bugün

Aşağıda örnekleriyle verdim yazılar yüzünden oluşan durum.

Bazılarının risale-i nur a yazdığım yazı üzerine (bkz: #19877337) sordukları nerede sorusunun üzerine başka yerden alıntılayarak ve hem netten hem kitaptan bizzat bakarak kesinleştirdim.

Mustafa Kemal\\\"e deccal dedigi yer...
Şualar - Sayfa 361 -

http://www.risaleinurenst...;Book=Sualar&Page=361

65: Süfyan ve bir islâm deccalı, Mustafa Kemâl olduğu Beşinci Şuada anlaşılıyor.
66: Şapka fes gibidir. iman ile hiç alâkası yoktur
67-68: Şapkanın küfür alâmeti ve devam-ı ısrarı da dinsizlik olması üzerinde çok durmaktadır.
Şapkanın giyilmemesi için propagandaya ve kendi tabirlerince mücadele ve mücahedeye giriştikleri görülmektedir.
69: Nur talebelerinin şapka giymeyerek bere giydikleri müşahede edilmiştir.
70: Şapkanın küfür alâmeti olması ve sayılması bir iman haline geldiği gibi......
---------------------------------------------------------------
Mustafa Kemal\\\"e katıksız kafir diyor!!!!!!!!!!!!!
Şualar, Sayfa 313

-Ezcümle, bir hadiste, \\\"âhir zamanda dehşetli bir şahıs sabah kalkar,alnında \\\"Hâzâ kâfirün\\\" (katıksız kafir) yazılmış bulunur\\\" diye hadis var deyip benden sordular.
Dedim: \\\"Bir acîp şahıs bu milletin başına geçer ve sabah kalkar,başına şapka giyer ve giydirir.\\\"
Bu cevaptan sonra bunu sordular: \\\"Acaba o zaman onu giyen kâfir olmaz mı?\\\"
Dedim: \\\"Şapka başa gelecek, secdeye gitme diyecek. Fakat, baştaki iman o şapkayı da secdeye getirecek, inşaallah Müslüman edecek.\\\"
http://www.risaleinurenst...;Book=Sualar&Page=313
------------------------------------------------------------------------
Mustafa Kemal\\\"e karşı Nurun tokadı ......dediği yer;
Şualar, Sayfa 334

ikinci esas: Neşriyatı gizlemesi - gizli düşmanlar yanlış mânâ verdirmesin.
Yoksa siyasete ve dünya âsâyişine temas cihetiyle değildir. Hem eski harfle teksir makinesini bir bahane bulmasınlar. Mustafa Kemal\\\"e karşı Nurun tokadı ise HAŞiYE altı mahkeme ve Ankara makamatı bilmiş, ilişmemişler ve bize beraat verdiler ve Beşinci Şua ile beraber bütün kitaplarımızı iade ettiler. Hem onun
fenalığını göstermek, ordunun kıymetini muhafaza etmek içindir. Bir şahsı sevmemesi,orduyu muhabbetkârane senâ içindir.
http://www.risaleinurenst...;Book=Sualar&Page=334
---------------------------------------------
Şapkaya itiraz ediyor,sarhoş kıyafeti diyor!
Şualar, Sayfa 259

Sonra o zâlim, dünyaca büyük makamlarda bulunan bedbahtlar dediler:
\\\"Sen, yirmi senedir bir tek defa takkemizi başına koymadın.
Eski ve yeni mahkemelerin huzurunda başını açmadın, eski kıyafetinle bulundun. Halbuki on yedi milyon bu kıyafete girdi.\\\"
Ben de dedim: On yedi milyon değil, belki yedi milyon da değil, belki rızasıyla ve kalben kabulüyle ancak yedi bin Avrupa-perest sarhoşların kıyafetlerine ruhsat-ı şer\\\"iye ve cebr-i kanunî cihetiyle girmektense, azîmet-i şer\\\"iye ve takvâ cihetiyle, yedi milyar zatların kıyafetlerine girmeyi tercih ederim. Benim gibi yirmi beş
seneden beri hayat-ı içtimaiyeyi terkeden adama \\\"inat ediyor,bize muhaliftir\\\" denilmez. Haydi, inat dahi olsa, madem Mustafa Kemal o inadı kıramadı ve iki mahkeme kırmadı ve üç vilâyetin hükûmetleri onu bozmadı; siz neci oluyorsunuz ki, beyhude hem milletin, hem hükümetin zararına, o inadın kırılmasına çabalıyorsunuz?
http://www.risaleinurenst...;Book=Sualar&Page=259
-----------------------------------------------
Dehşetli adam rakı müptelası,başkalarını da alıştıracak diyor!!!!
Şualar, Sayfa 314

