bugün

başlıktaki karakter sınırı yüzünden tam ifadesini bulamamış olabilir.

mesele, üniversitedeki güvenlik görevlerinin öğrenciye yönelik tavırlarıdır.

kendilerini polis zanneden bu amcalar/teyzeler her ne kadar şiddet içerikli karşılıkları hak ediyor olsalar da onlara bu yetkiyi verenlerin hedef alınması gerekir. öğrencinin esas muhatabı rektörlük/üniversite yönetim kurulu olmalıdır.

hemen hemen her üniversitede sorun haline gelmiş ya da gelmeye başlayan bu meselenin korkunç boyutlara ulaşacağı kanısındayım.
9 eylül üniversitesi 9 çeşmeler kampüsünde gayet hoş olan tavırlardır. yaz gelir beraber oturup erik bile yersiniz.
her an kavga edecek gibi tavır alır.

ya amına koduğumun çocuğu sanki ordinaryus sanki rektör sanki dekan. basit bir görevin var ya çok basit, oradaki güvenliği ve huzur sağlamak. amına koduğumun buz gibi memleketinde sabahın sekizinde elinde defterle adam bomba patlatmaya mı gelecek ya kimlik sorma merakı nedir.
osmangazi üniversitesi' nde mühendislikler kampüsün en sonunda bilen bilir. ana giriş kapısından girdin mi yürüyerek 25 dakika insan yürüyüşüyle tabi, biz de biliriz 18 dakikada gitmeyi hayvanlığın lüzumu yok. neyse bir gün yürüdüm gittim geldim binanın kapısına adam bana öğrenci kimliğimi soruyor. hasta mısın sen bilader yürüyerek geldiğimi gördün daha saat 9 olmamış sabahın köründe ne işim var benim burda dersim olmasa sonra.. sonra gösterdim girdim işte öyle.