bugün

Her gün ingilizce çalışacağım diyip masaya oturmamak.
Kerimcan Durmazın Vur bana remixiyle bulaşık yıkayan ev arkadaşımı gördükten sonra odama kilit taktırma kararı aldım.
Sena seni çook seviyorum.
hiçbirşey yapmak istemiyorum fakat yapanları gördüğümde de kıskanıyorum.
en yakınımdaki kişiler beni anlamak için çaba sarfetmiyor, sanırım onlar için o kadar da önemli değilim.
param yok edebiyatı yapıp saatlerce benle sohbet eden insanların sahip olmadığım çoğu şeye sahip olduğunu gördükçe üzüntüm artıyor.
geçmişte olan şeyler geçmiyor gecmisi çıkartıp atamiyorum aklimdan ne yapsam da beni bi dipsiz kuyuya cekiyor pismaligim cok bi kizla oynadim bi baktim geri dönüş yok asik olmuşum ona tabi ben onun gozunde orospucocuguyum oda ayri mesele kimsenin reddedemiyecegi hatunlari geri çevirdim he yakisikli falan da değilim biraz serseri kendini beğenmiş ve küstah biriyim gercek yanimi ayri gosteririm bide sadece hastalık oldu bu unutamiyorim kendi karnimi desmis gibiyim hey sen okuyan bi sik anladin mi ruh halimden allah benim belami versin.
ekşi itiraf başlığını açan yazarın da belirttiği gibi aslında itiraf.comla taşak geçmek için açılmış ama ahmaklar tarafından itiraf.coma dönderilmiştir.
http://tr.newsner.com/evs...asini-verdi/hakkinda/aile bazen bu dünyanın iyi insanların yüzü suyu hürmetine döndüğünü düşünüyorum.
anlatmanın yükü bana bile ağır geliyor artık.
yaşanan, basit saydığın olayların bile diğer insanlar için büyük öneminin olması çok garip.
ayrıca yeni nesildeki abazanlık da almış başını gidiyor, o da ayrı sıkıntı.

düzgün bir ilişki peşinde koşayım dedim, yine gelip beni bulacak üç günlük orospular.
tez zamanda düze çıkma ümidiyle, selametle.
Bugün odada yalnız uyurken resmen kulağımın dibinden bi erkek sesi adımı söyleyip uyandırdı beni. Uyku sersemligi falan değil bilincim gayet açıktı. Uyku tatlı geldiği için vurdum kafayı yattım korkmak aklima gelmedi ama şimdi korkuyorum kesin bana yavaştan geliyorlar.
Kendimden nefret ediyorum.
Bazı hatalar yeniden tekrarlanacak kadar zevkli..
Eve gitme niyetindeyken Yanlış otobüse binip kadıköy'e geldim. Gözlerimi açıp belediyeyi gördüğümdeki şok hali akıllara zarar. Her neyse Bu rezil dalgınlığı unutmak için bi bira içiyorum. Ama bu durumu ailem dahil herkes bilinçli zanediyor evet.
nick altı nedir bilmem. en az 50 tane aciklama okudum yine anlamadim ben bir malım biri video ceksin de anlatsin youtube linkini de paylassin lutfen.
Çoğu insanı mal (mal mal bildiğimiz mal. Hani şu gerizelalı anlamındaki var ya işte o mal) olarak görüyorum efenim.
bugünlerde içimdeki çocuk ağlıyor. susturamıyorum onu.canım benim, keşke kucaklayabilsem, sevebilsem onu. canım ben, seni seviyorum diyebilsem. niye ağladığını da bilmiyorum ki. bi hüzünlü bi sinirli. napıcamı bilemiyorum.
Günün itirafı benden size geliyor gençler.

Birini çok sevmeyin. Gerçekten. Birine çok inanmayın. Birini kendiniz gibi sanmayın. Herkes kendini düşünür bu hayatta. Kendi rahatına göre hareket eder. Evet,o biri belki sever ama inanın yeterli olmayacak. Yeterli sanacaksınız tabi ki. Çok sevdiğine inanacaksınız son dakikaya kadar. Dibine kadar inanacaksınız. Belki sizin için de koşacak. Ama nefes alışı zorlandığı anda pes edecek. Dedim ya önce can. Ötesi yalan.

Kırılacaksınız. Hayal kırıklığını içinizde son damlasına kadar hissedeceksiniz. Ama son anda. O an gelene kadar gerçekten sizin için savaşır sanacaksınız, inanmak istediklerini düşünmez mi insan? Ben de öyle yaptım tabi ki o an gelene kadar.

Bekleyeceksiniz bir umut. Belki düzelir diye. O kadar güzel söz söylemedi mi size de ? Her kelimeye anlamlar yüklemediniz mi siz de ?

Susacaksınız.

izleyeceksiniz.

Uzaktan bakacaksınız.

Ne yaparsanız yapın o an gelecek. Evet evet öyle böyle gelmeyecek. O an, bu an diyeceksiniz. Kendinizi kukla gibi hissedeceksiniz . Bir dakika öncesiyle bir dakika sonrası birbirini tutmayacak. Düşünün ki çok sıcak bir ortamdasınız ama dışarı çıkmak zorundasınız. Zorunda bırakılacaksınız. Tabi, ben de bırakıldım. Çıktığınız an bir soğuk vuracak yüzünüze ardından bir titreme.

