varoş mahalleye gidip etrafın fotoğrafını çekmek

bazı fotoğraf aşıklarının yapmayı sevdiği şey.

bu tip mahallelerde eski evler olur, mesela izmir'de Rumlardan kalan evler vb.
otantiklik / egzantriklik namına gidip bu evlerin resimlerini çekerler.

tam da bu noktada şöyle bir ikiyüzlülük baş gösteriverir ;
--spoiler--
Fotoğrafçı gidip varoşları çekiyor onları çokta önemsiyormuş gibi onları çekerek gözler önüne seriyor o insanları gidip sokaktaki insanları çekiyor işçi sınıfını çekiyor, yoksulları çekiyor, varoşları çekiyor..!
Ya sonra;
Gece olunca onları çekerek geldiği seviyeye onları fotoğraflayarak çıktığı basmakları bir anda unutarak farklı bir ortamda bir ellerinde şarap bir ellerinde havyar ve âlemlere akıyorlar.
Saygılar ..!
içinizde yaşamadığınız bir şeyi neden yaşıyormuşsunuz gibi yapıyorsunuz?
Gelenek haline gelmiş artık.
Varoşları çek malzeme çok.
Düşkünleri çek.
Sömür hayatlarını.
Duyarlıymış gibi yap.
Sana öğretilen bu bunu yap başarılı olursun. Evet, bu konuda gayet başarılı fotoğrafçılar var;
Akşam olunca hepsi lüks restaurantlarda,barlarda gece alemlerinde..
Bunlara bukalemun gözüyle bakıyorum,
Gündüz proletarya taraftarı ezilenin yanında gece burjuva lokantalarında, elinizi çekin bu insanların üzerinden, yaslanmayı bırakın bu insanların sırtına,o insanlar düşkün değil hepinizden güçlü.En azından sizin gibi değişken değiller,gündüzde proletaryalar akşamda..!

Hem toplumun aksayan yönlerini çekmek istiyorsun hem de aksamak bu çok güzel ya;
projeler yap dostum, o insanları gerçekten de önemsediğini göster bize, o insanların hayatlarını biraz da olsa güzelleştirebilmek için somut elle tutulur projeler yap..! *
--spoiler--

mahallesinden mahallesine değişen olaylara sebebiyet verebilecek bir eylem.

mesela gidersin fakirliğin diz boyu olduğu bir istanbul varoşuna, çadır-evlerden çocuklar çıkar gelir etrafına, sirk gelmiş gibi olur mahallelerine.

ya da gidersin mesela tarlabaşı taraflarına, hem makineni hem cüzdanını alırlar, götünü kurtardığına şükredip evine dönersin.