bugün

bahsi geçen değişim iyi yönlü ise amaçsız bir kelime öbeğidir...

çünkü asla kimseyi değiştiğinize inandıramazsınız.
insanlar birini nasıl tanıdılarsa nasıl bildilerse o şekilde kalır zihinlerde ve değiştiği hiç bir zamanlar görülmez.

(bkz: kime göre neye göre)
(bkz: huylu huyundan vazgeçmez)
(bkz: değişmeyen tek şey değişimdir)
ben değiştim ama insanlar alışamadı bu sefer,çünkü beni öyle sevmişlerdi.
kimine göre kendini kandırmak, kimine göre kendini hazırlamak dır bu söz.
aldatma durumunun sonrasında sevgilinize tekrar kendinizi kabul ettirmek için söylenen yalandır.
+sana güvenmiyorum...
-gözüm senden başkasını görmüyor.
+geçen sefer de aynısını söylüyordun.
-ben değiştim ama *
(bkz: tarnally)
sevdiğim adam öldüğü gün yani bugün tam bir ay önceden beri değiştim.

gözlerimizin önünde ilginç bir yaşam sürdürdü.
anlattı, dinledi, güldürdü.
ölümü hiç düşünmüyorduk;
düşündürdü.
ö.asaf
unutulamayan eski sevgiliye söylenebilmesi muhtemel ve sağlam kanıtlar gerektiren bir yalandır.
sen değişirsen herkes değişir...daha doğrusu sana değişik gelir, değişik pencerelerden bakarsın her şeye. bak aklıma selçuk erdem karikatürü geldi.
(img:#37324) *
doğruluğu yüzde yüz olan söz. *
(bkz: görürsem söylerim)
(bkz: hadi ordan)
yalandır yalan.
"....ben değiştim biliyorum hem sakal bıraktım
soğuk gözlerinde buğulanmıştı ölsen tanıyamazdın
hatta ricardo bile hani vatansız ricardo
burnumun dibinden geçti geçen gün beni tanıyamadı
oysa au vieux châtelet'de akşam sabah beraberdik
üçümüz viyana kahvesi ve sıcak rom içerdik
üstelik o krapfen severdi güzel olurmuş rivayet
neden ve nasıl sevdiğini anlayamadım gitti...."

(bkz: atilla ilhan - kaptan)
can yücel'in biraz değiştim şiirini anımsatır.

--spoiler--
Biraz değiştim,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar...
Değiştim,
Unutamadığım sözlerinin arasında sıkışıyorum,
Bir yanım kendimi kolluyor bir yanım seni
Ben benimle savaşıyorum,
Seninle değil!
Sonucu kılıcı kuşananından belli olan bir savaşın
Ne kazanabileni ne de kaybedeniyim,
Sorun değil!

Elbet alışırım,
Biraz alıştım,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Alıştım,
Varlığını istemediğim tüm eksik yanlarıma,
Ve çokluğunu da yokluğunu da istemediğim bu iki arada bir derede duyguya alışıyorum,
Bir yanım bırak diyor bir yanım-ma,
Kesin değil!

Henüz tanıştım,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Tanıdığımı sandığım bana daha da yakınım artık,
Duvarlara anlatırken öğrendiklerim kendi hakkımda,
Ve aynalara ağlarken gördüklerim kendi tarafımda...
Bir yanım memnun oldum diyor, bir yanım tanıyamadım daha,
Samimi değil!

Bir hayli kırıldım,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Canıma batan her halin felç gibi indi bedenime,
Gözlerimden tut da ciğerime kadar kırgınım!
Aslında ne sana, ne olanlara...
Kendime kırgınım...
Maziye hiç değil, an'a kırgınım.
Anlatamadığım, anlayamadığım masalların bana yaptıklarına,
Dinlediğim şarkılarda bana seni anlatan şarkıcılara,
Beni anlamadığın kelimelerin bana her şeyi anlatıyor gibi geliyor oluşlarına...
Bir hayli kırgınım...
Beni ben kırdım oysa,
iyi değil!

Galiba yoruldum,
Her şey kadar, herkes kadar, sen kadar,
Kendime kalbimi kanıtlamaktan,
Ve kanıtladığıma kendimi inandırmaktan,
Ve dahası kocaman bir sahada tek başına koşmaktan yoruldum..
--spoiler--
ben değiştim dendikten sonra artık kumar yok, artık içki yok, artık evimin adamı olacağım gibi söylenmesi muhtemel laflar da vardır.

(bkz: karı koca kavgaları)
(bkz: çocuklarıda alıp annemin evine yerleşicem)
insanın büyüdükçe alacağı haller sonucunda söylediği cümledir.
Tarihin yapisokumu adlı bir kitaba başladım biraz önce. Bir kitap insanı değiştirir mi bilmem lakin kitap okumaya hazır hale gelmek yani kitabi anlamaya başlamak okuduğundan zevk almak değişim için yeterli bence. insan bir kitap okur hayatı kararır başka bir kitap okur zihni açılır ve tüm dertlerini unutuverir. Sanki ilk defa yabancı bir ülkeye gitmiş gibi bir huzur. Her kitap bir seyahattir benim için. Bazısı bildiğim yerlere götürür bazısı ise hiç bilmediğim koylarda dolastirir.

Henüz kimsenin ulaşmadığı yerlere götüren kitaplar da okudum ben. Ya da herkesin ulaştım sanıp hiç de gittiği yeri tam olarak tanımadığı yerlerdi oralar. Sonra gerçek mutluluğun devrimcilik değil metodoloji olduğuna karar verdim. Artık ben değiştim. Belki eskisi gibi dans kursuna yazılmak ve piyano çalmak gibi arzularm yok ama başka türden zevkler edindim. Rindlerin hayatına özgü hayatım olmayacak mesela.

Çevremdeki herkes altına yatirim yapmak istiyor. Ben bunu da istemiyorum. Ben farklı olmak istemiyorum. Sadece az şeyle mutlu olmayı öğrendim. Bakarsınız bir tuşlu telefon alır ve ansiklopedi okurum.

Her günüm sen şakrak olmasa bile buhranlar da yaşamam sanırım artık. Ben değiştim işte.
Büyük bir yalan cümlesi.
(bkz: aferin)
görsel
Hayat denilen yolda ilerlemenin getirisi olan bir söz...

Zamanın ellerinde, paramparça olan kalbimle...

Ben değiştim,
Üzülerek,
Aldatılarak,
Parçalanarak...

Umutsuz duraklarda, bekleyerek yarınları...
kimse değişmez, yalan.

ana caddenin sağ ve solunda birkaç dar ve tek yön olan sokaklar var. kamyon, otomobil, otobüs, minibüs. hepsi de bir sokağa giriyor.. ve o dar sokaklarda ilerledikçe geri dönülemez oluyor ve git gide daha da o yolun içinde kayboluyorlar.

şimdi bu olayı insanlara transfer edelim. belli bir yapıya sahip kişi, yıllar geçtikçe o yönde daha da mayalanır ve yoğunlaşır. daha da keskinleşir o yapısı. hayatta aldığı ilk ilhamın üzerine inşa edilir bir ömür kişiliği ve hayata bakışı. her yaşadığı olayı ve edindiği tecrübeyi o bakış açısına göre yargılar ve sindirir.