bugün
- cumaya gidenlerin çok azalması11
- icardi190520
- oksijensizsu10
- insana kendini kötü hissettiren şeyler12
- düşün ki o bunu okuyor14
- sözlük erkeğinden damat olmaz30
- temizlik hastası eşle sevişme öncesi diyaloglar14
- tilki ailesi8
- 30 nisan 2024 bayern münih real madrid maçı26
- çabuk vazgeçen insan10
- sırtınızı bir sözlük kızına dayar mısınız12
- suriyeliler suriye'ye dönsün14
- özgür özel10
- fatih terim'in yuhalanması16
- ayça tilki10
- memesi küçük olmak14
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi14
- vahdettin'e hain diyenleri susturacak tarihi belge37
- adolf hitler9
- anın görüntüsü9
- ben bu davanın savcısıyım8
- ideal duş alma sıklığı8
- sözlük kızından gelin olmaz23
- sürekli milletin entrylerini eleştiren tip11
- crop giyen erkek11
- vatandaşlık farkı alan otel24
- nazar değdi sözlük12
- hamas bir terör örgütüdür23
- güne bir şarkı bırak10
- 1 m dolara bu bebeğe sertçe tokat atar mısınız23
- uludağ sözlüğün bitmiş olması8
- icardi1905 silik olsun kampanyası11
- kızımın kiminle yatıp kalktığıyla ilgilenmezdim14
- şehirler arası aşk yaşamak10
- true'nin porno arşivi kaç gb9
- bir kadının yemek ısmarlaması15
- erkeğe ne hediye alınır19
- bir sözlük yazarını kaşır mısınız11
- sözlükte ateist gibi takılan yahudiler10
- aleyna tilki10
- herkes güncel fiyatını yazabilir mi9
- arkadaşlar sizden bir şey rica edebilir miyim22
- ağaç gövdesi gibi bacakları olan kadın14
- sözlük yazarlarının tatlıları8
- 170 boyunda olduğum için hep reddedildim21
- sabah aç karnına içilen bira12
- alınan en güzel iltifat13
- bik bik'in balona binmesi34
- en yaşlı özelliğiniz9
- kız mı erkek mi belli olmayan yazarlar8
yıllardır süregelen , baskıcı, statükocu, devletçi politikaların, millet üzerinde baskı, dayatma ve korkularla, bir sürü psikolojisi oluşturma çabası, buna mukabil insanımızın düşünce üretemeyen fikir beyan edemeyen, sürekli yutkunan, verilenle yetinen bir topluma dönüşerek, küçük başarılarla tatmin olduğu gerçeğidir. aba altından sopa gösteren vizyonu dar idareciler tarafından yönetilen halkın, özgüven problemleri ve beraberinde ortaya çıkan içgüdüsel yansımaları ve refleksleridir bu kültürü ortaya çıkaran olgular.
kültürel entegrasyon saçmalıklarıyla, toplumları kimliksizleştirmek ve ulusal değerleri ortadan kaldırarak, insanları koyunlaştırıp, düzene ve sisteme karşı çıkamayacak şekilde eğitebilmek için, özellikle türkiye de uygulanan politikalar, ülkenin dışa bağımlı olması için elinden geleni yapan politikacılarıyla birlikte, kısır döngüler ve bastırılmış duygularla yaşayıp, üretmek yerine tüketmeyi, en iyisini başarmak yerine sıradan başarılarla övünmeyi öğretmiştir bizlere.
80' den sonra üniversite öğrencilerini evcilleştirmek ve düzene ayak direyenleri manipüle etmek için, haftasonlarına bile sınav koyan zihniyet, üniversite gençliğinin, mc donalds ve starbuckslar da atatürkçülük ve şeriatçılık oynayıp, ülke ve millet meselelerine duyarsızlaşmasını sağlamış, dinci, kominist, solcu, ülkücü gibi sunni düşmanlıklar ortaya çıkarıp, gençliğin enerjisinin bu saçma ideolojik saplantılar arasında eriyip gitmesine zemin hazırlamıştır, bu sayede eli kalem tutan, okuyan, bazı şeyleri değiştirmek için uğraşan bir nesil, yok olup gitmiştir.
