bugün

türban takanların sayısının sürekli olarak artmasına karşılık oruç tutanların her sene biraz daha azalması durumudur ve bu durumu sayısız araştırma ve anket doğrulamaktadır. hatta aynı araştırmaların sonuçlarına göre kendisini mutaassıp olarak tanımlayanlarda oruç tutma ve namaz kılma oranı azalırken kendini cumhuriyetçi ve laik olarak tanımlayanlarda bu ibadetlerin yerine getirilme oranı sabite yakındır.

http://www.konda.com.tr/html/dosyalar/ghdl&t.pdf
(bkz: türbanın artması)
(bkz: orucnun azalması)
(bkz: türban oruç eğrisi)
türbanın arttığı kesimin zaten orucunu tutan kesimde ( ki bu durumda muhafazakar kesimde türban-oruç ilişkisinde bir negatiflik yok) , orucu bırakan kesimin ise türbansız kesimde ( ki bu durumda diğer kesimde türban artarken bu kesimde oruç tutan azalır) yer almasından kaynaklanabilecek durumdur.
burada bahsedilen 'türban' zannımca başörtüsü anlamında kullanılmaktadır. Zira türban denen şey emine beder in taktığı tarzda boynu açıkta bırakan, sadece saçı kapatan bir şeydir. Başörtüsü ise boynu kapatacak şekilde örtülür genelde (istisnalar kaideyi bozmaz).
zekat'ın hiç değişmemesi, sıfır noktasına yakın bir yerde durması diye devam edilebilecek iddia. aslında önem açısından tesettürden ve oruçtan geri kalmayan bir ibadet olan zekat'ın neredeyse hiç kimse tarafından eksiksiz yerine getirilmemesi, hatta bu durumun kanıksanması asıl konumuz olmalıdır bence.