendiğini ve beni facebook'ta ekleyeceğini söyledi. hatta işi öyle abarttı ki "sana aşkım diyebilir miyim" e kadar götürdü. ben de demesinde bir mahsur görmedim *.

telefonun sonunda yaşanan diyalog ise ayrı bir olaydı:

- neyse benim kapatmam lazım artık canım, bana son bir söz söyle intihar etmemem içiğn...
+ tekrar görüşürüz.
- aaa, oldu mu ama şimdi?
+ ne demeliydim?
- seni çok seviyorum aşkım demeliydiğğnn...
+ oldu...
bla bla...

en sonunda o cümleyi söyletemeyeceğini anlayınca, iyi bari görüşürüz diyip kapattı.

kızın ağlıyor oluşu sebebiyle keklendiğim düşüncesi aklımdan çıkıyor, zira bayağı iyi bir oyunculuk sergilemiş olur benimle 20 dk boyunca hiç fire vermeden kafa bulmayı başardıysa birileri.