Sonra dediler:
\\\"Aynı şahıs bir su içecek, onun eli delinecek ve bu hadise ile \\\"Süfyan\\\" olduğu bilinecek.\\\"
Ben de cevaben dedim: \\\"Bir darb-ı mesel var. Çok israflı adama eli deliktir denilir. Yani elinde mal durmuyor,
akıyor, zâyi oluyor deniliyor. işte o dehşetli adam bir su olan rakıya müptelâ olup, onunla hasta olacak ve kendisi hadsiz israfata girecek, başkalarını da alıştıracak.\\\"
Sonra birisi sordu ki: \\\"O öldüğü zaman istanbul\\\"da dikili taşta şeytan dünyaya bağıracak ki, filân öldü.\\\"
O vakit ben dedim: \\\"Telgrafla haber verilecek.\\\" Fakat bir zaman sonra,radyo çıkmış işittim. Eski cevabım
tam değilmiş bildim. Sekiz sene sonra Dârü\\\"l-Hikmette iken dedim:
\\\"Şeytan gibi radyoyla dünyaya işittirecek.\\\"
http://www.risaleinurenst...;Book=Sualar&Page=314
----------------------------------------------------------
Ve yine Mustafa Kemal\\\"e söylüyor!!!!!

Kahraman ordunun zaferi ve şerefi ona verilmez, Çünkü bütün şerefi ve mânevî ganimeti o dostuna verip, orduyu şerefsiz bırakıyor.
Şualar sayfa 315
Beşinci Şuada sen hiç kalben nedamet etmedin mi ki, onu rakıdan ve şaraptan su tulumbası gibi tâbirlerle tezyif etmişsin?\\\"
Ben onun bütün bütün mânâsız ve yanlış ve dostluk taassubuna mukabil derim: Kahraman ordunun zaferi ve şerefi ona verilmez,yalnız onun bir hissesi olabilir. Nasıl ki ordunun ganimeti, malları,erzakları bir kumandana verilse zulümdür, dehşetli bir haksızlıktır.
Evet nasıl o insafsız, o çok kusurlu adamı sevmemekle beni itham etti,âdeta vatan hâini yaptı. Ben de onu, orduyu sevmemekle itham ediyorum. . Hakikat ise, müsbet şeyler, haseneler, iyilikler cemaate,orduya tevzi edilir ve menfîler ve tahribat ve kusurlar başa verilir.Eski Harb-i Umumîden biraz evvel, ben Van\\\"da iken, bazı dindar ve müttakî zatlar yanıma geldiler.
Dediler ki: \\\"Bazı kumandanlarda dinsizlik oluyor. Gel, bize iştirak et.Biz bu reislere isyan edeceğiz.\\\"
Ben de dedim: \\\"O fenalıklar ve o dinsizlikler,o gibi kumandanlara mahsustur. Ordu onunla mes\\\"ul olmaz.
Bu Osmanlı ordusunda belki yüz bin evliya var. Ben bu orduya karşı kılıç çekmem ve size iştirak etmem.\\\"
http://www.risaleinurenst...;Book=Sualar&Page=315
----------------------------------------------------------------------------------------
ingilizler, islamı kendi elinizle bitirin diyor..
Bugün kü F.G\\\" de aynı yolda ilerliyor!!!!! Eski Amerikan Cia şefi, Ronald Kessler\\\"in \\\"Cia at War\\\" kitabında da aynısı var!
Fetullah Gülen(ya da Fethullah), Dinlerarası diyalog ve ılımlı islama öncülük ediyor.
Yabancılar , aramızdaki dostluğun tek engeli islam diyorlar, yahudi ve hristiyanlar hakkındaki sert ayetler diyorlar.
islam\\\"ı kendi ellerinizle bitirin diyorlar.

işte ingilizlere hizmet eden din simsarı said nursi, işte amerikanlara hizmet eden din simsarı fetto!!!! ikisi de aynı.... Aşağıdaki sözlerini okuyunuz...

