nasıl müslüman oldum

harika bir anlatım ile,

http://habervaktim.com/videoizle.php?id=470

not: nasipsiz ne çok insan varmış, aslında belli islam yurdunda yasayıp islamdan habersiz abd agzı ile ona düşman olabilen şuursuz benim entry mi eksi manyagı yapsa ne çıkar, şuursuzlugunun daniskası oldugunu gösterir.

"de ki: ara!"

(bkz: aramaya inanmak)

edit: (bkz: avustralyalı bir gencin islam ı bulma hikayesi)

(bkz: sen hiç allah tarafından tehdit edildin mi)

genellikle su sekilde cevaplanmasi gereken soru.

- dogar dogmaz nufus cuzdanimda din hanesine islam yazdilar.
- anam, babam muslumandi, baska bir din gostermediler.
- din kulturu ve ahlak bilgisi dersleri aldik okulda. sureler ezberledik anlamini bilmeden.
- 5 vakit ezani dinledik her yerde.
- tarih dersinde turk - islam tarihi okuduk. turklerin islam'a nasil gectigine dair yalan bir tarih. kucuk yasta tarih bilincimizi islam'a oturttuk.

saka saka, hepiniz bilincli sectiniz islam'i.

(bkz: nasıl müslüman olduk)

Büyüklerimiz Ve Duyduğum kadarıyla Her bebek Müslüman doğar Derler..
Vede Bağzı Hocalar en azından bizm hocamız Duaların anlamlarıyla ezberlememizi istiyor hatta kitapçık bile dağıttı *

(bkz: how i met your god)

türkiye için genelde doğuştan müslüman bir aile içinde olmak ve yetişmekten kaynaklıdır, ama islam dini incelendiğinde böyle olmasının da kişi için güzel bir şey olduğu anlaşılır. önemli olan , kişinin büyünce de dinini hakkıyla öğrenmesi ve bilerek yaşamasıdır.

kocaman bir adım atarak ilerlendiğinde 'oldum/olduk' kısmı; nasıl cemaat/ümmet oldum/olduk şekline dönüşeceğinden, diretilen ve dayatılan noktaya dikkatle bakmamız gerekiyor. hükümetin sartsız islamcı yolda ilerlediğinden şüphemiz yok. tehlikeli nokta islam devleti kurma cabasında olanlar tarafından itildiğimiz cember.

şunu söylemek daha mantıklı olacaktır: istedikleri müslümana nasıl dönüştürülüyorum/dönüştürüldüm.

hadesten teharet ve necasetten teharet gibi insana din kültürü ve ahlak bilgisi derslerinde ne işim var ya benim sorularını sorduran bir geçmişten sonra, 15 yaşındayken annem bir kitap verdi ve bu kitabı baştan sona okuyup anlamamı istedi, türkçesini. daha sonra incil ve tevrat'a merak sardım. sonuçta hepsini okumak lazım ki en doğrusu neyse onu seçeyim. hatta budizm'e bile baktığım oldu. sonra oturup düşündüm. öncelikle allah var mı sorusunu sordum. sonuçta yoksa hiç birimize bir şey olmaz, ama varsa inananlar kurtulurken inanmayanlara yakıcı bir azap var yani mantık ve akıl sahibi birisi için inanmak en doğrusu. bu kainat ya da bu düzen kendi başına olamayacak kadar mükemmel düşüncesinden yola çıktım. kur'an'ı tam anlamıyla türkçesini okuyunca da bu kitabın 1400 yıl önce ve hatta bugün bile yazılamayacak derecede mükemmel olduğunu anladım. kural ve kaideleri düşündüm. çok okudum ve çok ama çok düşündüm. ne, neden, ne için diye sorguladım. yiyeceklerden domuzun, içeceklerden alkollü olanların, sosyal hayattan zinanın ve eğlence hayatından kumarın bizlere hz. adem ve havva'ya deneme olan yasak meyve gibi sırf bir deneme için yasak kılındığını kavradım. şu kısacık dünya'da bile, bir yerlere gelmek için bile bir sürü kural, kaideden geçerken, cennet için bunlardan sınanmanın adil olduğuna hükmettim. kadınlara baş örtüsünün olmadığını, şeyh, tarikat, mezhep ve benzerlerinden bizleri men ettiğini, allah'ın haram kılmadığını haram, helal kılmadığını helal kılamayacağımızı, ibadette namaz vardır rüku ve secde şeklinde ancak sırf şekilcilikten ziyade asıl hüşunun olması gerektiğini, bana zulmedene ancak misli kadar karşılık verebileceğimi ve bunun fazlasını yapmamın haram olduğunu, inanmayanlarla ancak onlar bana saldırırlarsa karşılık verebileceğimi, saldırmazlarsa onlara zarar vermeyip, adil davranmam gerektiğini okuyup, görünce anladımki ben müslüman olmalıyım. din ile alakalı tek rehberim kur'an, kör ve akılsızdır daha ötesini/başkasını arayan. sonuçta, bir insanın her şey olabilme ihtimali var ancak tek kesinlik öleceği gerçeği.

