türkiye içi pasaport uygulaması

türkiye içinde bir şehirden diğerine giderken, ilgili şehrin bölge sorumlusu ile görüşülmesi ve uygun görülmesi halinde göçün gerçekleşmesinde bir sakınca yoktur ibaresiyle desteklenmesi gereken uygulamadır.

neden gereklidir?

kültürsüz, mal büyüyen insanların ülkeye yayılıp bunu yaymasını engellemek için başlatılması gereklidir.

ne zaman başlamalı?

mümkünse hemen

bu ırkçılık mıdır?

elbette değildir. bu bir kültür koruma işlemdir.

ütopik midir?

evet

ironi içerir mi?

kısmen

mantıklı mıdır?

kısmen

duygusal mıdır?

kısmen

insancıl mıdır?

kesinlikle

zaman kaybına neden olur mu?

biraz

sistemin işleyişi nasıl olmalıdır, göç için ne tip gereklilikler istenmelidir?
türkçe bilmesi ön koşul olmalıdır.
konuşması mümkün olduğunca düzgün olup bir psikolog ile 15 dakika konuşmalıdır.
aileden herhangi biri göç ettiyse ve herhangi bir suça bulaşmamışsa, adam gibi yaşıyorsa ve bölgede referansı varsa bu kişiye öncelik tanınmalıdır.

sonradan gelen düzenleme : efendim, ben kürt - türk ayrımı yapmış mıyım?
izmir'den diyarbakır'a göç edilirken bu uygulama olmasın mı demişim, neden böyle içerlediniz?
neden alındınız kuzum, yoksa siz de mi öylesiniz...

(bkz: türkiye yi bölmenin alternatif yolları)

bir ara büyük şehirlere vize uygulaması olarak iktidar gündemine gelmişti.
aslında yararı vardır, herkes öyle elini kolunu sallayarak göçerek, boş bulduğu devlet arazisine ev yapamayacak, sonrasında da seçim öncesi tapusunu alamayacaktır. gariban , işçim, memurum da 30 yıl çalışmasına rağmen hala bir evi olmadığına ve bu haksızlığa daha az üzülecektir.

Hayatı izmir'in lüks yerlerinde bikinili hatunları kesmek ve bira içmek şeklinde geçen izmirli burjuvaların hayalidir.

o yüzden gülüp, geçiniz.

(bkz: kemalist kişilik bozukluğu)

dahiyane! bir fikir. elalem kıta avrupa'sında seyahat özgürlüğüne geçmiş, biz hala nelerle uğraşıyoruz. düşünce ve inanç özgürlüğü kadar elzemdir seyahat özgürlüğü. böyle bir öneri insan haklarına aykırıdır.

(bkz: Niye diye sorarlar insana)

çok saçma bir öneri. ama şöyle bir durum var: en az üç cocuk diye zırvalamak yerine doğu illerinde 2 çocuktan fazlasını yasaklamak gerekmekte bence. sonra bu yeni nesli iyice bir eğitmek, doğu illerinin eğitim ve kültür seviyesini yükseltmek gerekir kesinlikle.

daha sonra onlar zaten göç etmeyecek, gasp etmeyecek, tecavüz etmeyecek, ensest yapmayacak. durum bu kadar basitken burnumuzu ısrarla boka sokmasak olmaz ama.

(bkz: pasaportu çıkarıp masaya koyarım) *

doğru uygulanırsa iyi sonuçlar doğurabilecek uygulamadır.

şöyle de çeşitli sebepleri vardır ki:
büyük şehirlerimiz çok fazla göç almaktadır. istanbul fırsatlar şehridir, ankarada sizin amcaoğlu kapıcılık yapıyordur, izmirde de enişte vardır falan filan fişmekan. böyle fırsatlar geldikçe tası tarağı toplayıp bir eve 1892738172 kişi doluşmuyor mu bizim insanımız? küçük şehirden büyük şehre gitme sevdası illa ki vardır her insanda. insan olanak ister, daha fazlasını görmek ister elbet. ancak bazı şeyler yerinde güzeldir neden mi?