Emirdağ Lahikası, Sayfa 277

Büyük Doğu\\\"nun yirmi dokuzuncu sayısında; \\\"Lozan\\\"ın içyüzü\\\" diye yazılan makaleden.
ingiliz murahhas heyeti reisi Lord Gürzon, nihayet en mânidar sözünü söyledi.
Dedi ki:
\\\"Türkiye islâmî alâkasını ve islâmı temsil rolünü kendi eliyle çözer ve atarsa, bizimle hulûs birliği etmiş olur ve
Hıristiyan dünyasının hürmet ve minnetini kazanır; biz de kendisine dilediğini veririz.\\\"
Lozan\\\"da Türk murahhas heyeti başkanı bulunan ve henüz hakikî kasıtları anlayamayan ismet Paşa, bir aralık bütün Hıristiyan emellerinin Türkiye\\\"yi mazisindeki ruh ve mukaddesat kökünden ayırmak
olduğunu sezdiği halde, şu gizli ivaz ve teminatı veriyor ve diyor ki:
\\\"Eskiden beri kökleşmiş ve köhne engellerden, yani an\\\"ane-i islâmiyetten kurtulmak hususunda besledikleri-yâni ismet\\\"in beslediği-azmin, inkâr edilmez delilidir.\\\"
Sonra Ankara gizli meclis toplantıları... Fakat esas meselelerde daima baş başa. Mustafa Kemal ile ismet beraber içtimaları ve karar: \\\"Din öldürülecektir.\\\"
Lozan Konferansının ikinci sayfası: \\\"..... Artık herşey Türkiye hesabına çantada hazırdır. Yani dini terk ile herşey yapılacak.
Yeni hizbin (Kemalizm ve ismet hükûmeti) bundan böyle, bu millette,islâmiyeti katletmek prensibiyle hareket etmekte,hasım dünyanın kumandanlarından, yani düşman ehl-i salip kumandanlarından, dini vurmakta daha hevesli olduğu ve örnekler vereceği ve bilhassa hudut dışı değil de,hudut içi ve millî irade yaftası altında çalışacağı şüpheden varestedir.\\\"
Nihaî Vesika Lozan Muahedesinden sonra, ingiltere Avam Kamarasında,\\\"Türklerin istiklâlini niçin tanıdınız?\\\" diye yükselen itirazlara,Lord Gürzon\\\"un verdiği cevap:
\\\"işte asıl bundan sonraki Türkler bir daha eski satvet ve şevketlerine kavuşamayacaklardır. Zira biz onları, mâneviyat ve ruh cephelerinden öldürmüş bulunuyoruz.
http://www.risaleinurenst...rdagLahikasi&Page=277
------------------
Mustafa Kemal ve ismet islamiyeti öldürüyor diyor
Emirdağ Lahikası, Sayfa 278

Yani Mustafa Kemal ve ismet\\\"in verdikleri karar, Türk milletini islâmiyet ve din cihetinden öldürmek kararıdır.\\\"
Artık bunun üzerine herşey ap açık anlaşılıyor, değil mi?
Gizli anlaşmanın entrikası
Türklere dinlerini ve din temsilciliğini feda ettirmek şartıyla, sun\\\"î istiklâl işinde gizli anlaşmanın müessiri, tek kelime ile,Yahudiliktir. Buna memur-u müşahhas kimse de, şimdi Mısır Hahambaşısı bulunan Hayim Naum\\\"dur. Bu Hayim Naum, bu korkunç teşebbüse evvelâ Amerika\\\"da Türkler lehinde bir seri konferans vermek ve emperyalizma şeflerine, Türkün maddesini serbest bırakmaları, buna mukabil ruhunu,tâ içinden ve kendi öz adamlarına yıktırmaları fikrini telkin etmek suretiyle başlamıştır. Yani, masonluk hasebiyle Kur\\\"ân\\\"ın ahkâmını kaldırmak, milleti dinsiz yapmak. Hayim Naum müthiş plânının zeminini Amerika\\\"da hazırladıktan sonra ingiltere\\\"ye geçmiş ve hâlis Yahudi olan Lord Gürzon ile temas ederek şu teklifte bulunmuştur:
\\\"Siz Türkiye\\\"nin mülkî tamamiyetini kabul ediniz. Onlara ben islâmiyeti ve islâmî temsilciliklerini ayaklar altında çiğnetmeyi taahhüt ediyorum.\\\"
Aynı Hayim Naum Türk murahhaslar heyetine müşavir sıfatıyla sokulmanın da yolunu bulmuş, yani Mustafa Kemal ve ismet\\\"i kendine dost bulmuş.
Onun için üçü birleşmiş. Ve artık arada santralın intizamla işlemesine hiçbir mâni kalmamıştır.
Hayim Naum o sırada Ankara\\\"ya kadar da uzanarak plânın muvaffakiyeti için gereken en mühim ve merkezî şahıs nezdinde-yani Mustafa Kemal yanında-emin bulunduğu tesirinin derecesini ölçmek istemiştir.
Öyle ki, bu tesir, mahut mevzuda Hayim Naum\\\"dan daha heveskâr ve gayretli bir islâmiyet düşmanına tesadüf etmekle muradına ermiş ve artık Türkü içinden vurmanın plânını gerçekleştirmek için her unsur
tamamlanmıştır.
işte bu ehemmiyetli vesika, tam tamına Risale-i Nur tercümanının kırk küsur sene evvel hadis-i şerifin ihbarına dair beyan ettiği hadiseyi tasdik ettiği gibi; ve Şeriat-ı Ahmediyeye ihanet eden o dehşetli
şahsın mühim bir kuvveti Yahudi olduğu, Yahudi olan Lord Gürzon ile Hayim Naum o ihbarın hakikatını gösterdiklerini ve yirmi beş seneden beri Nurcuların imhasına keyfî kanunlarla dehşetli zulümlerin hikmetini tam gösteriyor.
http://www.risaleinurenst...rdagLahikasi&Page=278
---------------
Kur\\\"an a zararlı, ölmüş gitmiş adam, Mustafa Kemal diyor
Emirdağ Lahikası, Sayfa 247

Bana hücum eden garazkarların en esaslı sebebi, Mustafa Kemal in dostluğu ve tarafgirliği vesilesiyle beni eziyorlar.
Ben de o garazkarlara derim ki:
Ölmüş gitmiş ve dünyadan ve hükumetten alakası kesilmiş bir adam hakkında otuz sene evvel bir hadis-i şerifin ihbarıyla Kur\\\"ân a zararlı öyle bir adam çıkacak dediğimi ve sonra Mustafa Kemal o adam olduğunu zaman gösterdi.
Ben de beş yüz seneden beri kahramanlığıyla ve hakperestliğiyle dünyaya meydan okuyan kahraman bir ordunun şerefini ve zaferini hilaf-ı hakikat olarak M. Kemal e vermediğim için,garazkar dostları, beni yirmi senedir bahanelerle tazip ediyorlar.
Evet, mahkemede ispat ettiğim gibi, \\\"şerefler, müsbet hayırlar,maddi-manevi ganimetler orduya, cemaate verilir, tevzi edilir; kusurlar, menfi icraatlar başa, reise verilir\\\" diye bir kaide-i hakikatle, \\\"Kahraman ordunun ve bilfiil asker ve asker başında çalışan cesur zabitlerin zaferleri ve şerefleri Mustafa Kemal e verilmez;
belki kusurlar, hatalar yalnız ona verilir\\\" diye, beni onu sevmemekle itham edenleri, kahraman orduyu sevmemekle ve şereflerini kırmakla itham edip, onlara hain-i millet nazarıyla bakıyorum.
http://www.risaleinurenst...rdagLahikasi&Page=247

-alıntıdır.--