1000 yıllık devlet geleneği ve kültürel argümanı olan bir ulus, kendi başına bişeyler yapabilecek yetiye fazlasıyla sahipken ne idüğü belirsiz kültürleri takip edip, taklitten öteye hiçbir şey üretemezken, başkasının yaptığına ağzı açık şekilde bakıp iç geçirmekle yetinmiş 'başımıza icat çıkarma' felsefesini fazlasıyla benimsemiştir.
toplumun her alanına sirayet eden bu herşeyi başkasından bekleme ve taklit alışkanlığı, siyasetimizde, sanat ve edebiyatımızda, sinemamızda, futbolumuzda, kısaca her alanda, bizi kısırlaştırıp, tembelleştirmiş ve günübirlik başarılarla övünür hale getirmiştir.
kendi tarihine ve kültürüne yabancılaşan bir millet, kolay idare edilir, ne versen yiyecek kıvama gelir, neyi neden yaptığını, kime hizmet ettiğini düşünemez, sorgulayamaz, güç odaklarıyla yarışamaz, çünkü kimliksizdir, ait olacağı yeri kendisi seçemez, hayal kuramaz, hayatını birilerinin çizdiği sınırlar çerçevesinde idame ettirmek zorunda kalır, ve bu durum pasifize edilmiş, heyecanı ve dinamizmi törpülenmiş, sıradan hedefler peşinde koşup sıradan başarılarla avunan bireyler oluşturur. bu sayede toplumlar uyuşturulur, hedefsizleştirilir, avutulur ve uyutulur, yozlaşarak yok olur giderler.
kültürel entegrasyon saçmalıklarıyla, toplumları kimliksizleştirmek ve ulusal değerleri ortadan kaldırarak, insanları koyunlaştırıp, düzene ve sisteme karşı çıkamayacak şekilde eğitebilmek için, özellikle türkiye de uygulanan politikalar, ülkenin dışa bağımlı olması için elinden geleni yapan politikacılarıyla birlikte, kısır döngüler ve bastırılmış duygularla yaşayıp, üretmek yerine tüketmeyi, en iyisini başarmak yerine sıradan başarılarla övünmeyi öğretmiştir bizlere.
80' den sonra üniversite öğrencilerini evcilleştirmek ve düzene ayak direyenleri manipüle etmek için, haftasonlarına bile sınav koyan zihniyet, üniversite gençliğinin, mc donalds ve starbuckslar da atatürkçülük ve şeriatçılık oynayıp, ülke ve millet meselelerine duyarsızlaşmasını sağlamış, dinci, kominist, solcu, ülkücü gibi sunni düşmanlıklar ortaya çıkarıp, gençliğin enerjisinin bu saçma ideolojik saplantılar arasında eriyip gitmesine zemin hazırlamıştır, bu sayede eli kalem tutan, okuyan, bazı şeyleri değiştirmek için uğraşan bir nesil, yok olup gitmiştir.
1000 yıllık devlet geleneği ve kültürel argümanı olan bir ulus, kendi başına bişeyler yapabilecek yetiye fazlasıyla sahipken ne idüğü belirsiz kültürleri takip edip, taklitten öteye hiçbir şey üretemezken, başkasının yaptığına ağzı açık şekilde bakıp iç geçirmekle yetinmiş 'başımıza icat çıkarma' felsefesini fazlasıyla benimsemiştir.
toplumun her alanına sirayet eden bu herşeyi başkasından bekleme ve taklit alışkanlığı, siyasetimizde, sanat ve edebiyatımızda, sinemamızda, futbolumuzda, kısaca her alanda, bizi kısırlaştırıp, tembelleştirmiş ve günübirlik başarılarla övünür hale getirmiştir.
kendi tarihine ve kültürüne yabancılaşan bir millet, kolay idare edilir, ne versen yiyecek kıvama gelir, neyi neden yaptığını, kime hizmet ettiğini düşünemez, sorgulayamaz, güç odaklarıyla yarışamaz, çünkü kimliksizdir, ait olacağı yeri kendisi seçemez, hayal kuramaz, hayatını birilerinin çizdiği sınırlar çerçevesinde idame ettirmek zorunda kalır, ve bu durum pasifize edilmiş, heyecanı ve dinamizmi törpülenmiş, sıradan hedefler peşinde koşup sıradan başarılarla avunan bireyler oluşturur. bu sayede toplumlar uyuşturulur, hedefsizleştirilir, avutulur ve uyutulur, yozlaşarak yok olur giderler.
güncel Önemli Başlıklar