bugün

richard dawkins'in canlıları tanımlayış biçimi.
ben soft machine demeyi yeğliyorum.(çok sevdiğim bir grupla özdeşiyor)
dokulardan meydana gelmiş robotlardan başka bir şey değiliz.
yalnız üstad der ki "aslen hayatta kalmak için tasarlanan bir makinenin içinde olsak bile, evrimsel mirasın getirdiği güdü ve reflekslerlere tabi kısmi bir kölelik içinde iş görüyor olsak bile tüm bu bencilliğe baskın çıkabilecek,türümüzün yani toplumumuzun yararına hareket edebilecek iradeye de sahibiz aynı zamanda"

evrim görevini yerine getirmiş, insanoğlunu dünyanın gözü kulağı olması için seçmiştir. (hemen atlamayın lan bu doğal seçilimdir ve zeka barındırmaz)
ve şimdi ona hükmetmesi gereken biziz.
özümüzde yaşam kalım makineleri olsak da sadece kendimizi düşünen canlılar olmaktan daha öteyiz artık, herkezin mutlu bir hayat sürmesi için çabalayacak erdeme sahibiz. aklımız var. empati yapabiliyoruz
evrimin son basamağı aslında ahlaktır.
ahlak, sinirleri olup acı çekebilmesi olası her türü mümkün olduğunca acısız ve mutlu yaşatma isteğidir.
başka bir şey değildir ahlak.