bugün

entry'ler (342)

fatma tunaboylu

geçen gün durduk yere aklıma düşmüş merhume. öylesine bir muhabbet esnasında kendisinin bir derste 84 kez* dediği gibi "ivet" demiş bulundum. bazı insanlar gitse de etkileri kalıyor işte. aklımda alan bir kaç sözü;

"fatih sizin yaşınızdayken istanbul'u fethetti, siz daha kimyayı fethedemediniz!"

"trene bakar gibi saate bakıp durmayın. alın işte siz saate baktıkça zaman geçmiyor. zaman durdu şu anda, ivet. karardı her yer."

"yemeği kaynatınca ne olur? özü gider. siz de dersi kanata kaynata özünü kaybettiniz, dersin özü kalmadı."

boğa burcu erkeği

bu adamları dış görünüşlerine bakarak bile tanıyabiliyorum artık. genellikle ince uzun parmakları oluyor mesela. yine genel olarak güzel gülüyorlar. diğer insanlardan farklı bakıyorlar; insanın içine işleyen bir bakışları var. karşı cinse mesafeliler, herkese yavşayan tiplerden değiller. herkese karşı yardımseverler, kişi ayırt etmeksizin ellerinden gelen her türlü yardımda bulunurlar. birinden hoşlandıysa dışarıdan biri bakarak bunu anlayamaz, anlamak için hoşlandığı kişinin de çok dikkatli bakması gerekli. birlikte olduğu kişiyi severse o kişi için her şeyi yapabilir fakat bir süre sonra aşırı sahiplendikleri için karşı cinsi bayabilirler. çevresinde bir adet oğlak dişisi varsa dikkatlice gözlemleyin, aralarında ilk andan itibaren bir çekim hissedeceksiniz. bu çekim öyle kahkahalar atarak gülmek gibi olmaz ama asla. sıcakkanlı boğa ile nemrut oğlağın ikisinin de yüzlerinde mahçup bir gülümseme olur, birbirlerine asılmazlar fakat uzak da duramazlar pek. öyle bir şey ki aylarca "tamam fena değil de niye durduk yere etkileniyorum bu adamdan, öyle yakışıklı da sayılmaz." şeklinde düşünen oğlak aylar sonra bu kişinin bir boğa erkeği olduğu öğrenip "biliyodum lannn" nidalarıyla dolaşabilir.

aslında bunu önceden de yazmıştım, bir sürü kişi de tekrar yazmıştır fakat tekrar söylemek zorundayım. sevdiği kişi için canını verebilecekken sevmediği biri için kılını kıpırdatmaz. * "ne yapmamı istiyosun söyle? öl de öleyim kabul, ne istiyosun benden daha fazla? daha nasıl gösterebilirim sevgimi?"

her şeyi unuturlar fakat söylediklerinizi asla unutmazlar. ilişkinin başında "unutur zamanla nasılsa yeaaa" diyerek saçmalamayın, 10 sene sonra ısıtıp ısıtıp önünüze koyabilirler.

aile her şeyden önce gelir. eğer sizinle evlilik hayalleri kurduysa bilin ki siz de artık onun ailesisiniz ve o günden sonra aldatmadığınız sürece bu değişmez.

seviyorsa başkasına bakmaz. başka birinin ismi geçiyorsa %99.99999 sizi kıskandırmak içindir. beğendikleri tip diğer erkekler gibi olmaz genellikle. benim tanıdıklarımdan bir tanesi hafif balıketli, kısa boylu (160-165), göğüsleri aşırı büyük olmayan hatunlardan hoşlanıyordu mesela. *
dürüsttürler, kolay kolay yalan söylemezler fakat (fil hafızalı biriyseniz) bazen çok iyi gizledikleri yalanlarını bulursunuz. söylediğinizde inatla inkar eder, asla kabul etmez. bazen de söylediği şeyler arasında tutarsızlıklar olur, yalan söyledikleri için değil öyle hatırladıkları için olur bu. mesela çocukluğundan bahsedecek; bir anlatışında "anaokulunda düşüp kolumu kırmıştım." dediyse bu olay başka bir anlatışında ilkokul 3'te olabilir, doğaldır, alışın.

