bugün

sözlük içindeki takunyalı zihniyet sahiplerinin sıkıştırılmış kese kağıdı beyinli angut kıvamında yaşabilecekleri şekilde ülkenin şekillendirilmesine ses çıkarmamaları yüzde 100 e yaklaşan diktatrölük trendine sempatizan olduklarını da göstermektedir bize.özgürlüğüm kısıtlandıktan sonra ne yapayım ekonomik büyümeyi.
diktatörlükten beslendikleri surece o 100% için sorun olmayan durumdur.

bunlari din elden gidiyor eyvah diye gaza getirsen yunanistan ı bile fethe giderler.

ama ülke elden gidiyor desen kimsenin gıkı çıkmaz ama bilmezler ki o zaman geriye ne din kalır ne iman ne başka bir bok.

kendilerine öğretildiği şekilde ve eğitildikleri şekilde yaşamayı severler.

nasıl köpek eğitim okullarında köpekler gazete ile döverek eğitilir ve eğitimden sonra köpeğin sahibi köpeğe bir gazete parçası gösterse köpek korkudan siner.
işte bunlarda aynen böyleler. eğitildikleri zümre tarafından kendilerine din kisvesi altinda emirler iletildiğinde aslan kesilirler, yine aynı şekilde aksi söylendiğinde
korkudan inlarine geri girerler.
atatürk cumhuriyet halk partisini kurduğunda da tek parti yok muydu? hatta mecliste çıkan muhalif sesleri atatürk kendisi susturmadı mı? peki o zaman buna diktatörlük, atatürk'e de diktatör demek doğru olur mu? ulan ne diyeceğinizi ne yapacağınızı şaşırmışsınız ne diyelim bu kadar rezillik olmaz.