bugün

tek fabrika çıkışlı misal hepsi birbirine benzeyen genç kızların oluşmasına sebebiyet veren eylem. ***
zaten var olan güzeli belirginleştirmek yerine tamamen başkalaşmak için kullanılıyor artık.
kendi doğal güzelliğine güvenememe sonucunda özgüven eksikliğine sebep olan ve istenmeyen duygu vede hislerin bertaraf edilmesi amacı ile yapılan (kaba bir tabir ile) bir yüz boyama olayıdır.
(bkz: kendini bozup yeniden yapmak)
kadın pasta cilası ile kaportayı yenilemek. * *
(bkz: rimel surerken agzini acan kadinlar)
ufak kusurları örtüp, güzelliklikleri vurgulama sanatıdır.
kişinin kendine olan güvensizliğini örtmeye çalışması değil güzelliğini farklı şekillerde sergilemesidir.

hatun eğer makyaj yapmayı bilmiyorsa yukarıdaki entrylerdeki söylenen geçerlidir; sen tutup da kahverengi tonunda makyaj yaparken kırmızı ruj sürersen ya da üstüne pembe renk giysiler giyip siyah makyaj yaparsan eyvallah ama bu demek değildir ki makyaj her hatunu mahvediyor. giysilerine uygun ve düzgün makyaj yapan kadınların da aynı sınıfa dahil edilmemesi gerekir..

ayrıca yıllar hatta asırlar önce bile makyaj vardı yeryüzünde. ha amaç farklıydı belki, belki gelenekler gereği yapılıyordu veya belli kesimler için yapılıyordu makyaj ama kesinlikle çirkinliğini örtmek için değildi. * *
(bkz: glam rock)
sadece olduğundan daha güzel görünme amaçlı yapılmayan eylem. öyle ki kişinin yüzü solgundur, çalıştığı iş bakımlı,pırıl pırıl görünmesini gerektiriyordur hafif bir makyajla* bunu gerçekleştirir.
kimi kadınlarca mutlaka birisi için gerçekleştirildiği söylenen edim.

(bkz: makyaj yaparken aglamak/#3966084)
yeteneksiz ellerde kaş yaparken göz çıkarmak deyimine dönüştürülecek eylemdir. o da olmadı şahıs boya küpüne düşmüş gibi bir hale bürünür yakışıksızdır. oysa ki yetenekli ellerde tam bir sanat eseridir bakılasıdır. yapmayı bilmek , sergilemeyi öğrenmek gerekir.