kıskançtır, kıskançtır, kıskançtır. her an nerede, kiminle, ne yaptığınızı bilmek isterler. çevrenizde erkek sineğe bile tahammülleri olmaz, kendi kız arkadaşları onlara asla yan gözle bakmaz ama!!

bir olay mı oldu, hemen en kötü senaryoyu yazarlar. örneğin tatile arkadaşlarınızla mı gideceksiniz, onlara göre kesin gece bara gidip delicesine içeceksiniz ve birileri sizi kaçırıp tecavüz edip öldürecek! ayağınız kayıp yere mi düştünüz? geçmiş olsun, kesin en az 5 kemiğiniz kırılmıştır ve beyin sarsıntısı geçiriyorsunuzdur!

bir şeye kafayı taktıysalar en az 100 kez "ne oldu?" diye sormadan cevabı alamazsınız, sabır gerektirirler.

kıskançlıktan bazen kafayı yiyebilirler.
- sence bu çocuk yakışıklı mı?
+ hayır.

normalde bu konuşma böylece bitmeli değil mi? yok 5 saat çocuğun yakışıklı olmadığına ikna etmelisiniz.

-kime baktın öyle??!!!
+ha kim?
-niye bakıyosun o çocuğa ya? benim yanımda yapma bari!!!
+noluyo leynnn

evet kızımız kimseye bakmamıştır fakat beyefendi öyle sanmıştır, 10 saat tartışırlar ve sonunda kız küsene kadar da inanmaz kızın kimseye bakmadığına.

yemek yemeyi severler, bir çeşit hobidir bu onlar için.

sevişme konusunda gerçekten ateşli olurlar fakat sevmediği kişiyle kolay kolay beraber olmaz. sevdiği kişiyle sevişiyorsa buna bir ibadet gibi yaklaşır, karşısındakini mutlu etmek için elinden geleni yapar.

genel olarak iyidir, hoştur, paranoyak oldukları zamanlar hariç yere sağlam basarlar.

türkiye de kar yağışı

itüde önce sabah dersimin hoca tarafından iptal edilmesine, ardından başka bir hoca tarafından akşam olan vizemin ertelenmesine neden olmuş kar yağışıdır. beşiktaş taraflarında öğlen saatleri dolu yağdığı da olmuştur.

can bonomo

kendisini pek dinlemesem de kara isimli şarkısıyla takdirlerimi ve saygımı almış olan şarkıcı. ne içten sözler onlar öyle?

ankara soğuğu

6 yıl ankara'da kalmış biri olarak rahatlıkla söyleyebilirim ki abartıldığı kadar soğuk değildir. nedense hayatının tamamını ankara'da geçiren kardeşlerimiz sürekli ne kadar soğuk olduğundan bahseder. kalın bir kaban, atkı, bere ve eldivenle gayet rahatlıkla bütün kışı atlatabilirsiniz. (kışın 10'da 9'unda bere kullanmazdım bile.) ha ama "gece çok soğuuuuk" diyorsan da gece 12'den sonra türkiye'nin heryerinde bi tarafların buz keser, ankara'ya özgü bir durum değil bu maalesef.

yürek

darmaduman albümünün muhtemelen en kaliteli parçası, hatta duman'ın en iyilerinden. replay'e basmaktan usanmıyor insan, mutluysan daha mutlu eder üzgünsen bitirir adamı.