Yürümeye devam edeceksiniz. Duramazsınız ki. Geri dönemezsiniz. Döndürmeye çalıştı mı ki ? Ciddi anlamda bunu yaptı mı? Hadi ya gerçekten yaptı mı? Benim için yapılmadı da. Attığınız her adımda yanınızda uzaklaştığını göreceksiniz bir dakika önce kalmak için canını veren insanın.

Ağlayacaksınız. Ağlamamak mümkün mü ? Hani o insan ? içinizde büyüttüğünüz, yerlere göklere sığdıramadıgınız kişi ? Gitti di mi ? Ama kırarak gitti. Kesinlikle, beni de kırdılar. Kırmayacagını söyleyenlerden korkmaz mı en çok insan ?

Bitireceksiniz. Sahi kukladan farkınız kaldı mı? Benim o an kalmadı. Kandırılmış hissettiniz mi siz de? Evet, ben hissettim. En çokta buna ağladım.

Gideceksiniz. Günü geldiğinde acılarınızı arkada bırakarak. Güneş bir gün de sizin için doğacak. Ne kadar benim için doğacağına inanmasamda.
on birinci nesil yazarları tokatlamaktan zevk alıyorum. evet.
Şu anda sakarya havasını ciğerlerine indiriyor
Bense 2.paketi.
Şu vıcık vıcık çiftlerden nefret geldi ya biri de en yakın arkadaşım 30 yaşına geldi neredeyse hala liseli gibi beynine soktuğum.
insanlara güvenim o kadar azaldı ki

Rüyamda gördüğüm bebeğimin babası olduğumdan bile şüphe ettim.
Gördükleri sevgi karşısında ürküp taşıyamayanları bildin mi?
Çoğunlukla layık olmadıkları içindir bu zayıf halleri.
Kendilerini sevginin en saf haline layık görmezler...
Tıpkı derler ya alışmadık götte don durmaz yani, misal o misal.
Cebinde kuruşu yokken saraya kral olan bir kul gibi.
Buldumcuk derler bunlara...uygun mudur?
Mahsuru yok pek tabi uygun.

işte böyledir Gerçek AŞK karşısında Sevgi fakirlerinin hali...

Dedi deli...
Hayatımın en monoton 3 ayını yaşıyorum. itiraf edecek hiçbir şey kalmadı. O derece sıkıcı ve tatsız olmaya başladı.
Anlaşılması zor biriyim. Korkularım var hayatla ilgili ve bu çok garip bir şey.
Hani bazı anlar olur. Özel anlar. Biriyle bir şeyler paylaşırsınız. O sana bir derdini anlatır ve dinlersin içinden başka şeyler söylemek gelir ama diyemezsin. Çünkü o sana güvenmiş ve saklı olan benliğini anlatmıştır. Artık onun yanından kalktıktan sonra tek yapman gereken anlattığını unutmaktır. Ama yapamıyorum be. O kadar sır birikti ki çevreme dair. Artık taşıyamıyorum. Bazen boş bir araziye gidip bu sırları taşlara söyleyip uzaklara fırlatıyorum ama yetmiyor. Sözlük siz siz olun çevrenizde dert dinleyecek kişi olmayın. Bunun yan etkileride var. Agresif bir insan oluyorsunuz. Sırf bu yüzden çok değer verdiğim harikayı kaybettim. Tamamen kopyanızın olduğu bir insan düşünün. Zevkleriniz, sevdiğiniz şeyler, yapmaktan hoşlandığınız şeyler...
Sanki birisi sizi almış her şeyinizle kopyalamış ve karşı cins yapmış gibi.
Hiç susmasın isterdim ama işte anlaşılması zor insan.
Yani ben!
Bir insanla kavga etmekten bile zevk aldınız mı?
Bunlar sevgili için yazılmış şeyler değil. Sadece konuşan iki kişi. Ve final sahnesinde bunların hepsi konuşulduğunda 'bende seninle birlikteyken keyif alıyorum. Seninle olduğum zaman hiç bitmesin istiyorum.' ile devam eden cümlenin sonunda şu cümleyi kurmamla finale yaklaşıyorduk. 'Peki sende benim gibi mi düşünüyorsun? ileriye taşımalımıyız? Anlaşabilecekmiyiz?'
'Bir şekilde anlaşırız. Biz aynıyız. Hatırlıyormusun yemek konusunda konuşurken sen -ne yemek yapalım diye sormaya bile gerek yok zaten ikimizde aynı şeyleri seviyor aynı şeyleri sevmiyoruz- demiştin. işte bir süre daha ileriye taşımayalım'
Ve biz bir süre daha ileriye taşımadık ancak çevreden gelen 'siz gizli gizli evlendiniz mi?' Sorusuyla son noktaya gelmiştik.
Fark ettik ki biz arkadaşken çok iyi anlaşıyoruz. Evet belki çok iyi bir çift olurduk ama uzun yıllar birlikte yaşayamazdık.
Belki böyle düşünmek istedik. Belki korktuk. Belki birbirimizden kaçmak istedik.
Henüz herşey bitmedi değil mi?
Hayır, yanlış düşünüyorsun. Kendimi çok iyi tanıyorum. Her şey bitti. ilk mesajı bekleyeceğiz. Ama o mesaj hiç bir zaman gelmeyecek. Kendimize yediremeyeceğiz. Ne o mesaj atacak nede ben. işte bu yüzden yalnız öleceğim.
-Ve son-