çünkü tarlasındaki işini bırakıp istanbul'a emmioğlunun yanına kapıcı olarak çalışmaya giden sevgili yurttaşımız, arkasında boş bir ev, arazi vs bırakmaktadır veya bunları satıp parasını yok yere büyük şehirde harcamaktadır. tamam belki köşeyi dönersiniz şans eseri, o da var. amaaa niye güzel yurdumun verimli tarlalarında yeteri kadar meyve sebze yetişmiyor? dolayısıyla neden hayvancılık geriliyor? neden tarlalarımız doluyken, hayvanlarımız güzel besiliyken dışardan alalım bunları? haa aldırmazlar değil mi?! hiç düşünmüyoruz, biz üretirsek bizden alırlar mı diye. varsın almasınlar, kendi yaptığımız bize yetmeyecek mi?

tabii ki dahası da var. fazla sayıda insanın kümelendiği istanbulda, ankarada, izmirdeki hava kirliliği ne olacak? gürültü kirliliği? lüzumsuz trafik? işsiz gezen vatandaş oranı?

sorular uzar gider. eğer şehirden şehire vize uygulanırsa ve bu başarıyla yapılırsa ülke için iyi sonuçlar doğurabilir.

haa bu bölücülük müdür? bence hiç değildir. gerekli standartları sağla, nerede yaşıyorsan yaşa demektir bu. siz bugün o meşhur avrupa birliği ülkelerinden birinde öğrenci olarak oturma izni alabilmek için hesabınızda 6000 € bulunması gerektiğini biliyor musunuz? öğrenci adamda ne gezer değil mi 6000 €? eloğlunda öğrenci çalıştığı için o kadar parayı kotarabiliyor ve hayat garantisini sağlayabiliyor. ama biz anamızın evini terkedene kadar cebimize harçlık konulur ki bu en küçük örneği.

ne yani şimdi güzide şehirlerimizde hem okuyup hem çalışan insanlarımız yok mu? bal gibi de var. çalış çabala, biriktir, standartlarını yükselt, nerede yaşıyorsan yaşa.

saçmadır. sonuç olarak türkiye farklı kültürlerden oluşmakta, kültürsüz diye atlandırılan kısım hangi kısım, doğunun farklı bir kültürü trakyanın farklı bir külütürü vardır zaten ülkenin güzelliğide bu farklı kültürlerin sıcak ve samimi bağlarla bağlanması değil midir? pasaport uygulaması amerikanın eyalet sistemi gibi salakça bir durum olur ki bu da ülkenin bölünmesinde güzel bir zemin hazırlar. peki ırkçılık mıdır tamamıyle evet. ben artvinliyim neden istanbula gitmek için kendime vize pasaport uğraştırayım nereye gidiyorum alaskaya mı? ütopik midir? hayır. bu seksi iktidar başta oldukça türkiyenin düşmeyeceği salakça durum yoktur. mantıklı mıdır? tamaıyle haır nedenini yukarıda açıkladım. insancılmıdır? tabiki hayır. zaman kaybına neden olur mu? güzel bürokrasi daha şuan götüm gibi ilerlemekteyken vize pasaport het höd derken daha bir işler aksıyacak ben belki aynı günde ankarada olmam gerekirken sırf vize pasaport bilmem nede sorun yaşadım diye işimi halledemiyeceğim neden o zaman bu topraklar bizim vatanımız diyoruz. ayrıca neden herkes birer zeki müren * olmak zorunda ee hani kültür koruyordun karadeniz şiveside dadaş şiveside kürtlerin şiveside sonuçta bu ülkenin kültürü değil midir? ayrıca suça bulaşması durumu sonuç olarak sabıka kaydı ile polis idaresinde değil mi? adam suç işledi diye seyahat etme hakkı neden elinden alınıyor anlamış değilim. arkadaş adam gibi yaşamak nedir açıklarsa sevinirim.

dip not: dostum entır tuşun mu bozuk yoksa sözlükten boşluk başına para mı alıyorsun?

(bkz: yılmaz özdil gibi yazmak)

eyalet sistemiyle alakası olmayan uygulama olacaktır ancak bununla ilişkilendirilse bile amerika bölünmüş müdür diye sorulması gerekir.

2. bu uygulamada kültür'den bahsedilmiştir. burada sınırlama yoktur örn. türk kültürü, kürt kültürü denmemiştir.
3. türkiye'yi parçalama fikrin mi var sorusu sorulursa, insan yemek yediği kaba işer mi diye cevap verilir. ha işer diye ısrar ediliyorsa, kim işer onun da cevabını ver denir.
4. adam suç işledi diye elinden seyahat hakkı alınsın demedim, ancak zorluklar çıkarılmalıdır.
devlet dairesinde biri işe alınacağı zaman neden sabıka kaydı alınıyor ki, hiç düşündünüz mü?

ayrımcılığı, başkalığı körükleyen insanlara, evlerinde karantina uygulanması gerektiğini düşündüren durum.
temas etmeyiniz. fikirleri virüslüdür. öldürmez, beter eder.

Başkanlık sisteminin tartışıldığı ülkede, federatif devlet modeline giden yolda vatandaşlara dayatılan kaçınılmazlardandır. Bunu millet olarak yermiyiz, zaman gösterecek.

ne sol ne de sağ görüşe hizmet eden bir uygulamadır. iki taraf tarafından da desteklenmez ve havada kalır. *