bugün
- ülkücülerin ülkeye katkıları24
- astrolojiciler bi bitmediniz amk10
- selahattin demirtaş adam gibi adamdır10
- hacca gitmek çok mu önemli15
- karınızın mini giymesine izin verir misiniz20
- hacda cesetlerin çöpe atılması14
- gideon reid morgan jj23
- sözlüğün en hanımefendi yazarı18
- anın görüntüsü9
- hayat bombokken bir şey olup daha da bombok olması9
- arabaya temmuz zammı10
- gece yazıp gündüz yazmayan erkek34
- 2 kişilik yiyorum hihihi diyen hamile11
- elazığ da sokakta çırılçıplak namaz kılan adam12
- sahip olunan ilk otomobil12
- kimseyle konuşmak istememek16
- 24 haziran 2024 hırvatistan italya maçı11
- diyarbakırda şeriatçıların şubelere saldırması12
- galatasaray lobisi14
- fener'in devletten yaklaşık 2 milyar tl istemesi17
- güzellik algınızı tam karşılayan ünlü18
- hava grubu burçları9
- true'nin gay olması29
- yaşamak için geçerli sebepler8
- arkadaşlar sizce bu gömlek nasıl20
- ismet gürbüz9
- kasap dükkanına saldıran koyun10
- kadınlar tipe bakmaz25
- 22 haziran 2024 türkiye-portekiz maçı87
- ilim vs bilim11
- düğmeye basıldı silik olması an meselesi8
- namaz kılan tecavüzcü kılmayandan daha iyidir19
- kedimin boğazımı sıkması18
- yalnızlığın anlaşıldığı anlar10
- hazal kaya10
- en nefret ettiğiniz ülke12
- paraya ihtiyacım var8
- müstakil eve asansör koymak10
- ülkesi abd ce işgal edilsin isteyen mal cemaatçi9
- gideon reid morgan jj silik yesin kampanyası11
- israil lübnan savaşı8
- ağzı burnu kırılmak istenen sözlük yazarları13
- arkadaşlar sınava çalışıyorum birşey diyor musunuz17
- köşeyi dönmek için yapılacaklar10
- erkek dediğin efendi olmalı10
- manyak olmaya karar verdim13
- sözlükte erkek sanılmak10
- 4 karısı 2 kız arkadaşı olan işsiz adam9
- samet akaydın21
- bir hatundan istemek9
biraz uzun bir süreden sonra aranızdayım dostlarım. bazı sebeplerden dolayı yazamadım.
her neyse, önceki entrylerimi okursanız çoğunlukla mecaz yaptığımı anlayacaksınız. işte bu yol ayrımında kararsız kalmakta öyle bişey. yani arabayla giderken yol ikiye ayrılınca "ulan hangi yoldu ya?!" değil.
yaşamdan bahsediyorum dostlarım, hayatlarımızdan. kimisi berbat bir halde olan, kimisi on üzerinden onluk bir performansla devam eden, kimisi de ortalama bir mutlulukla yuvarlanıp giden hayatlarımız...
oturun ve geçmişinizi düşünün dostlarım, iki farklı seçenekten birisini seçtiğiniz zamanları düşünün ve o seçimlerin size mutluluk getirip getirmediğini...
"iki farklı seçenek" derken; "yaaaa acaba şu şampuanı mı alsam? bu daha iyi galiba." gibi saçma seçeneklerden bahsetmiyorum dostlarım. duygularınızla ilgili olan seçeneklerden bahsediyorum, hayatınızın gidişatını değiştiren kararlar...
hayatınızın en önemli üç yol ayrımını düşünün, eğer üçünde de doğru karar vermişseniz onda onluk bir hayatınız vardır. fakat bu yollar hata kabul etmez, bazılarının geri dönüşü vardır ama çoğunda sıkışıp kalırsınız. bir defa yanlış yola girdiyseniz, mutsuzluk yakanızı bırakmayacaktır.
ortalama bir mutlulukla yuvarlanıp giden insanlar ise yanlış yola girip bu yolları kendi lehine çeviren insanlardır. en zoru da budur. mutlu olacağın bir yol varken mutsuz olacağın bir yola girip mutlu olmayı başarmak.
bir adım atıp on kere düşünmeliyiz dostlarım. şunun şurasında ortalama altmış, yetmiş sene ömrümüz var. yanlış yollara girip kendimizi üzmeyelim.
son olarak entrynin başından beri aklıma gelen bir soruyu sizinle paylaşmak istiyorum;
"ahmet çakarla geri dönüşü olmayan bir yola girmek ister misiniz?"
her neyse, önceki entrylerimi okursanız çoğunlukla mecaz yaptığımı anlayacaksınız. işte bu yol ayrımında kararsız kalmakta öyle bişey. yani arabayla giderken yol ikiye ayrılınca "ulan hangi yoldu ya?!" değil.
yaşamdan bahsediyorum dostlarım, hayatlarımızdan. kimisi berbat bir halde olan, kimisi on üzerinden onluk bir performansla devam eden, kimisi de ortalama bir mutlulukla yuvarlanıp giden hayatlarımız...
oturun ve geçmişinizi düşünün dostlarım, iki farklı seçenekten birisini seçtiğiniz zamanları düşünün ve o seçimlerin size mutluluk getirip getirmediğini...
"iki farklı seçenek" derken; "yaaaa acaba şu şampuanı mı alsam? bu daha iyi galiba." gibi saçma seçeneklerden bahsetmiyorum dostlarım. duygularınızla ilgili olan seçeneklerden bahsediyorum, hayatınızın gidişatını değiştiren kararlar...
hayatınızın en önemli üç yol ayrımını düşünün, eğer üçünde de doğru karar vermişseniz onda onluk bir hayatınız vardır. fakat bu yollar hata kabul etmez, bazılarının geri dönüşü vardır ama çoğunda sıkışıp kalırsınız. bir defa yanlış yola girdiyseniz, mutsuzluk yakanızı bırakmayacaktır.
ortalama bir mutlulukla yuvarlanıp giden insanlar ise yanlış yola girip bu yolları kendi lehine çeviren insanlardır. en zoru da budur. mutlu olacağın bir yol varken mutsuz olacağın bir yola girip mutlu olmayı başarmak.
bir adım atıp on kere düşünmeliyiz dostlarım. şunun şurasında ortalama altmış, yetmiş sene ömrümüz var. yanlış yollara girip kendimizi üzmeyelim.
son olarak entrynin başından beri aklıma gelen bir soruyu sizinle paylaşmak istiyorum;
"ahmet çakarla geri dönüşü olmayan bir yola girmek ister misiniz?"
güncel Önemli Başlıklar