(bkz: güzele bakmak sevaptır)
dişilerin hiçbir zaman vazgeçmelerini istemediğim uğraşlarıdır.
"kusuru kapatmak ve az kusurlu bölgeleri belirginleştirmek" olmalıdır amacı.
kimse "makyaj sevmem" zart zurt demesin, bayıla bayıla baktığınız kızların çoğu eşşek gibi makyaj yapıyor, maharetleri sadece belli olmayacak kadar ustalıkla yapmaları. yani kastettiğim, gözkapağına siyah, göz altına beyaz farı abartıp pandaya dönenler, fondöten niyetine yüzünde çamur katmanı ya da maskara yerine kirpiklerinde bir kilo topak taşıyanlar değil.
doğal olmak adına karşıma hortlak gibi çıkan birine "e ama doğal" diye artı puan vermem; erkek de olsam, kadın da.
dozunda olmak kaydıyla hoştur ve yapılasıdır.
eylemi yapan hatun kişi ise izlemesi son derece keyifli olan eylemdir. çok abarmayın, yeni makyaj yapmış bi hatunla işi pişirmek için çok dil dökmek gerekir.
(bkz: tecrübeyle sabit)
makyaj, çirkinleri kapatıp güzel çizgiler oluşturmaktır. hatta bazen güzellerin güzelliklerini kapatıp daha güzel çizgilerle harmanladığı bir nevi sanattır. ama sanatı sanatçılar yapmalıdır, herkes değil...
şöyle izah edeyim: kalem çekmek, ruj sürmek makyaj sayılmayacak kadar saftırlar. çünkü onlar var olan göz güzelliğine hat çeken ve güzel dudakları sağlıklı gösteren eylemlerdir düzgün yapıldığı zaman. fakat makyaj öyle bir şeydir ki kişi ne kadar güzel olursa olsun vücuttan arındırıldığı zaman kişiyi canavar kadar çirkin gösterebilecek, kendine özgü renkli ve çizgisel dünyasını bize bağımlı kıldırandır.
güzel görünmek, evet bu durum kadın ve erkek her insan için karşıdakine saygı duymaktır. ve sevdiceğe güzel görünmek, ona verdiğin değerin emeğe nasıl dönüştüğünü kanıtlamaktır. ama bu işi makyaj üstlenirse bir gün o yarenle aynı yatağa girilip ertesi gün renksiz, makyajsız, sade yüzde uyanıldığında yarenini hayalkırıklığına uğrattığınız andır.
ben bir kadın olarak bir kadına ne kadar alıcı gözüyle bakarsam bakayım bu işi bir erkek kadar iyi yapamam elbet. ama kendi denemelerim bile şunu gösteriyor ki catherine zeta jones bile makyajını yapmamayı geçtim, hafif yaptığında birden bize ne kadar da çirkin görünüyor! halbuki o ve onun gibi nice kadın bizlere 1000 basar güzellikte! ama o güzel hatlar sahte çizgilenmelerle ve sahte renklerle daha mitolojik bir hale öyle bir getiriliyor ki, alıştığımız o büyü surattan kalktığı an, altta yatan ulvi güzelliği fark edemiyoruz...
sokakta milli makyajla dolaşıp laf yememeyi, yem gözüyle görülmemeyi bekleyen kadınlarımıza şimdi de lafım: peki onca makyajı ne için yapıyorsun? sahte çizgiler ve duvarlardan arınıp insana benzediğin an, yem gözüyle görülmeyeceksin inan...
şimdi de en önemli şeyi söylemek istiyorum: insanın içinden tenine, teninden de muhabbet veya ilişki içinde bulunduğun diğer kişilere bir sıcaklık aktarılır günün her anı. peki siz bu sıcaklık akışına makyajla tenin üzerinden bir duvar çektiğinizde ortamın ne kadar soğuduğunu hissedemiyor musunuz? o huzur ve sakinlik yok oluyor sanki insanlar arasındaki sıcak sohbetler sırasında ortaya çıkan... makyaj yapmak bunca lafın ardından, eldivenli ellerle sevişmek gibidir, sahte ve engelli...
yapacak milyon aktivite var makyaj malzemesi seçmek, almak ve uygulamak zamanında yapılabilecek: bilardo, bowling, tenis, voleybol, dans, hatta canı çeken için ralli... hatta belki biraz becerikli olursunuz!... ve saf teninizden yansıyan güzel ışığı insanlardan esirgememiş olursunuz...........
anlatacaklarım bitti, dağılın şimdi.
sanattır.
Zaman kaybıdır. Aynada sürekli kendine bakmayı ve uğraş ister.
güzel olmakla komik olmak arasında çok ince bir çizgisi vardır.
evden çıkmadan önce hazırlanma faslının en sevdiğim kısmıdır. iki dakikada üstünü giyinir çantasını hazırlar insan ama makyajı uzatır, yapmak keyiflidir çünkü. aceleye gelmez. hafif olacak bide. boya küpüne dönmeyeceksin palyaço gibi.

edit: sözlükte palyaço var.
doğal güzel olan kızlarımızın yersiz bir ısrarla süslenmeleridir. bir de bülent ersoy modeli vardır ki akıllara zarar.
kadınların kendilerini daha iyi hissetmesine sebep olan eylemdir.
doğru uygulandığı zaman harikalar yaratır.
çok abartıldığı zaman palyaçolara çevirir.

az ve doğru şekilde uygulamak gerekir.
insanı rezil de vezir de edebilen bir hadisedir.*
abartmamak şartıyla(badana yapmadan) iyi hissetiriyorsa yapılabilir. yalnız bu makyaj olayı çok küçük yaşlara kadar düştü. 14 yaşındaki bir kız çocuğu niye makyaj yaparki?
geçen biriyle konuşuyorum kızı üniversite öğrencisi sandım. daha 8. sınıftaymış. yazık ya valla.
bir dişiyi rezil de edebilir vezir de.
(bkz: kadının makyajı erkeğin traşı)
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar