bugün

arkadaş ortamında, en lüks restoranda yediğiniz o tam kıvanımda pişmiş biftekden bile daha tatlı menüdür bu. ilkokul menüsüdür çünkü. hele kakaolu topkek ve kayısı suyunun o iğrenç uyumu, işte o harika gelir bir ilkokul öğrencisine. hayatı kontrast yaşamayı sever çünkü.

fakat zamanın çocuklarının, şimdinin gençlerinin neden kafasının çalışmadığınında bir kanıtıdır bu çocukluk. protein, fosfor almayı unutmuştur zira. tıpkı sabahları güne poğaçayla başlayıp, 30 yıldır işinde yükselememiş kişi gibi.
amerikan filmlerinde babasıyla balık tutmaya giden çocuktan ve hatta anneannesinin en değerli vazosunu kırıp tutkalla yapıştırmaya çalışandan bile daha güzel geçirmiştir çocukluğunu. öperin..
bir paket ayranla bir simiti eşzamanlılıkla götüren çocukla aynı tutumdadır.
(bkz: çocukluğuma döndüm)
hatta ve hatta meyve suyu bittiğin de içine su doldurup devam eden çoçukluktur ki, keyfi ve tadı hiç bir yerde bulunamaz.
ilkokul dönemindeki maç yapılan öğle tenefüslerini akla getiren çocukluktur.
iki tane taş bulur kale direği de yapardık, ezilmiş teneke kutusu da topumuz olurdu, oynardık.