bugün

mert canere ait bir söz. Aslında kıvrandığı yer neresidir bilinmez ama çok can alıcı bir cümledir.
bir insan ne zaman kıvranır? sorusuna cevap bulunduğunda, bu esrarlı sözde nereden öpülmek istendiği bulunabilir.

örneğin çişi gelen insanı düşünün.
sonradan öğrendim ki, başlı başına bir söz değil, mert caner'e ait bir yazıdan parçaymış.

Bir kadın düşün; sabahın altısında sesi ağlıyor..
Miraca yükseleceğim bir kadın..
Duymak istediğim tek ses, topuk sesleridir..

Kim zamanı okşayabilmiş ki; Bir gün bir şeye inanmak istedim ve sana inandım..
Kendimi özlemişim, bir kadının hissiyatını hissetmeyi,
Bir kadının saçlarını, annemin saçları gibi koklamayı özlemişim..
Her gece intihar edip, sabaha doğru yeniden doğuyorum..
iki bilet, iki koltuk ve bir pencere..
Huzursuzsundur, bir ıslık düşer kadının dudaklarından; ağlamaklı..

Bu gece bir kadının kasıklarında ölürüm, gün ağardığı vakit beni doğururken..
Hafif sigarasını sarar bedenimde, ağlamaklı sesi bir nebze huzura gebe..
Millet hayret eder, Alsancak ağlarken..
Gece kadar uzun soluklu bir edebiyat hikayesi bu..

Öpseydim kıvrandığın yerden..

Mert Caner
Yeni gördüm ama bir arkadaş da yorumlamış bu şiiri. güzel olmuş kannımca. http://video.uludagsozluk...ıvrandığın-yerden-107342/