bugün

Bugün 4 arkadaşla bir mağazaya girdik. Mağazada beğendiğim bir pantolonu alacaktım ki kasadaki kız 3 al 2 öde gibi bir kampanyadan bahsetti.Yani pantolon 14 lira daha ucuza gelmiş olacaktı. Diğer arkadaşımda aynı pantolonu beğenmişti o da aldı geriye bir ürün kaldı. Yanımızdaki iki arkadaş bir türlü bir şey beğenemediler. Tam vazgeçiyorduk ki orada gördüğümüz kazaklara bakan iki kız gördük bunlarla anlaşalım dedik.Nyse gittik yanlarına anlatıyoruz işte böyle böyle biz iki pantol aldık sizde eğer o kazağı beğendiyseniz birlikte alalım ucuza gelmiş oluyor hem diyerekten. biz anlatıyoruz kız aval aval suratımıza bakıyor. Meğer iranlılarmış * sonra anneleri geldi inglizce biliyorlar dedi türkçe olarak çat pat. Neyse ki ingilizcemiz varda durumu anlattık ama onların ingilizcesi az olduğundan biraz zor oldu dolandırıcı olduğumuzu bile sanmış olabilirler korktular zaten * neyse kız ben bir deneyeyim o zaman kazağı dedi denedi çıktı biz bağıyoruz oooo you look greaattt i cant believe my eyesss * çok komik anlardı kasadaki kız bile geldi bakıyor sonuç ne olacak diye. Sonuç olarak aldık pantolonları ucuz ucuz o kızda gitti kötü bir kazak aldı güle güle giysin * güle güle giy diyecektik ama ne demek ingilizcede bilmediğimizden smile smile wear dedik hahahah * hayatımızda yaptığımız en çingene alışverişti.
çocukken bülent ersoyu kadın sanardım.
Sting konserine bile gitmiyorsam cidden yaşlanıyorum demektir.
şu dünyada gülecek eğlenecek ne çok şey var ya.
geçenlerde halı sahada tam tamına 5 attım bununla..

http://galeri.uludagsozlu...n-itiraflar%C4%B1-353412/
gözlerim boş bakıyor ufukta bir şeye mutluluk veda ediyor ılık nefesiyle bu sabah sanki bütün cevaplar kanat açmış gör bir buluk saklıyor sanki akacak yaşları uykusuz gözlerimden bir vapur kalkışı bir başka zoraki firar verdiğim sözlerimden
martılar çığlık çığlığa diyor ki dön sarıl ona çok geç olmadan dön bu yollardan
kır artık zincirini bu kalp aşksız kir pas tutar çok geç olmadan dön bu yolardan bir yanım anlamsız ve tutarsız bir telaşta bir yanım küllenmiş zoraki sevdadan bir bulut saklıyor sanki akacak yaşları uykusuz gözlerimden bir vapur kalkışı bir zoraki firar verdiğim sözlerimden. tek kelimeyle en güzel itirafım ruh halimin en güzel tanımı.
galiba dudağım uçukluyor. en nefret ettiğim şey. patlamış mısır temalı dudakla gezeceğim bikaç gün.
iyi ki sevgilim yok, öpemezdim adamceğizi. *
* rusça öğreniyorum. geçenlerde "kitap masanın üzerinde mi yoksa dolabın üzerinde mi?" sorusunu rusçaya çevirecekken, "polonyalının üzerinde mi yalıyor?" demişim. ulan....istesem bu cümleyi kuramam, neremden nasıl çıkardım bilmiyorum. ama iyi güldük.

* beni terapiden kovan psikoloğum mektup yazmış "bir meslektaşıma gitmenizi öneririm, tedavi olmalısınız!" diye. önce güldüm, sonra bildiğim bütün küfürleri ettim. sen tedavi ol gerizekalı su aygırı, sırf atar yapmak için mektup mu yazılır, ergen misin sen???

* zor şeyler yaşadığı için kendinde her türlü saçmalama hakkını gören insanlara ayar oluyorum. tamam anladık, hayat sana iyi davranmadı, ama ben de mutlu olduğum için özür dileyecek değilim. kendine gel!

