bugün

çok az sayıda olmakla birlikte, ülker'in taklit edilen ürünlerine oranla bir hayli az sayıda kalacak ürünlerdir.

(bkz: ukte)
buna verilebilecek örneklerin başında rodeo gelir ki snickers tan hafif ama hemen hemen aynı içerikte, ve en önemlisi daha ucuz olması onu daha çekici kılar.. ramazanda sahur sonrası yenildiğinde tok tuttuğu tecrübeyle sabittir.
(bkz: tutku)
krançi
danone'ye ait olan (bkz: danacol)
ülker'e ait olan (bkz: kalbim benecol)

bari ismini biraz daha değişik yapsalardı.
Metro - mars

Rio - m-joy

cafecrown - nesacfe Üçü bir arada

rodeo - snickers

albeni- twix

chewydent - vivident

ece - lindt

link - tank

coco star - bounty

toto - kinder surprise

kremini - tofita

golf - choxx hariç neredeyse hepsi algida

çizi - cheesy

king top - ferrero rocher

kitymilk - nesquik

dido - kit kat

tempo - negro

çokoprens - choco prince

biskrem birben - tutku

alpella- milka

vs. vs. vs...

Öncelikle söylemeliyim ki ne ülkerin ne de herhangi bir firmanın; sahiplerinin, yöneticilerinin ya da müşterilerinin ideolojik tavrı beni zerre alakadar etmiyor. Anton lavey'in müridi olsalar bile şirket şirkettir. Herkes piyasaya girme hakkına sahiptir.

Tabii ki Serbest piyasada amaç kar etmektir; buna da lafım yok ancak ticaret ahlakı denen birşey vardır. En küçük esnaftan en büyük holdinge kadar herkes yazılı olmayan bu ahlaki kuralları bilir.

Bir çok firma kimi zaman başka firmalardan esinlenip* ürün çıkartır ama üretiminin neredeyse tümünü taklit üzerine kurmak bahsettiğim ticaret ahlakına sığmaz. Ülkedeki kanun açıklarından yaralanıp Başka ürünleri taklit ederek Araştırma-geliştimeye beş kuruş ayırmadan, reklama asılarak kar maksimizasyonu yapmak, diğerlerini salak yerine koymaktır.
Ülker ufak bir üretici olsa idi sermaye birikimi yapıyor der, hoş görebilirdik ancak tam tersi büyük bir firma haline geldikten sonra taklit olayını abarttılar.

Ülker bu kafa ile gittikçe dünyaya açılmak gibi bir hayal bile kuramaz.* Asla bir nestle, bir milka haline gelemez. Gelişmiş piyaslara giremez. (türk bakkallarından bahsetmiyorum)

yakın gelecekte, Özellikle avrupa birliği sürecinde kanunlardaki değişimler yüzünden türk piyasasında bile bu politikasını sürdüremez (ki şu anda bile yerli, yabancı birçok davası vardır)

Adam gibi bir araştırma geliştirme departmanı kurmadan ilerlemesi imkansızdır.
Zaten ar-ge yapmayıp, kaliteyi düşürüp, Fiyat kırarak, reklam ve sponsorluğa asılarak, birazda milliyetçi duyguları okşayarak yeterince büyümüştür. Artık çapına göre davranmasının zamanı gelmiştir.
me too olarak bilinen bir pazarlama stratejisidir.