bugün

liseden kalan geyiği ile nasıl da bir dirhem ilerleyemeyişini gösterir bir insan türüdür. sayısal bölüm okuyanların böbürlernmesine ve şişinmesine bakarsanız sanki hepsi aynştayn. kaldı ki aynştayn bile zekiyim zekiyim dediği halde basit bir fizik profesöründen öteye gidememiştir. dünyayı daha iyi bir yer haline getirmemiştir.

asıl zeka, insanları okumaktır koçerolar. beyindeki aynalama bölgesi en gelişmiş olan kişi, empati yeteneği ve ikna yeteneği en gelişmiş olan kişi; daima herkesten daha fazla insan toplayacaktır başına. daima daha güçlü ilişkiler kurup daima arzu edilen olacaktır.

dünyayı yönetenler sayısal zekalılar değil. bu böyle biline.
https://www.youtube.com/watch?v=iNiVgbXf2JQ

şöyle görüntüler ortaya çıkar.

(bkz: bireysel kameralanmaya hayır)
çoğu sayısalcının sözel ve eşit ağırlıkçının bir sene neye çalışıp bir üniversite tutturamadıklarını anlayamaması sonucu ortaya attıkları önermedir.

anlayışla karşılanmalıdır ki eşit ağırlıkçı bir sene edebiyat ve coğrafya kasıyor. ama yine de istediği yeri tutturamıyor.
sayısalcıların bir çoğu ise dokuzuncu sınıfta gördükleri edebiyatla hukuk tutturuyor.
şimdi gel de o zekadan şüphe etme.
bir de o istatistik okuyan kardeşlerimiz gelip de kendini dişçi eczacı ve tıpçı kardeşlerimizle karşılaştırıp yüceltiyor. hele bir dur kardeşim, bir soluklan. iki sene basit integral göreceksin diye mi tutuşuyorsun?

şahsi olarak sınav gecesi dahi bakmadığım edebiyatla hukuk tutturmuşluğum var.
ilgi ve sevgi göstermeden çalıştığınız her şeyi kendine mal ettiğiniz vakit pek bir hoş görünmüyorsunuz.
sayısalcı deyince de sayelerinde kitap yüzü görmemiş saf materyalist yaratıklar canlanıyor insanların gözlerinde.

sözelcinin sayısalcıya bu açıdan zararı ciddi haddede...
Ne alakası var amk? Denilen önermedir. Ama ne yazık ki,zamanında memleketten adam çıkan herkesin doktor ve mühendis olması( hukukçular sizi de severiz) özellikle benim ebeveynlerimin ve onların kuşağının bu şekilde düşünmesine sebebiyet vermiştir.
beyin: zihin, bilinç, akıl; zekâ: zihnin seviyesi.
maldır.
fiziğe kafası basmayan, kimya, biyolojiden bihaber; analiz-sentez yeteneklerinden yoksun zâtların hukukî idarî bölümlerde yaptıkları saçmalıkları gözlemlemiş ve bunun bir tesadüf olamayacağına karar vermiş kişidir. evet okulun en seviyesiz ögrencileri eşit ağırlık sözel okur. sözel, edebî, dilsel... zekâ çeşitleri ve bunların çeşitli üstünlükleri olmakla birlikte sayısal zekâsı üstün olanlar toplumda hep bir adım ileridedir.
(bkz: sözelci avuntusu)
bari tm okuyun. matematik bilen daha iyi düşünür yani mat1. mat1 önemli gerisi yalan. evet sözel okuyan gerizekalıdır.
eziktir.