bugün

son zamanlarda iyice dikkat çeken bir durum. mesela atıyorum sınıftan iki kız arkadaşınız kantinde yanınıza geliyor. başlıyorsunuz konuşmaya, neyse hanım hanımcık, çıtı pıtı denilecek şekilde zayıf olanın sesi soluğu çıkmıyor, ama şişman olan sanki dünyayı kendi yaratmışçasına bir neşe içinde. etrafa gülücükler saçıyor.

neyse ders zamanı geliyor, kantinden beraber çıkıp sınıfa doğru yürürken; hala hanım hanımcık tabir ettiğiniz kız ezik bir halde. konuşmuyor, kafayı eğmiş öne şuursuzca yürümeye devam ederken, diğer şişman kız etrafa cilveler, kıvırmalar. adeta arı dansı yapıyor.

güzel olanın bu denli davranışlar yapması gayet normal olurdu hani ama şişman olup bir de boyu kısa olunca göze pek hoş gelmiyor. sanırım bu içten gelen özgüven bir nevi ego tatmini.

--spoiler--
- ben güzelim.
- ben daha güzelim.
- ben gözel kariyem.
- taş gibiyim allahıma...
- necmi de yarım saattir beni kesiyor, of allahım ne mutluyum.*
--spoiler--
son zamanlarda iyice baş göstermesi; medyanın sıfır beden propagandası yapması, güzellik anlayışının kiloyla ters orantılıyla arttığı düşüncesinin dayatılması, kaliteli markaların sadece küçük beden üretmesi sebeplerine dayanır.
tüm bu etkenler altında kişinin özgüven problemi yaşamasının saçma olduğunun düşünülmesi ve bununla alay edilmesi ise kişinin kapasitesiyle doğru orantılıdır.