bugün

çocuğun yaş sınırı bilmediğimden 10lu yaşların başında okuduğum kitapları söyleyeceğim. sunguroğlu serisi ve monte kristo kontu.
(bkz: monte kristo kontu)
Üç silahşörler ve Monte Kristo Kontu asla unutamam bu iki kitabı.
- pal sokağı çocukları. her sayfasında ayrı bir anı taşır. özeldir.
(bkz: küçük prens)
aslında belli bir noktadan sonra, büyükken okunan en müthiş kitaplar başlığına bile yakışabilir.
(bkz: macera adası)
(bkz: çocuk kalbi)
(bkz: yaşar ne yaşar ne yaşamaz)

9 yaşında okumuştum. küçücük bir çocukken bürokrasinin ne baş belası bir şey olduğunu anlamıştım.
(bkz: on beş yaşında bir kaptan)
(bkz: Jules Verne)

(bkz: sefiller)
(bkz: victor hugo)

iki kitabında şimdiki ahlaki sistemimin oluşmasında büyük etkisi var diye düşünüyorum.
gülten dayıoğlu - fadiş.
gülten dayıoğlu- ben büyüyünce.
(bkz: peggy sue)
(bkz: balonla 5 hafta)
mucizeler adasına yolculuk.
(bkz: kaf dağının esrarı)
(bkz: camkent)
bilim kurgu kitapları daha çok ilgi çekici gelirdi.
aslında geçen ay okuduğumda farkettim ki o zaman anlayamadığım ama şimdi ne kadar da güzelmiş dediğim kitap küçük prens'tir kendileri.
yaşlı adam ve deniz, şeker portakalı serisi.
cyclops.
küçük kadınlar. ilkokul 2'deyken okumuştum, hala hatırlarım o kitabın kapağını. kız kardeşlerin hepsinin yapacak işlerinin olması, bir tepeye oturup kitap okurken, örgü örerken ve resim yaparken hayallerini anlatmaları, babalarına para göndermek için jo'nun saçlarını kestirip satması ve sonunda babaları savaştan dönünce, hepsinin kötü alışkanlıklarından kurtulup onun istediği evlatlar olmaları benim hoşuma gitmişti.
tom sawyer çoçukluğumda okumayı sevdiren kitaptır.
(bkz: şeker portakalı)
(bkz: momo)
(bkz: iki şehrin hikayesi)
50 shades of gray.
küçük prens.
ışın çağı çocukları - gülten dayıoğlu
gülten dayıoğlu ve jules verne'nın kitaplarını ne okurdum, o zamanlar daha fazla kitap okumam da ayrı bi anektod.
iki fare ile bir tilki.
dört kardeştiler
yıldızları saymak.