bugün

genelde lisede iken yapılan saçmalıklardır. sınavda çıt çıksa duyan bir hocanın sınavıydı. yanımdaki kız arkadaşıma sorunun cevabını onaylatmak için sınav kağıdına "doğru mu?" yazıp, doğru onayı alınca da hemen yanına kalp işareti koyup kağıdı öylece hocaya vermiştim. dalgınlığıma gelmişti. hoca da üstüne alınmış olsa gerek ki ** kendi derslerinde bana bakıp bir şey ima edermişcesine "lisede hocalara aşık olma gibi olayların olması normaldir." demişti. çok utanç vericiydi sözlük çok.
Eğer test ise uğurlu sayıma kadar sayar, sıkarım. Diğer türlü de yorum katar, uzun uzun yazar hocayı "lan bu da ne şimdi? " psikolojisine sokarım.
* Yanın da ki arkadaştan yardım istemektir büyük olasılık ile ibne herif kendi kağıdı ile meşgul olduğu için bize sorunun cevabını vermeyecektir.

* Önünde oturan kişinin kağıdına bakmaya çalışmak sonuç ise başarısızlık ile sonuçlar götoş kağıda öyle bir siper yapar ki kağıdın ucunu bile göremezsiniz.

Hal böyle olunca sokarım lan sınavına diyip kağıdı ters çevirip sıraya kafayı koyup uyumak tercih edilir.
kağıdı erkenden verip sınavda olan diğer öğrencileri rahatsız etmek.
örn. lys de kitapçığın boş olan son sayfalarına fantastik resimler çizmek.
yazılı kağıda hocaya hitaben not yazmak.
ilk okulda, tuvaletteki kurulda ortak karar almak. Lisede, hocaya hata başvurusunda bulunup ağzından laf almak. Üniversitede, bu sene öğreneceğimiz eylemlerdir.
isyan etmek , zürafa takliti yapmak ,duygu sömürüsü yapmak .
sorudaki açıkları yakalamaya çalışmak.
boş bırakılan soruları umarsızca işaretlemek. bunlar hep çaresizlikten işte sözlük. insan bir alıştı mı bırakamıyor, uyaralım. (bkz: kamu spotu)
türkiye coğrafyası dersi sınavıydı. bölgelere göre yetiştirilen ürünler ile ilgili bir soruda yanıtı bilmediğim için "yurdum insanı..." ile başlayan bir dolu betimleme cümlesi kurmuştum. sonra o sorudan puan alamadım tabii. zaten coğrafyayı da oldum olası sevmem.
kopya çekebilmek için ortam yaratabilmek amacıyla hocayla diyaloga girerek
'hocam sınavları hazırlamadan önce eşinizle mi tartıştınız?'
'hocam kemal gözler *'i getirseniz şu sınavdan geçemez'
tarzı geyiklerle ortamı cıvıtmak, kargaşa çıkarmak.
sınav şıklı ise secenekler arasında Allahin dedigi olur Allah yalan soylemez tekerlemesini mirildanmak.
Kalmayı göze alıp çirkefleşmektir.

-oğlum yeter artık bakdığın
+ben şaşıyım hocam
silgiyi parçalamak ve enseye tokat arkadaşınızın kafasına doğru atmaya çalışmak. ağız dolusu küfür yemeye de hazır olmalısınız. evet.
kopya çekmediğin halde kopya çekiyormuş gibi şüpheli hareketler yaparak hocayı paranoyak yapmak.hoca senle uğraşırken diğer arkadaşlar rahat rahat malın dibine vurur.fedakarlıktan alacağın sevap pointler ise işin cilası olur.
sınav kağıdına şarkı sözü yazmak sonra biri görecek diye hemen silmek.
deniz manzaralı bir okulda okumaktan mütevellik denizi izlemek. ama bu saçmalık değil, o ayrı.
içeri doğru sıçmak.
gözetmenle kesişmek, üniversite hayatım bu şekilde geçti...
kağıt yemek ya da "ah salak kafam" nidaları eşliğinde bacağa kalem saplamak.
bazen yapılamayan saçmalıklardır. Misal, introduction to random signals(rastgele sinyallere giriş) dersinin vize ve finalinde hoca 8 sayfa formül kağıdı verdi de boş kağıt verdim amk. Hayır bi soruda da formüllerden birine çağrışım yapsa, formülü yazacam ama yok, bomboş kağıt verdim kaldım dersten amk.
Öndeki arkadaşına dürtüp kopya istemek , şıkları sıkmak , öndekine bakmaya çalışmak , yanındakine bakmak .
o derse ve dersin hocasına iltifatlar yazmak. bazen işe yarıyor.*
ingilizce sınavıysa bildiği tüm ingilizce kelimeleri harmanlayıp ortaya karışık bir şeyler yazmak.