ömür dediğin bir geliş bir de dönüşten ibaret
rızık dediğin bir kap bir de aştan ibaret
mezar dediğin 2 metre bir de taştan ibaret
servet, evlat, aile bir aldanıştan ibaret...

müslümanın kendi dinini ve imanını sorgulaması, gözden geçirmesidir. sonuçta kişi ya iman tazeler, ya da dinsiz olur. ama her iki şekilde de aklını ve mantığını kullanmış olur.

dolaysı ile bu güzel bir sorudur ve kişi bunu sık sık kendine sormalıdır. allah kendine bilinçli olarak yönelenleri sever. kullarının dıştan gelen bir şartlandırmayla değil, içten gelen bir sevgiyle kendine yanaşmasını ister. ve allah tabi ki kulu ile arasına giren mürşidlerin, şeyhlerin ve bilimum meczupların aradan çıkartılmasın ister. nasıl müslüman olduğunu idrak eden bir kişi, yani tarikatların sözde ilim ehline itibar etmeyen kişi allahın bu isteğine de icabet etmiş olur.

(bkz: Müslüman olunmaz müslüman doğulur()

kendi durumunu aktaran bir yabancı, sabırla dinleyiniz;

http://www.dailymotion.co...al-musluman-ola_lifestyle

abi müslüman olmuşsunuz ama insan olamamışsınız, diye söylenmesi gereken insan topluluğu...

Kişi 10 yaşına kadar müslümandır. Daha sonradan dinini değiştirir.
(bkz: Nasıl müslüman olurum)

tanım:kişinin seçtiği yolu nasıl saçtiğine dair anlatacağı hikayenin soru cümlesi.
Genelde aileden gelir böyle durumlar,Müslüman,Hristiyan,Yahudi,Budist v.s bunların hepsi doğduğunda senin için verilmiş tercihlerdir.Sonra olay değişir,sorgulamaya başlarsın.sorgulama ilk dinozor kemiği görmenle başlar "neden" dersin,sonra mantık aramaya başlarsın "madem bir yaradan(akıllı tasarım,tanrı,allah neyse işte)var "dersin "neden yoketmiş beğenmemiş mi" dersin,kimse cevap veremez "aklımız ermez öle şeylere o bilir "derler sonra "madem ermez bize niye akıl vermiş" dersin s.git şirk mi koşcan derler ilk yaz da yazdırılar seni kuran kurslarına 3-4 sene yazları devam eder bu döngü 2-3 defa hatim edersin,edersin de anlamazsın ne yazdığını okuduğun arapçada sonra gavur dediklerinle arandaki farkı fark edersin ve ortaklığı teknik olarak aynı şeye tapmaktasındır,onların kitaplarını da okursun (misyonerler beleşe dağıtıyor)aslında baya benzedikleini farkedersin,sonra biyoloji derslerinde tanışırsın ilk evrim kelimesiyle,üstünden ışık hızıyla geçmeleri dikkatini çeker bir anda,evrim teorisi işte derler anlatırken;evrim kuramı demezler zaten evrim kuramına;teori derler bilirler aslında evrim ve evrim teorisinin farklı olduğunu ama müslümanlardır işte günahtır bilimin ölesi.Merak edersin tekrardan evrim ne ki bu kadar koşarak uzaklaştık die ve Dawkinsi bulursun,darwini bulursun ipi takip ettikçe bu sefer onların yayınladıklarını okursun,mantıklıdır olasıdır dersin ve o senin kırılma noktandır.Sonra sorarsın ben nasıl müslüman oldum ki?
Öle de bi hikayedir işte bu?

(bkz: bildiğin gibi değil)

(bkz: otuz bin kadınla nasıl birlikte oldum)*
(bkz: şahan gökbakar)

insani kendisiyle baş başa birakan soru. Japonya da dogsam şintoist olacaktim, türkiye de dogdum müslüman oldum. Çoğu müslümanın cevabi da budur sanirim. Yaniliyorsam duzeltin.

din zaten bir seçim değil refleksin ürünü, bir bireysel tutum da değil toplumsal altyapı, bir nevi kültür. bu yüzden dindarların bir seçimi de olamaz, bu tamamen gelenekçi etkinin çocukta vücut bulması, bir nevi bayrak taşır gibi din taşımak.

hal böyle olunca din bir fikir barındırmaz.

dindarların fikirleri de olamaz.

bu tamamen refleks. bide bunlar ben akılla dini seçtim islam süper demiyor mu?

gülemiyorum bile. kaslarım reddediyor.

sabah akşam araştırdım, bütün dinleri okudum, derin analizler yaptım, üç büyük dinin de ibadet hanelerine gidip din adamlarıyla tartıştım ve oldum.

şaka şaka babam annam bu doğru dedi ve aldım. ( müslüman temsili)