bugün

Ilk okul çağlarıydı.şimdiki çocuklara kıyasla,onca mahrumiyete rağmen bir sürü renkleri vardı dünyamızın.sokakta satılan dondurmanın,sabahtan akşama tepindiğimiz günlerin tadının olduğu zamanlardı.belki hala vardır bilemiyorum.lakin eskisi gibi olmadığından eminim bu tadların.

Hiç unutmam,ilginç muhabbetlerimiz olurdu o küçücük yaşlarda.ee tabi bi google amca yoktu ki sorup öğrenelim ortaya attığımız fikirlerin bir mesneti var mi?
-yeri kazsak kazsak kazsak nereye ulaşırdık?
-bu bulutlar neden beyaz?
-çizgi filmleri nasıl yapıyorlar?
-bülent ersoy neden kadın?
Şimdi 5 yaşındaki veletlerin, bunun gibi sorulara aninda cevap verebilecekleri geyiklerle doluydu o çağlarımız.bilgisi noksan,kaynağı kıt da olsa güzeldi.güzelmiş.
Arkadaşıyla aynı anda, aynı cümleyi kurup, arkadaşının saçını çekip ; '' Sakızımı isterim, ehehheheh'dir.
hava kararınca cnbc e izlemek yerine mahalledeki kaldırımlara sıralanan çocukların geyikleridir.

- napalım lan.

+ hadi cinlerden bahsedelim amk...

sonra gelsin uykusuz geceler.*
+Köprü de
-köprü
+seni kim öptü
-oha ne dediiii !!
"Şşt kız sana demedim sakız."sözüyle az kız tavlamadık 13-14 yıl önce.
iki koltuk arasındaki boşluğun koltuk minderleri ve annemizin cemberleri kapatır oynardık. orası kocaman 3+1 ev gibiydi bizim için.
+Niye öyle yaptın
- Sana ne
+Saman ye
- Ben tokum sen ye daha doymassan beni ye
+ Çatal kaşık bendee.