bugün

Zamanında tiyatrocular egolarını tatmin etmek amacıyla ortaya atmış daha sonra gelenek haline gelmiş olan alkıştır.

Alkış dediğin 3 5 kere elini çırparak yapılır. Hadi çok begendin 10 olsun. Arkadaş 5 dakika boyunca alkış nedir? Gören de ülkeyi kurtariyorlar kansere çözüm buldular falan sanır.

Hatta Zaman makinesini bulsalar bu kadar alkışlamaz seyirciler.
Sahnedeki emeğe karşı yapılan küçük bir jesttir. Umarım susmaz o alkışlar.
Iki saat boyunca (bazen uc ve daha fazla hatta) canli performans sergileyen insanlara karsi gerek saygi gerek hayranliktan oturu seyircinin gonlunden kopan alkistir. Ayrica oyuncularin da o alkis bitmeden sahneyi terk etmesi yasaktir, saygisizliktir. O sure icinde alkis karsiliklidir, oyuncular da seyirciyi alkislar geldikleri icin. Sanata ayiracak vakit bulduklari icin. Tiyatroya destek olduklari icin. Ego pompalama degil karsilikli minnet gosterisidir, oyuncunun teri sahneye kadar akarken "degdigini" anladigi andir. Begendigim bir performans oldugu zaman elim patlayana kadar alkislarim, tiyatro cok zor is. Sahneye cikmayan bilmez.
Sahnedekilere orgazm yaşatan eylemdir.
Oldukça uzun süren gereksiz alkış.

Sahnedeki emekmiş. Adam işini yapıyor işte. O zaman bankada işini yapan gişe yetkilisini de alkışla, sokağı süpüren emekçi amcayı da alkışla. Onlar da sokakta emek gösteriyor.

Alkışlanmasın demiyoruz da niye o kadar uzun diyoruz zaten. Sanata bağlayınca böyle oluyor işte bir tek onların yaptıkları zor onların yaptıkları değerli.
tiyatrocuların sanatlarını çok fazla abartmasından dolayıdır. sahneden inmezler. ön tarafta oturanlar da arkadaşlarıdır zaten. bu da her şey gibi sahtedir.
altı defa amatör bir tiyatro kulübünde sahne almış, o tozu yutmuş biri olarak susmasını istemediğimdir.
En azından sahnedeki oyuncular sevineceği için mantıklıdır. Bunun bir de sinemada alkışlayan versiyonu var.
sanırsam tiyatro izleyicisinin daha hassas insanlardan oluşmasının sonucudur. bu insanlar çöp bulamayınca çöpünü elinde taşıyan insanlardandır aynı zamanda. emeğe kendince bir minnet gösterisi yapmak ister. ancak racon haline getirilmesine sıcak bakmıyorum. izleyici olarak gittiğim sikik bir televizyon komedi programında yavşak bir herif seyircilere ''ben işaret verdiğim zaman alkışlayacaksınız. anlaşıldı mı?'' dediği ve bütün oyun boyunca seyircileri alkışlamaları için yönlendirdiği için beğendiğim sahnelerde bile alkışlamadım. sen sahnedeki seyircinin bile alkışını alamayacak kapesitede isen neyine güvenerek televizyona çıkıyorsun? kameramanları da aralarda iddia muhabbeti döndürüyordu zaten. hiç sevmem iddiayı. sözün özü; ulan alkışlayacaksın tabi gibi bir şey olmasa da final sonuca bağlamaktır. sahne sonunda tiyatro izleyicisi minnetini kat be kat göstermek ister. alkışlar.
aynı zamanda türkiye'de tiyatronun gelişmeme sebeplerini okuyabileceğiniz başlık.
bazı oyunlardan sonra o emeği o performansı 2 saat boyunca seni başka bir dünyaya götüren insanları ellerin acıyana kadar coşkuyla alkislarsin, alkislamalisin.

zorla tiyatroya götürülmus insanlara eziyet gelir, o ayrı.
Riyakarlığın daniskasıdır.

Tiyatro ne amk.

Oyuncuların bağırarak konuştuğu, acccayip abartılı oyunculukların olduğu, ormanı arkadaki ağaç resimleriyle anlatan, evin salonunu iki tane koltukla gösteren, tek mekanda geçen mö nin sanatı.

Yıl 2015 amk.

Tiyatrocu, solcu, entel dantel tiplerin kitle iletişim araçlarına hakim olması sonucu toplumda gereksiz ve haksız biçimde gazlanan, abartılı çağdışı sanat.