bugün

genelde tersi olur şeklinde tasvir edilen ya da tanımlanan bu hadise. nasıl desem bazen hayatı televizyondan izlemek yerine televizyonu hayattan izlemek daha güzeldir. bugün en sevmeye başladığımız davranışlarımız yarın televizyonlara malzeme olabilir. televizyon izlediklerimizin hayatımıza etki ettiği gibi...
televizyon dediğin
hayatın yansımasıdır bazen
bir aynadır
yaşamın karşısında duran
biraz ters olsa da
bakarsınız kendinize
sağınızı sol solunuzu sağ gösterir
ama bilirsiniz
hangi yöne nasıl gidileceğini
nasıl desem bir umuttur
bazen de ümitsizlik
iyiler mutlaka kazanır gözükür
mutlulukları uzun sürmez
hayat soğuk bir rüzgardır onlar için
nemlendirir gözleri
için sıcacıkken tenin üşür
ve gözlerin soğuk damlalar indirir yüreğine
bir de bakarsın
hüzünlü bir ayrılığın son perdesinde
efsane olmuşsun
her efsane gibi unutulmuşsun
perde kapandığında alkışlananlardan kopmuşsun
sen yoksun
senin hakkını perdenin önündekiler çalıyor
o zamana kadar ki en iyi oyunundur
ama iyisindir doğrusundur ya
alkışlanan sen değilsindir
doğruların
bir caddeye döşenmiş arnaut kaldırımları
yanlışların onların arasındaki boşluklar gibiyken
unutulan hep kaldırım taşlarındır
herkes sendeki boşluklara bakar
onları arar
seni çiğner ezer sindirir
bir zaman sonra taşlar kaybolur
ve boşlukların kalır ortada
işte o zaman ölürsün
hem de yanlışlarına gömülerek...