* bugüne kadar aldığım en güzel iltifat, yakın bir arkadaşımdan geldi. "valla sende dünya savaşı çıkaracak potansiyel var" demişti. iltifat olsun diye demedi ama, kendimi o an bi bok zannetim. evet.
troll olmama ramak kaldı binler.

neden ciddi ciddi yazdığımız şeyleri siklemiyorsunuz lan.
artı oy alamadığım zaman psikolojim bozulur.
not: bana nasıl artı oy alacağımı öğretecek varsa gelsin.
aşık olmak istiyorum yardım etmek isteyen 1 adet bayan aranıyor.

not: hala üniversite öğrencisiyim.

2. not: şimdiye kadar özel mesajlar gelmeliydi ama gelmedi. bu işte bir terslik var sanırım kandırmışlar beni.
adını anmamaya yemin edilen birini, rüyada görmekten daha kötü bir yenilgi yokmuş.
kuzey güney isimli diziyi hiç izlemedim, reklamlarda gördüklerimle kafamda bi konu kurguladım ve kıvanç'ın hem kuzey hem de güney diye iki ayrı karakteri canlandırdığını sanıyordum sözlük. hani biri iyi biri kötü gibi. işin öyle olmadığını da beyaz ın yaptığı 2 dakikada kuzey güney i izleyince çaktım.
Ayni masaya oturup uzun vakitler satranc oynayabilecegim biri yok yakinlarimda.
aile bireylerinin akıl almaz iyimserliği bazen çileden çıkarıyor beni. pes!
toka yerine sargı bezi kullanıyorum.
4 yıl önce 50 kuruşa aldığım lastik tokayı her sabah kafama dolamaya çalışmaktan sıkılmıştım zaten ama o kadar hakkı var atamıyordum.
bi kırkı çıksın da sargı bezinden kurtuluruz belki.
hem bu arada doğum günüm var beleşe 4 yıl daha dayanacak bi toka verirler heralde acele etmeyelim...
Bugün kardeşi hakkında "Babam doğum günü pastası almadığı için 2 yaşına giremedi." dedi bana bir çocuk.
ah be sözlük tasarım olsun bizim olsun.
Her bezelye yiyişimde aklıma Mendelin deneyleri geliyor; yemek boğazımda düğümleniyor, gözlerim doluyor. Derin düşüncelere dalıyorum. Eğitim sisteminin bende açtığı onulmaz yaralara bakarmısınız...
göbeğim ve götüm bağımsızlığını ilan etmek üzere, yani katulunya ayrılacak denirken benim göt göbek bağımsız olursa şaşmayın, acil kilo vermek lazım, evet.
metrobüste hafif iterek her yolu açacağını zanneden adamları dışarıda bırakarak kahramanlık görevimi yerine getiriyorum. bazen gözümden kaçanlar oluyor. onlara da son anda çelmeyle yetişip, yere düştüklerini ya da yalpaladıklarını gördükten sonra "pardon" diyorum, aleni bir şekilde kahramanlık yapmayayım diye.
şirkette son dakika işi çıktı acilen zarfı otobüse vermem gerekti şirket arabasını verdiler arkadaşla gittik alel acele çıktım yola bi kırmızı ışık ihlali yaptım şu an aklımda o var acaba arkada mobese var mıydı? var ise plakaya kitleyip gönderiyorlar mıydı? eğer o ceza gelirse ki 2 aydan belli olur kit diye girecek ama ben napıyım yetişecek muhakkak dediler bastım sözlük. sonra yanımdaki arkadaş arabayı deneyelim dedi çıktık çevreyola bastık denedik gayet iyi gidiyordu ibre ve yoldaki çizgiler hayatımdan film parçası gibi geçti sözlük yalnız indikten sonra aklıma geldi arabalar takip ediliyordu bizim şirketin bide hız sınırı vardı araçlarda acaba bu benim sürdüğüm araçta bu ikisi var mıydı? ulan ne boktan bi 1 saat geçirdim zevkliydi ama hakkını çok yememek lazım eğlendim fazlaca fakat bu eğlencenin faturası ne olacak.. ulan inş bi halt çıkmaz da sıyırırım paçayı allahın izniyle.
doğalgaza yapılan zamlardan sonra montla sevişme kararı aldım...
kasada, 'bir an önce parayı ödeyip çık da sıra bana gelsin' vâri davrandığım adam ozan doğuluymuş. öğrendikten sonra da birşey hissetmedim ama itiraf ediyorum soğukkanlıyım.
her gece uyurken aklımda bir soru vardır: acaba yarın karmam ne olacak?