bugün

28 yaşında hala okumak yanında bir hiçtir. sonra bıçaklıyorlar bunları.
bunu yapan kişi örgün üniversite kazanamamış ve aöf'de okuyor da olabilir. gördüğünüz gibi bu çok anormal bir şey değil.
eğer kpss içinse anlaşılamayan durumdur. dikkat edilirse dershanelerdeki bir iki hoca dışındaki hocalar hep gençtir. çünkü gençler daha düşük maaşlarla çalışırlar. kendisi kpssden iyi bir puan alıp kamuya giremeyenler kendi geleceklerinin kaygısı içerisindeyken sizi nasıl kazandıracaklardır merak konusu.
yaşıtların iş güç sahibi olmuşken, senin liselilerle aynı havayı soluman.. çok acıklı.
öğrenmenin yaşı olmazmış. ama yaşının getirdiği dezavantajlara da mazur kalmak zorun da olabiliyorsun.
23 yaşında gitmekte ayrı bi zevkli.
tus dershanesine kayıt olmuş tıp öğrencisinin gerçekleştirdiği eylem. sbs, lgs-lys, kpss dershanelerinden sonra şimdi de tus* dershaneleri türemiştir. herkese geçmiş olsun.
çoğu kişinin üniversiteyi bitirdiği ya da bitirme noktasına geldiği bir yaşta dershaneye gitmekle ve sınava hazırlanmakla uğraşan kişidir. ilk bakışta ''ne mal lan kaç senedir kazanamıyor'' diye düşünülebilir. ancak durum tamamen böyle değildir. istediği bölümü kazanmak için 3 kez sınava hazırlanan ve dershaneye giden insanlar var bu kişilere saygı duymak gerekir. bir de babasının zoruyla dershaneye giden, bir kez olsun kazanamayan ve hayattan beklentisi olmayan insanlar da var bunlara saygı duymasanız da olur.
(bkz: tusdata)
fem'in eğitim sistemine sıçmasının ayrı bir göstergesidir, onlardan önce kpss dershanesi mi vardı? hayır. ki yetmemiş gibi uzantıları abd'de sat için dershaneler açıyorlar. içine etmedikleri bir sat kalmıştı.
kişiden kişiye durumdan duruma değişecek hadisedir. şimdi bilmem kaçıncı kez öss'ye gireceksen ayrı kpss'ye gireceksen ayrı başka bir haltsa da ayrıdır. değerlendirelim:

1) öss'ye hazırlanmak: mezun grubundan girsen de orada da 18-20 yaş arası insanlar mevcuttur (hatta 20 2-3 tane varsa vardır). bu durumda sınıftaki diğer elemanlarla yaş farkından dolayı iletişim kopuklukları yaşarsın kendini ezik hissedersin. aslında bu ezilip büzülmelere hiç gerek yoktur. dersini dinleyip gitmen en hayırlısı en cicisidir. sonuçta dişini sıkacağın 1 sene (ana baba öğretmen mod)

2) kpss'ye hazırlanmak: hiç bir fikrim yok daha denemedim. deneyince yazarım.

özetle utanılacak sıkılacak bişey yoktur dışarda bir ton aylak adam çay ocağı meyhane vs vs takılırken azim edip dersaneye gitmenin ne utanılacak ne de çekinilecek yanı vardır. ama çok da artizlik yapmayın diğer çocuklara
22 yaşında evde oturup,işsiz aylak aylak dolanmaktan çok daha iyi bir girişimdir.. takdir bile edilir..
normaldir bir süre sonra kendiside alışır.
dersanede öğretmen olmaktır. mezun olduktan sonraki ilk ya da ikinci yıl olduğu için zevklidir.
üniversiteye hazırlık için de gidilebilir. genç insan. sanki 62 yaşındaymış gibi muamele görmesi abes.
Türkiyede garip karşılanmayacak durumdur.
kpss hazırlık için gidilebilir.
(bkz: tus)
(bkz: dershaneden mezun olmayı ümit etmek)
dershane ortamını sevmiş olan insandır.
(bkz: 26 yaşında alese girmek)
eğer ikinci üniversiteniz içinse çok da rahatsız edici olmayabilir. bazı hocalarla kanka modunda takılmanıza bile yol açar kimi zaman.
(bkz: 32 yaşında üniversiteye başlamak)
(bkz: beyin bedava)
(bkz: hayat zor)