entry'ler (2)

tutiimucizegu

uludağ sözlükte yazdıklarını yeniden gözden geçirince çok saçma bir uğraş için hayli büyük bir zaman israf ettiğini anlayan eski yazar. yazdıklarını silmek için bile saatler harcamış pişman eski yazar.

iki yanlış yazılmış kelime. kilise ve cami kelimelerini yanlış yazıyoruz ne yazık ki. hani bunu her ikisine de gitmeyenlerin yanlış yazmasında beis yok da cami'nin tabelasında bile camii görünce sinir oluyor insan.

kilise kelimesi farsça kenîse biçimindedir. aslı hangi dildir, şimdi sözlük karıştırmayayım ama türkçede bu "kilise" biçiminde yazılır. ama yine de tren yazmaya devam...

bbir klişe yanlışımız da cami kelimesi ile ilgilidir. bizim çok bilmiş dilbilgisicilerimiz* cami kelimesinin sonundaki aynı aynen göstermek için böyle zorlamalara giderler. ama her şeyi yarım anlayan halkımız da bir kuralı alır, olur olmaz yerde kullanır.

efendim cami kelimesi arap dilinde "ce-me-'a" kökünün ismi faili (etken ortaç)dir. dolayısıyla sonunda bir ayn harfi vardır: câmi'. bu sondaki kesme ayn yerine... bu durumda ismin -i halinde cami'i demek gerekir. mısra'ı gibi... ama günlük kullanımda bu ayn işareti olan kesme kullanılmaz. mesela sultan ahmet camii olur. ama mesela ismin -e halinde (yönelme hali), "camiiye" olmaz, "camiye" olur. "camiisine" olmaz "camiine" olur.
mesela ankara sıhhiye köprüsü altında bir cami var. yol üzerinde de bir tabela, caminin yönünü gösteriyor: camii-> ...
ne camii belli değil. yani oraya cami yazınca hiç kimse günaha girmez.
kilise hristiyan mabedidir. nasıl ki hristiyan ı'sız yazılıyorsa, mabetleri de klise olmalıdır demek de doğru bir mantık değildir ne yazık ki.
çözüm şu: camii'deki i'nin birini alık klise'de kullanmakla kimse dinden çıkmış olmaz...