bugün

(bkz: ava giderken avlanmak)
katlanamıyorsunuzdur artık. bir bakışı, bir sözü bile cazip gelmiyordur veya. o ise hayran hayran bakıyordur size. duyduğu aşka dahi ifrit olursunuz bazen. bilirsiniz ki o sizi her koşulda sevendir, itiraz etmez, bıkkınlık nedir bilmez.
sizin ise dilinizin ucundadır ayrılık sözleri. doğru zamanı beklersiniz nedense. onu üzmek istemez, belki kötü bir sonu kaldıramaz sanarsınız .

böyle sanarsanız yanılırsınız. siz kaşınızla gözünüzle belli etmekten kaçınmazken sıkıldığınızı, aslında o da usanmıştır süregelen ilişkiden. mutlu değildir artık eskisi gibi. siz, o hiç vazgeçmez sanarsınız.

böyle de sanarsanız yanılırsınız. siz zaman kollarken ayrılmak için, o manasız bulur süreci uzatmayı.. kolayca dile getirir fikirlerini.

şaşkınlıktan mütevellit hırs yapabilirsiniz bu durumu. hazmedemeyebilir;' nasıl ', ' neden ' gibi sorulara yanıt vermesi için onu zorlayabilirsiniz. oysaki siz mükemmelsinizdir. en azından siz buna inanırsınız.

pek tabii gene yanılırsınız... sindiremeseniz de bu kararı, kafa sallamaktan öte bir tavır alamazsınız. terkeden terkedilen mühim değil ama ilişkinin bitmemesi için çaba gösteren, bittiğinde de özleyen sıklıkla siz olursunuz.
hiç durmasak? diye cevap verilesi eylemdir.
atalarımızın söylediği kor istedi bir goz allah verdi iki goz'ün açıklamasını yapan olay.
erkek açısından gurur yapılması söz konusu olabilir. eh, sadece bir gün önce aynı cesarete sahip olabilseydi s.ktir çeken taraf o olacaktı.

edit: bu hikayedeki aşıklar birbirini sevmemektedir ve ortada da aşk falan yoktur. kişiler ve kurumlar tamamen hayal ürünüdür.