ölene dek, mezara dek yüreğim yanıyor.

bakire olmayan kızla evleneceklere tavsiyeler

bazı yazarlar gibi kadının sahibi olduğunuzu düşünmeyin. hatta mümkünse asla bir kadının sahibi olduğunuzu düşünmeyin. evleniyor musunuz kendinize köle mi alıyorsunuz belli değil!

uzak mesafe ilişkisi

sürekli yürümüyor denen ilişki türü. iyi kötü 3yıllık bir beraberlikten sonra haftaya içinde olacağım fakat umudum yok değil. şimdiye kadar karşılaştığım bazıları,

*10 yıllık uzak ilişki sonunda erkek nedensizce ayrıldı, 1 yıl sonra kendisinden 10 yaş küçük bir kızla evlendi, evliliğin daha ilk yılında tekrar eski sevgilisine ulaşmaya çalıştı.

#6-7 yıllık uzaklık ve 3-4 sene aynı evde yaşamanın sonunda erkeğin kızı dövmesiyle bitti.

+7 yıllık uzak bi iliskiden sonra seneye evleniyorlar:)

%2 yılın sonunda erkek kızı aldattı, ayrıldılar ve erkeğin şizofren olduğu ortaya çıktı.

&liseyi birlikte okuyup üniversitede farklı şehirleri kazanmış bir çift (kız 7sene tıp okudu) seneye evlenecekler.

$ 5-6 yıllık ilişkide birbirlerini yılda 1-2 kez görebilen çift seneye evlilik planlari yapıyor.

bazıları başarıyor, umarım onlardan olurum ben de.

edit: 4 yılı devirmiş ilişkim uzak mesafelere dün itibariyle yenik düştü. geçmiş olsun bana.

sözlük yazarlarının itirafları

bugün metrodan inerken bi kıza çok güzel olduğunu söyledim, şaşırdı ve uzatmadan gittim yanından. çok güzeldi be sözlük, yeniden görmek için her şeyi yapardım. en azından içimde kalmadı, söyledim bu sefer.

34 beden

160 boyunda kadınların çıkıp da "34 bedenim, tahta gibiyim" şeklinde serzenişlerine malzeme olan beden.

165 üstü hatunlar için çok zayıf olmak anlamına gelse de 160 civari için son derece normaldir ve ortalama olarak bu boydaki kadınlar 45-48 kilo civarıysa minyon ama orantılı birer 34 beden olurlar.
ayrıca ülkemiz mağazalarında genellikle 34 beden kıyafetler 36-38 arası bir kalıptadır, kendinizi kandırmayın.

param var eşim çalışmasın mantığı

bir türlü anlam veremediğim mantık. hadi erkek karısına değer veriyor ve rahat etmesini istiyor diyelim ama bir kadın bunu nasıl kabul eder? çevremde 45 yaş üstü calismayan kadınların neredeyse yarısı "elimde bir mesleğim olsa boşanırdım" diyor. tabi ki birileri çıkıp da "boşanmak için evlenmiyoruz sonuçta" diyebilir fakat bunun hastalığı, ölümü, işten çıkarılma riski de var. her şeyden önce bu bana göre insanın kendisine saygısıdır, insana güven verir. ikinci olarak da kadın eve kapanmamış olur. ev hanımları maalesef birçok konuda eşlerine bağlıyken çalışan bir kadın yeri geldiğinde "senin kadar ben de bu eve katkı yapıyorum" diyebilir. isterse adam milyoner olsun yine de kadın çalışmalı.

lys 2013

fizik; nerede saçma sapan önemsenmeyen konu varsa oradan 15e yakın öncüllü soru vardı. yıldızlardan yıldızsılara, çekirdek kuvvetlerine vs. çalışmayan aklımı ne yapsam bilemedim.

kimya; genel olarak basitti fakat organikte ara tepkimeyi sormak kimin aklına geldiyse helal olsun, o kadar kitap çözdüm bi tane bile mi denk gelmez böyle soru. ayrıca bi sorunun %100 yanlış olduğuna inansam da muhtemelen iptal edilmeyecek olması sinir bozucu.

biyoloji; söyleyecek hiçbir şey yok, sbs ayarındaydı.

lys 2013

kol gibi giren sınavdır. ygs'de 2500. olmuştum ve son haftaki dershane denemelerimde 75-80 arası netler çıkardım hep. sinava giderken o kadar rahattım ki anlatamam, babamla "en kötü trakya tıp yazarım ehehe" diye muhabbet ediyorduk ve ben şu anda trakya tıp için dua eder durumdayım. matematikten 13boş, geometriden 2 boşum var ve matematikte 3soru salladım. sınav sırasında 40. soruya kadar rahattım, bir sürü boş vardı ama yaparım diye düşünüyordum. fakat saate baktığımda 25 dakikayı görünce elim ayağım titremeye başladı, hiçbir şey yapamaz oldum ve süre bitti. geometri sınavında bu sefer tam tersi gerçekten rahattım, nasılsa kazanamayacagım diye rahat rahat çözdüm, arada çıkmak istedigimde zorla oturdum fakat önceki heyecandan midemin deli gibi bulanmasına rağmen yine de iyiydi. sınavdan çıkınca ise defalarca kustum, ruh gibi gezdim saatlerce, arkadaşlarımın da benzer olduğunu görüp rahatladım biraz fakat tüm ümidimi kaybetmis durumdayım. muhendislik hayalinden vazgecip edebiyat çalışmayı düşünüyorum, o kadar rezil haldeyim. matematikten sonra fende ufak eksikleri kapatırım kolay diyordum ama içimden gelmiyor. herkese geçmiş olsun ve matematikten 40net üstü yapan herkesi tebrik ediyorum.

sloane stephens

avustralya açık 2013te çeyrek finalde idolü olan serena williams'ın rakibi olmuş umut vaadeden genç, sempatik oyuncu. umarım bundan 10 sene sonra buralar entry dolar:)

sözlük yazarlarının garip fobileri

Müzelerde canlandırma amaçlı kullanılan modeller, hani eski kıyafetler filan giydirilir ya...özelikle edirnede yıldırım bayezid külliyesindekiler... Gece uyuyamıyorum, rüyalarıma giriyolar lan

potanın perileri

varligini bile unutmusken once avrupa ikincisi olmus, sonra olimpiyatlara gitmeye hak kazanmis olan kadin milli basketbol takimimiz, gururumuz.

rafael nadal

kendisini sevmedigim halde mac basindan itibaren "nadal cevirir yeaaa" dedim ama haksiz cikardi beni. saskinliktan kucuk dilimi yutmak uzereyim.

wimbledon 2012ye 2. turda elenen dunya 2 numarasi.

refakatçi kızla hastanede ilişkiye giren 7 kişi

lan 7 kisi deniyor. kim ne kadar azarsa azsin 7 lan. ne kadar gercekci geliyor bu kulaginiza. 7 amk 7. tecavuz ihtimali yuksek, arastirilmali. ustu kapatilmis olabilir. tecavuz olmasa bile 17 yasinda kizdan bahsediliyor, 17 daha. 17 yasinda biri nasil kendi istegiyle 7 kisiyle cinsel iliskiye girebilir.

zeynep çamcı

az önce star'da canımın içi adli dizide gördüğüm hatun kişi. sadece konuk oyuncu muydu acaba?

genç kızların kas merakı

kasli vucutlarin daha guzel durmasi nedeniyle varligini surduren merak.

ozellikle gunumuzde artan ostrojen maruziyetiyle(deterjan vs.) erkeklerin meme yapmaya basladigi bir gercek. engellemenin en iyi yolu spor. erkekler de 1-2 ay spor yapsa kas yapiyor. oyleyse her erkek biraz sporla bu sorunu aşabilir, kizlarin ilgisini cekebilir. lan kizlar meme ellemek istese kendi memesini eller, olmadi gider baska bi kizla takilir.